Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Sabahattin ÖNKİBAR

Sabahattin ÖNKİBAR

Diyarbakır’da Öcalan’a şerefsiz diyebilecek misin?

Saptırma, istismar ve mugalatanın bitiği yer ya da gündeyiz!  Tayyip Erdoğan yarın Diyarbakır’da olacak ve gerçek yüzünü ortaya koyacak!
“AKP, Öcalan’la müzakereye başladı” iddiasını ortaya atanları şerefsiz olmakla itham eden Başbakan büyük bir sınava çıkıyor!
Öyle ya böyle bir iddiayı seslendirmek bile şerefsizlik ise, Tayyip Bey’in Öcalan’ı şerefsizliğin bile ötesinde görmesi ve o şekilde konumlandırması gerekmiyor mu?
Bakın buradan ilan ediyorum.
Erdoğan, Diyarbakır’da eğer bunu yaparsa, yani kanlı katil Öcalan ve örgütünü açık ve net ifadelerle şerefsizliğin ötesinde tanımlarsa, ben de oyumu evet yönünde kullanacağım.
Yok bunu yapmayıp Kayseri, Konya konuşmalarının inkarı yönünde yani her tarafa çekilebilecek yuvarlak sözler ederse, onu bir kez daha iki yüzlü ilan edeceğim.
Evet yarın Tayyip Erdoğan için imtihan günüdür!
Erdoğan, yarın edeceği sözlerle safını ve misyonunu kendi ağzıyla ilan edecektir!
Aslında Başbakan’dan beklediklerim onun anayasal yükümlülükleridir!
Tayyip Bey şayet o yükümlülükleri hatırlamaz ve yakın geçmişte Türklüğü öne çıkaran partisinin bilboard afişlerini bütün yurdun aksine Diyarbakır’a astırmaması misali konuşmasını da bu bölgeye göre biçimlendirirse bu, riyakarlığının tescili
olacaktır.
Yarın Başbakan’dan Diyarbakır’da PKK ve Öcalan’ı için genel affı terennüm etmenin bile alçaklık olduğunu açık ve seçik olarak ifade etmesini bekliyoruz.
Keza Habur’daki görüntülerin rezillik, dağa çıkmanın da hainlik olduğunu söylemesini bekliyoruz!
Bekliyoruz çünkü Tayyip Bey’in son bir hafta içinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun af ifadesine verdiği karşılıklar toplumda böyle bir beklenti
yarattı!
Peki Erdoğan’ın bu beklentilerimizin doğrultusunda şeyleri söyleyeceğine dair ümidimi mi soruyorsunuz?
Keşke olsa da, nerdee!
Bakın Ahmet Türk açıklama yaptı ve BDP’nin tavrı bu mitingde edilecek sözlere bağlı dedi.
Buradan hareketle Tayyip Erdoğan yarın değil o sözleri etmek, tersine o bölücü güruha yeni Anayasa vaat edip, önlerindeki engelleri kaldıracağının taahhüdünde bulunacak!
İki gün içinde bu kadar zikzak yapmaz, yapamaz demeyin. Tayyip Erdoğan portresi benim uzmanlık alanım, göreceksiniz yapacak!
Hadi Tayyip Bey bir kez olsun yanılt beni ve yukarıda taahhüt ettiğim gibi Öcalan’la PKK’yı açık ifadelerle lanetle ve bana evet dedirt!
Bekliyorum!
NOT: BBP Genel Başkan Yardımcısı ve Genel Sekreteri telefonla aradı ve AKP ile mebusluk pazarlığını yapmadıklarını söylediler.

 

ÇAMUR...   
Aslan Paşa’ya yapılan alçaklık!

