''Dünyanın en önemli siyasi projesi'' neymiş?

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Cumhuriyet''ten İklim Öngel''e konuştu ve "Siyonist çevreler Erbakan hocamızı içselleştiremedi. O zaman ABD, kendisine adam aradı. Tayyip Bey ABD''ye gidip geldikten sonra ''Büyük Orta Doğu Projesi''nin eş başkanıyım'' dedi. BOP''un esas adı Büyük İsrail Projesi''dir. Tayyip Bey, BOP''un hâlâ eş başkanı. BOP, dünyayı felakete doğru götürüyor. Bu proje, yalnızca Türkiye''yi değil dünyanın şeklini değiştirecek." dedi.

Karamollaoğlu, Öngel''in, "Kemal Bey''in ''ABD''nin desteğini alıyor'' iddiasıyla eleştirilmesine ne dersiniz?" sorusuna ise "Kılıçdaroğlu''nun ABD başkanı ile bir tane pozu yok. Ama Tayyip Bey''in siyaseten yasaklıyken Beyaz Saray''da fotoğrafı var. Bu, ABD''nin kendisini desteklediğinin en açık delili... Sonra da gitti ''Millî Görüş gömleğini çıkardım'' dedi. Siyonist lobisi Erdoğan''a cesaret madalyası verdi. Neden? Erbakan hocaya koyduğu tavır ve Türkiye''yi hangi noktaya götüreceği konusunda yaptığı vaatlerden dolayı..." diye cevap verdi...

Bu sözler, "Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı seçilirse, Türkiye''nin Büyük Orta Doğu Projesi eş başkanlığı sona erecek" anlamına mı geliyor? Öyleyse ABD, Tayyip Erdoğan''ın iktidarda kalmasını ister değil mi?

***

Karamollaoğlu''nun bıraktığı yerden devam edelim...

İngilizlerin ünlü yayın organı The Times gazetesi, 2003 yılı başında Türkiye''de yaratılan garip bir seçim atmosferinin ardından iktidar koltuğuna oturtulan AKP''ye, ABD tarafından yol açıldığını yazdı. Gazete, "Orta Doğu''yu ılımlılaştırmak isteyen Bush, sadece Türkiye''de başarılı oldu" dedi!

Sonraki yıllarda ise ABD''nin talebiyle, Arap Baharı, İstanbul''da AKP iktidarı tarafından organize edildi ve Tunus, Mısır gibi ülkelerde rejim değişti. AKP, Mursi ile birlikte Müslüman Kardeşler''in yönettiği bir İslam dünyası tasarladığı için, ABD bundan endişelendi ve Mısır''da darbe yaptırdı. Türkiye ile Mısır ilişkileri bu yüzden düzelmedi. AKP iktidarı, Suriye''de de ABD projesini uyguladı; operasyonlarda ABD''nin çizdiği sınırı hiç aşmadı!

***

The Independent gazetesinin 29 Temmuz 2008 tarihli sayısında, yani Anayasa Mahkemesi''nin AKP''ye açtığı kapatma davası ile ilgili kararını açıklamasından bir gün önce, Daniel Howden, "Müslüman, demokratik, laik, mali açıdan istikrarlı ve Avrupa Birliğini Orta Doğu''ya bağlayan bir ülke yaratma projesi, Türkiye''yi muhtemelen bugün dünyadaki en önemli siyasi deney haline getiriyor. Ve bu proje çökmenin eşiğinde..." diye yazdı!

Financial Times gazetesinde 7 Aralık 2006 tarihinde, Vincent Boland ve Paul Betts, "Türk Lokumu" başlıklı yorumda "Ekonomideki reformlar, Dexia, Fortis, Citigroup ve BNP Paribas gibi yabancı yatırımcıların, Türkiye''de, bankacılık sektörüne girmesini sağladı. Yatırım bankaları İstanbul''da çok ciddi miktarlarda işlem yapıyor" diye yazdılar.

***

AKP''nin tarihî rolünü ise o dönemde iktidarı destekleyen Hürriyet yazarı Cüneyt Ülsever şöyle bildirdi:

"Şimdi tekrar ilan ediyorum ki, Anayasa Mahkemesi kararı, ölümü gösterip sıtmaya razı etme formülü ile kurucu unsurunun Türkler olmadığı yeni bir Türkiye''nin formatlanmasında en büyük merhalenin aşılmasına vesile olmuştur."

İndependent gazetesinden Adrian Hamilton, 29 Temmuz 2008 tarihli yazısında "İslâm ve Batı münakaşasını atın bir kenara. Türk Hükümeti kaybederse hepimiz mağdur olacağız!" diye yazdı.

Özetle, bankaların yabancılara satılması ve ardından Türk ordusuna kumpas kurulması ve nihayet 15 Temmuz ve sistem değişikliği, Graham Fuller''in kitabını yazdığı "Kurucu unsurunun Türkler olmadığı yeni bir Türkiye projesi"ni uygulamaya koymak içindi.

AKP iktidarı sona ermesin diye zengin ülkelerin dev şirketleri ve medyası, çaba sarf ediyordu. Şimdi o ülkelerde, AKP iktidarına destek konusunda tereddüt yaşıyorlarmış gibi bir hava estiriliyor ama bu da seçim desteği sayılır!

Unutmayalım ki küresel güçlere, her zaman emirlerine harfiyen uymayı taahhüt eden kadrolar lâzımdır! Onlar için ittifakların adı veya söylemi değil eylemi önemlidir...

Yazarın Diğer Yazıları