Türkiye’nin borcu 12 yılda 2,5 kat arttı: 363 milyar dolar
2002’de 229 milyar dolar olan toplam borç stokumuz, 2014’de 592 milyar dolara yükseldi. Buna göre, 12 yılda tam 363 milyar dolar daha borçlanıldı. Ancak, bu paranın büyük kısmı faiz ödemelerine harcandı
Kamu-Sen, Türkiye’nin 80 yıldaki borç miktarını 12 yılda 2.5 kat artırarak 363 milyar dolara çıkardığını açıkladı. Doğru yerlerde kullanılmayan bu paranın büyük kısmı faiz ödemelerine gitti
TÜRKİYE Kamu-Sen Ar-Ge Merkezi’nce yapılan araştırma, Türkiye’nin içinde bulunduğu borç batağının boyutlarını ortaya koydu. Araştırmada Hazine Müsteşarlığı verilerinin kullanıldığını belirten Kamu-Sen, şu görüşlere yer verdi: “2002 yılında 229 milyar dolar olan Türkiye’nin toplam borç stoku, 2014 yılı sonu itibariyle 592 milyar dolara yükseldi. Buna göre, 12 yılda tam 363 milyar dolar daha borçlanıldı. Ancak bu paranın büyük kısmı faiz ödemelerine gitti. 12 yılda alınan borçlar ülkede yatırıma aktarılmış olsa idi, bugün Türkiye ekonomik ve sosyal anlamda çok daha farklı bir konumda olacak ve işsizlik sorunu ortadan kalkacaktı. Öyle ki, alınan 363 milyar dolar borçla tam 13 GAP Projesi daha yapılabilirdi ya da Marmaray gibi 45 proje bitirilebilirdi. 363 milyar dolar borç alınarak fabrika kurma tercihi yapılsaydı, özelleştirme bedeli üzerinden 45 tane TÜPRAŞ ya da 31 tane Türk Telekom büyüklüğünde işletme kurulabilir, yüz binlerce genç işsize iş imkânı sağlanabilirdi.”
Kaynak sorun değil
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “sürekli olarak 2002 yılı ve öncesini kötüleyen” iktidarın geride kalan 12 yılda, 80 yılda alınan borçları 2.5 kat arttırdığını söyledi. Koncuk, iktidarın 80 yılda yapılan yatırımların 10’da 1’ini dahi hayata geçiremediği gibi özelleştirme adı altında elde olan değerleri de “hoyratça” sattığını, çalışanları, memuru perişan ettiğini savundu. Koncuk, şöyle dedi: “Ar-Ge Merkez’mizin yaptığı bu çalışma ülkemizde kaynakların nasıl sorumsuzca heba edildiğini ve gelecek nesillerimizin ekonomik esaret altına alındığını ortaya koyması bakımından son derece önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yatırımları olarak görebileceğimiz GAP, Marmaray, hızlı tren, TÜPRAŞ gibi yatırımların yüzlerce, hatta binlercesini gerçekleştirebileceğimiz büyüklükteki kaynaklarla, arazi rantına soyunan ve yakın çevresini ihya edenlerin, vatandaşı kaynak gerekçesiyle korkutmaya çalışmaları son derece manidardır. Araştırma ortaya koymuştur ki, bu ülkede kaynak problemi değil, kaynakları doğru kullanma problemi vardır.”