Aslan Güner Paşa’yı tamı tamına 20 yıldır yani Özal’a yaverlik yaptığı günden beri tanırım. Hemşehrisi olmakla övündüğüm Aslan Paşa gerçek bir askerdir ve hayatının hiçbir bölümünde zerre bir polemiğe malzeme olmadı. Yandaş medya onu Ankara Garnizon Komutanlığı döneminde türbanlı olduğu için Hayrunnisa Hanımın havalimanında elini sıkmaması sebebi ile hedef aldı ki, cahiller bilmiyorlar, Aslan Paşa orada Genelkurmay’dan kendisine gelen emri yerine getirdi. Yakından biliyorum; Aslan Paşa’nın ailesi ve akrabasında onlarca başörtülü var ve dolayısı ile böyle birinin başörtüsüne düşmanlığı akla dahi getirilemez. İşte hedefe oturtulan Genelkurmay İkinci Başkanı Aslan Güner için son iddia Genelkurmay İstihbarat Başkanı iken aldırdığı sistemle 2 bin kişiyi kanunsuz şekilde dinlediği iddiasıdır. Taraf gazetesinin bu iddiası sınrası Genelkurmay hemen soruşturma açtı ve iddia hemen çöktü zira o dinleme aletleri geldiğinde Aslan Paşa’nın Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı görevi bitmiş, kıtaya çıkmıştı... Manşetten atılan çamuru görüyor musunuz. İşte biz bunun için adına Taraf denen, görevi TSK’ya sabotaj olan bir gazete manşet attı diye Genelkurmay’ın soruşturma açmasını eleştirmiştik.

 

HATIRLATMA...
Büyük kriz geliyor, işte rakamlar!
Vereceğim rakamlar bana ait değil, Tayyip Erdoğan’ın yönettiği devletin kurumlarından biri olan TÜİK’den önceki akşam açıklandı. Buna göre ihracat ilk 7 ayda yüzde 13.4 artarak 64 milyar 407 milyon dolara çıkarken, ithalat yüzde 32.1 artarak 99 milyar 337 milyon dolara yükseldi. Aynı dönemde dış ticaret açığı yüzde 89.4 artışla 19 milyar 441 milyon dolardan 34 milyar 940 milyon dolara yükseldi... Bu şekilde ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 75,5’den yüzde 64.8’e geriledi. Görüldüğü gibi Türkiye korkunç bir cari açığa yelken açmış durumda. Buna ilaveten mahalli seçim ve referandum sebebiyle bütçede büyük açıklar var. AKP’nin 8 yıllık iktidarı döneminde makas bu denli hiç açılmamıştı. Dramatik olan husus, yabancı sermaye girişi yavaşladı ve özelleştirilecek fazla bir şey de kalmadı, dolayısı ile bu açığın kapatılması zor görünüyor ki bunun sonucu kaçınılmaz olarak krizdir yani doların patlayıp bir günde 2.5 lira sınırına dayanmasıdır. 1994 krizine 8.5 milyar dolar, 2001 krizine ise 9.5 milyar dolarlık cari açıkların sebep olduğunu hatırlatalım.

 

KORUMA...
İstanbul polisi, dikkat dikkat!

Telefonda DP Genel Başkan Yardımcısı Ufuk Söylemez var ve şunları söylüyor: “AKP referandum kampanyalarında ceberut devlet örneklerini veriyor. Önceki gün İstanbul Güngören’de Mehmet Emrah Toprak isimli bir partilimizin açtığı hayır standı 30 kişilik sopalı AKP’li grup tarafından basıldı ve dövülen arkadaşımız hastaneye kaldırıldı. Ne acıdır ki polis bu olaya müdahil olmadı ve saldırganları koruyan tavırlar takındı. Doktor raporuna rağmen polis, ancak saldırıdan saatler sonra bir tutanakla işi geçiştirmeye çalıştı. AKP bütün devlet organları ile evet için teyakkuzda iken bizler ’hayır’ için broşür bile dağıtamaz durumdayız ki sadece bu fotoğraf bile Hitler’in Almanyasını çağrıştırıyor. Kamuoyuna duyuruyorum.”

Yazarın Diğer Yazıları