Erdoğan’dan İsveç ve Finlandiya açıklaması

Erdoğan’dan İsveç ve Finlandiya açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran ziyareti dönüşü esnasında gazetecilerin sorularını cevapladı. İsveç ve Finlaniya'nın NATO üyeliğini desteklemeyeceğini duyurdu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yoğun İran programının ardından Türkiye''ye döndü. Uçak seferi esnasında gazetecilerle bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gündeme ilişkin kritik konu başlıkları üzerine sorulan soruları da cevaplandırdı. Gazetecilerin "İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusunda şartlı bir durum olduğunu belirtmiştiniz. Dün, yeniden şartları yerine getirmek için gerekli adımları atmamaları halinde sürecin dondurulacağını belirttiniz. Hangi durumlarda dondurma sürecinin gerçekleşmesi bekleniyor?" sorusuna Erdoğan şu şekilde yanıt verdi:

Biz Finlandiya’ya da İsveç’e de NATO Genel Sekreteri’nin de yer aldığı masada şartlarımızı çok açık net söyledik. Gizli, saklı herhangi bir şey yok. Şartımız bu ülkelerin terör örgütlerinin faaliyet ve gösterilerini sonlandırması, ellerindeki teröristleri iade etmesi… Biliyorsunuz PKK/PYD/YPG ve FETÖ’yü terör örgütü olarak burada kayıtlara girdik. Bunları vereceksiniz dedik. Parlamentolarına varıncaya kadar bu terör örgütünü bunlar besliyorlar. Adeta kuluçka yuvası gibi. Böyle bir durum var. Şimdi bunlar bize verdikleri sözü yerine getirmedikleri takdirde bizim de bu işe olumlu bakmamız mümkün değil.

Diğer taraftan sağ olsun bizim muhalefet zaten elimizden bütün malzemeleri hemen kapıveriyor! Onlar dediler ki zaten biz bu işe fırsat vermeyiz. Bir defa Yunanistan’ın yeniden NATO’ya girmesinin önünü siz açtınız. Adamlar çıkmıştı, siz tekrar soktunuz içeri. Bunları halkımıza, hele gele gençlerimize anlatmamız lazım.

Şu anda maalesef terör noktasında hemen hemen İskandinav ülkelerinin tamamı bu işin kuluçkası. Norveç de böyle. Her ne kadar şu anda Sayın Genel Sekreter oralı olsa da ama maalesef onlar da öyle. En ilerisi Almanya, orada da öyle. Fransa, Hollanda, İskandinav ülkeleri, İngiltere, İtalya öyle. Hepsinde durum bu. Batı’nın şu anda bu konuda konuşacak aslında ne mecali ne hakkı var.

İlgili Haberler