Referandumun hemen öncesini hatırlayın.
Muhalefet tarafından AKP, Öcalan’la görüşüyor iddiaları ortaya atılınca Başbakan Erdoğan, meydanlardan kıyameti koparmış ve bu iddia sahiplerini şerefsizlikle itham etmişti.
Ve önceki gün?
İmralı’ya giden Aysel Tuğluk, Abdullah Öcalan’la görüşülmenin ötelerinde müzakereler yapıldığını söyledi.
Sadece o da değil, Kandil’in açıklamasında da böyle bir ifade var.
Ve heyhat bu açıklamalara rağmen AKP, ya da iktidar cenahından bir yalanmama yok!
Bu durumda Başbakan’ın şerefsizlik ithamı açıkta kalmış olmuyor mu?
Baksanıza yapılan görüşme ya da müzakere net!
En önemlisi üç gündür hayır böyle bir şey yok denilebilmiş değil!
Diyecekler ki Öcalan’la AKP, ya da hükümet değil, devlet görüşüyor!
Yahu bu devlet dediğiniz şey mekanik bir kutu mudur?
Devletten kastedilen MİT ve kadroları ise o iktidara bağlı değil mi?
Ne yani MİT Müsteşarının kendisi veya görevlileri Başbakan’a sormadan mı Öcalan’la müzakere ediyor?
Başbakanlık, devlet denilen organın direksiyonunu tutan makam değil midir?
Görüyorsunuz bunların yaptığı, siyaha beyaz demekten başka bir şey değildir.
Dramatik ve hatta korkutucu olan bütün bunları fütursuzca yapmalarıdır.
Göz göre göre bir çarpıtma ya da manipülasyon var ama bunu hakikat gibi sunuyorlar.
Hal bu iken MHP dışındaki muhalefet bu durumu teşhir edemiyor!
CHP’de Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı ile Başbakan’ın PKK bağlamında eleştirilmesi artık tabu haline geldi!
Kılıçdaroğlu sonrasında Tayyip Bey’in PKK konusunda eli bayağı bir rahatladı, çünkü Kemal Bey’in Tunceli meydanında ettiği PKK’ya af sözü CHP liderini bağlayıp kilitlemiş durumda! Bu şekilde de AKP iktidarını can evinden vuracak çok önemli bir konu heba ediliyor!
Peki, Erdoğan ve AKP’deki bu PKK kayıtsızlığı nereye kadar mı?
Tayyip Erdoğan önce genel seçimi, akabinde de Cumhurbaşkanlığı  yarışını kazanana kadar!
İyi de o güne kadar PKK atı alıp Üsküdar’ı geçmeyecek mi?
Son bir şey, haftalar ve aylardır Öcalan’la neyin müzakeresi yapılıyor? 20 küsür yıldır kan döktüren Öcalan’a şimdi ne vaat edildi de habire eylemsizlik emirlerini veriyor?

TUTMADI
PKK değil asker ya da Ergenekon demişlerdi!
Hep aynı terane, hep aynı tezgah!.. Hatırlayın Erzincan’daki malum  baskında da benzer şeyler söylenmişti... Neymiş efendim Taksim’de geçtiğimiz Pazar günü yapılan alçakça katliam teşebbüsünün organizatörü PKK değil de asker ya da Ergenekon artıklarıymış!.. Kendilerini uzman diye satan Cengiz Çandar gibiler bile bu iddiayı utanmadan günlerce seslendirebildi... Peki
sonuç mu?.. Taksim katliamcısı ya da intiharcısı Vedat Acar’ın PKK’ya 2004’da katıldığı ve bu suikast için 3 ay önce Habur’dan giriş yaptığı polis tarafından resmen ilan edildi... Soruyorum; bu malum güruh bu açıklamadan sonra hiç utanmayacak mı?.. Bomba kazara intiharcı
aracılığı ile değil de bir yere yerleştirilip patlatılsaydı, hiç kuşkunuz olmasın bu olay yine TSK’ya  ihale edilecekti!... Acı olan şey, bütün bu saptırmalara her şeye müdahil olan Başbakan ile AKP eş başkanı Gül’ün seyirci olmasıdır!

HİÇ
Ekşi’ye savaş ilan edenler ATV’ye ne diyecek?
İzlemeyenler için ATV’deki rezilliği aktaralım. Önceki akşam ana haber bülteninde eşi AKP mebusu olan Salih Memecan yapımı çizgi filmde aynen şunlar vardı... Önce bir soru yazı olarak ekrana geldi ve  “CHP lideri aşağıdakilerden hangisi”  denilerek şıklara geçildi... A şıkkına dansöz dendi ve Kılıçdaroğlu dansöz gibi çizilerek oynatıldı. B şıkkına ağzı bozuk dendi ve yine Kılıçdaroğlu’nun ağzı bozuk olduğu  tasvir edildi. B şıkkında ise boykotçu dendi ve Kılıçdaroğlu’nun Çankaya’daki resepsiyona gitmeyişi resmedildi. D şıkkına da hepsi dendi ve sonuçta doğru cevap olarak o şıkkın üzeri çizildi... Evet ATV’nin ana haber bülteninde Ana Muhalefetin liderine sadece dansöz denip o kıyafette sunulmadı, aynı zamanda ağzı bozuk ve boykotçu yakıştırmaları da yapıldı... Tam bu noktada soralım, Oktay Ekşi’nin bir anlık dalgınlığının sonucu olan bir hatasına savaş ilan eden Başbakanımız, damadının Umum Müdür olduğu bu kanal için ne diyecek acaba bekliyoruz!

BU MUDUR...
Başbakan’a göre Türkiye’nin sorunları?
1) Oktay Ekşi!
2) Basın Konseyi!
3) Hürriyet Gazetesi!
4) Muhalefet!
5) Çankaya Köşkü’ndeki resepsiyon!
6) Resepsiyona katılmayan askerler!
7) Kılıçdaroğlu’nun Bağdat Caddesinde yürümesi!
8) CHP liderinin kendisi için sarfettiği omurgasız ifadesi.
9) CHP’nin laiklik anlayışı!
10) MHP’nin milliyetçilik anlayışı!
11) Türbana özgürlük!
12) Kamuda türban!
13) İlkokulda türban!
14) Yargıtay Başsavcısı!