Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Dr. Fatma ÇELİK
Dr. Fatma ÇELİK

DDK’nın Yapısı ve Genişleyen Yetkileri

Geçtiğimiz haftanın son gününde Meclise sunulan bir kanun teklifi ile Devlet Denetleme Kurulu’nun (DDK) yetkileri yeniden genişletilmek istendi. Henüz Komisyonda olan ve torba teklif içerisinde yer alan bu düzenlemeyle daha önce Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından iptal edilen hüküm usulüne uygun yöntemle yeniden getirilmeye çalışılıyor.

Ancak getirilmek istenen düzenlemenin zamanlaması ve amacı düşündürüyor…

AYM kararı

2018 yılındaki hükümet değişikliğiyle yetki ve görevleri yeniden düzenlenen DDK’nın yetkileri Ağustos 2021’de Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle genişletilerek kamuya yararlı dernekler, vakıflar, kooperatifler ve birliklerin DDK’lar tarafından denetlenmesinin yolu açılmıştı.

İşte bu kararname kapsamında DDK’ya denetimi güçleştiren veya engelleyen ya da görevde kalmasında sakınca görülen kişiler hakkında görevden uzaklaştırma tedbiri uygulama yetkisi verilmişti.

Söz konusu kararname, CHP tarafından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla AYM’ye taşınmış; AYM ise, bu düzenlemenin Anayasa’nın 33.maddesinde yer alan dernek kurma hakkına yönelik bir sınırlama niteliği taşıdığını belirtmiş, buradan hareketle Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle düzenlenemeyecek alan içerisinde olduğundan iptaline karar (K. 2024/29) vermişti.

21 Mayıs 2024’te Resmi Gazete’de yayınlanan bu iptal kararı, dokuz ayın dolmasıyla önümüzdeki ay yürürlük kazanıyor.

Özetle, düzenleme, Anayasa’nın “İkinci Kısım İkinci Bölüm”ünde yer alan kişi hakları ve ödevleri ile ilgili olduğu için Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle düzenlenemeyeceğine hükmedilmişti. Bu nedenle şimdi, iptal kararları yürürlüğe girer girmez benzer düzenleme kanun yoluyla getirilmek isteniyor.

Yani, iktidarın DDK’lara bu yetkiyi vermekte kararlı olduğu anlaşılıyor.

DDK’nın yapısı

Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak kurulan DDK’nın başkanı da üyeleri de Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor.

Anayasa’nın 108.maddesi uyarınca, Cumhurbaşkanının isteği üzerine, tüm kamu kurum ve kuruluşlarında ve sermayesinin yarısından fazlasına bu kurum ve kuruluşların katıldığı her türlü kuruluşta, kamu kurumu niteliğinde olan meslek kuruluşlarında, her düzeydeki işçi ve işveren meslek kuruluşlarında, kamuya yararlı derneklerle vakıflarda, her türlü idari soruşturma, inceleme, araştırma ve denetlemeleri” yapmakla görevli.

İşte bu hükme dayanılarak çıkarılacak kanunla doğrudan Cumhurbaşkanı tarafından atanan DDK üyelerine, memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında doğrudan görevden uzaklaştırma tedbiri uygulama yetkisi veriliyor.

Bir yargı kararı olmaksızın böyle bir tedbirin uygulanması dahi tartışmaya açıkken, bir kişi tarafından atanan kurulun böyle bir yetkiyi doğrudan kullanabilmesi, şüphesiz hukuk güvenliği açısından risk yaratacaktır.

Devlet organlarının güvenilirliğinin ve tarafsızlığının hiç olmadığı kadar sorgulandığı bir dönemde ayrıcalıklı ve adaletsiz uygulamalara kapı açabilecek her türlü düzenlemeden kaçınılmalıdır.

Yazarın Diğer Yazıları