Devlet zoruyla ensar olunmaz!

İçişleri Bakanlığı açıklamasında deniliyor ki "Suriyeli misafirlerimizin gerek kendi aralarında gerekse vatandaşlarımızla zaman zaman yaşadığı gerginlikler son günlerde çarpıtılarak, abartılarak toplum içinde infial yaratacak bir dille aktarılmakta, misafirperverlik ve ensar ruhuyla bağdaşmayacak şekilde, başka bir boyuta taşınmak istenmekte, bu konu bir fitne, nifak ve iç siyaset malzemesi haline getirilmeye çalışılmaktadır."

Bakanlık açıklamasında, kullanılan "ensar" kelimesinin anlamını herkes bilmeyebilir. Ensar, Hz. Muhammed ile birlikte hicret eden Mekkeli muhacirlere evlerini açan ve yardımcı olan Medinelilere verilen addır. Ayrıca her Medineli ailenin bir Mekkeli aileyi kardeş kabul ederek ömür boyu ilgilenmesi de örnek bir toplumsal davranış modeli olarak, Türk Alevileri tarafından "musahiplik" adıyla günümüze kadar yaşatılmıştır.

***

Fakat, ortada şöyle bir durum var: Suriye'yi karıştıran ABD'dir! Bu iş için de Türkiye, Suudi Arabistan, Katar ve Ürdün ile diğer Körfez ülkelerini kullanmıştır. Yani Suriye'yi karıştıran da AKP iktidarı, bu yüzden canını kurtarmak için oradan kaçanlara "ensarlık edelim" diyen de AKP iktidarı!

Laik devlet, dini kurumlara saygılı olur ama uygulamaları hukuka dayanmak durumundadır!

Zoraki ensarlık, zoraki musahiplik olmaz. Devlet kararı ile hiç olmaz! Bu bir gönül işidir! Hem "Ensar Vakfı" diye bir vakıf var değil mi? Üstelik AKP iktidarı tarafından da her açıdan destekleniyor. Onlar neden Suriyelilere ensarlık yapmıyor? Pendik'te bir defa Suriyelilere iftar vermiş olmak, ensarlık mıdır?

Ankara Valisi

bu bilgiyi kimden aldı?

Bakanlık, "Suriyelilerin karıştıkları olayların Türkiye'deki toplam asayiş olaylarına oranı 2014-2017'de yıllık ortalama yüzde 1,32'dir" diyor ama olayların çoğu resmi kayıtlara girmiyor!

Son olarak Ankara'da yaşanan olayların ise bizzat Vali tarafından, yanlış nakledildiği bildiriliyor!

Genelde kamu kurumları adına gazetelere tekzip gönderilir. Bu defa gönderilen tekzip tam tersi! Valiye tekzip var.

Ankara'nın Yenimahalle ilçesinde bulunan Demetevler'de Suriyeli sığınmacılar ile Türk vatandaşları arasında kavga çıktı. Kavganın geç saatlere kadar sürdüğü olayda çevik kuvvet ve TOMA'ların, toplanan kişilere müdahale ettiği belirtildi. Olaylarda bir kişi yaralandı. 

Ankara Valisi Ercan Topaca, sosyal medyada asılsız haberler yayıldığını söyledi ve "Gençler arasında küçük bir tartışma yaşanmıştır" ifadelerini kullandı. Topaca, "Bu kavgaya karışanlar da Iraklı Türkmen kişiler. Dolayısıyla kavgaya karışan her iki taraf da Türk!" dedi.

Ve valiye tekzip!

Valinin bu açıklaması üzerine bölgede yaşayan Iraklı Türkmenlere yardımcı olan ve gerçek "ensar ruhuna sahip" Ankaralı dostlar, telefonla arayarak, valinin açıklamasında önemli bir yanlışlık olduğunu, küçük bir çocuğa taciz iddiası sebebiyle galeyana gelen Türk gençlerinin Suriyelilere saldırdığını, Suriyelilerin dükkânlarını taşladığını, bu arada, vitrinlerinde Arapça yazılar da olan Iraklı Türkmenlere ait 5 dükkânın da Suriyelilerin zannedilerek taşlandığını bildirdi.

Ve olaylar sırasında mahalle sakini kadınların, vali yardımcısına, "Bir aydır pazara çıkamıyoruz, kızlarımız yolda yürüyemiyor" diye bağırdığını belirttiler!

Ve, "Olay, esas olarak Türkiye Türkleri ile Irak Türkleri arasında değil, Ankaralı gençler ile Suriyeli gençler arasında yaşandı. Irak Türkmenleri, Türkçe konuşuyor ve mahalle sakinleri ile hiçbir problemleri yok." dediler.

Ankara'da 70 bin Suriyeli, 30 bin de Irak Türkmeni yaşıyor.

Kısacası kaş yapayım derken göz çıkartmamak gerekiyor. Suriyelileri bütün illere yaymak, acaba hangi aklın eseriydi? Her ilde cinayete kadar varan olaylar yaşanıyor!

Yazarın Diğer Yazıları