Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ

Yavuz Selim DEMİRAĞ

İsa Bulağında Galebeye...

Azerbaycan Türkünün 'Kızılelması'dır Karabağ... Karabağ için yazılan kitaplardan dev kütüphaneler kurulur. Yakılan türküler yürekleri sızlatır. Tanrı'nın Azerbaycan'a en önemli hediyelerinden biri sanattır. Özellikle musiki ve resim dünyasının merkezidir dersek abartmış olmayız. Her evde en az bir enstürman çalınır, birden fazla ressam vardır. Gözleri doğuştan görmeyen Azerbaycanlı ressamın çizdiği Karabağ resmini görünce içim ürpermişti. Karabağ'ın başkenti Şuşa'nın anlamını 30 yıl önce öğrendim. Cam şişe anlamına geliyormuş. Ya da fanus... Özenle korunan yer... Şuşa işgalden önce yüzlerce yıl kültür ve sanatında merkezi olarak biliniyor. Okullar, sanat merkezleri, konser salonları ile buram buram Türk kültürünün sergilendiği kent... Dağların zirvesinde kartal yuvasını andıran bu kentin silahla ele geçirilmesi neredeyse imkansızdır. Şuşa'nın Ermenilerce işgal edilmesine akıl-sır erdiremediğim günlerde Aksakallar: "Puştluğa dağ dayanmaz. Silahla değil siyasetle gitti Şuşa, tek mermi atılmadı" demişlerdi. Sebep ve sonuçları uzun bir yazıya sığmaz. Yayına hazır hale getirdiğimiz "Karabağ Kalkanı" adını verdiğim kitap da yazmaya çalıştım. Biz yine dönelim Şuşa'ya...

İşgalin ilk yıllarında Azerbaycan'da oldum. Bakü'de sinirden ağır migren ağrıları çekerken merhum Nevruz Emmi bizi teselli etmeye çalışırken: "Telesme, darıkma, hamısı yahşı olar" derdi. Güzel Azerbaycan ağzında "Telaşlanma, canını sıkmaya gerek yok. Her şey çok güzel olacak" anlamına gelen bu sözü aklımın en derin köşesine yazdım. Bakü küçelerinde (caddelerinde) müzik sesleri dinmiyordu. İşgal altında kadeh kaldırılmasını hazmedemiyordum. Lakin Derviş Muallim (Prof. Derviş Kılıçkaya) "Ay kişi, işit ki ne diyorlar! İsa bulağında galebeye!" Şaşırdım. "İsa Bulağı" ne diye düşünürken Derviş Muallim, İsa Bulağının Şuşa'da soğukluğu ile ünlü kaynak suyunun çıktığı yer olduğunu belirtti. Kimileri anlam veremeyebilir. Yaşamayan, başına gelmeyen bilmez. Toprağı işgal edilmiş, çaresizliğe rağmen günün birinde yurduna dönüp buz gibi suyu içmeyi hedefleyenlerin dileği geç de olsa yerine geldi. Şanlı Azerbaycan askeri şimdi bizim yerimize de İsa Bulağında su içerek yüreğimizi soğutuyor. Aşk olsun!..

Başına gelmeyenin hoşuna gelirmiş. Şimdi birileri çıkıp; "30 yıldır neredeydiler?" lakırtısı ile Azerbaycan'ın bu zaferine gölge düşürmeye kalkışıyor. Milletleşme sürecini bu savaşta tamamlayan Azerbaycan yüzlerce yıldır ilk defa kaybedilen topraklarını geri alıyor... Yüzlerce yıldır Fars ve Rus emperyalizminin zulmüne uğrayan Azerbaycan'ın "Milli Ordusu"sunu 3-5 yılda kurmasını bekleyenler ya hesap bilmiyor ya da dayak yememişlerdir. "Milli Ordu" kurmak turşu kurmaya benzemez. Sirke mi? Limon mu? tartışmasına girmez. Asker sadece 3-5 aylık eğitimle yetişmez. O'na ruh vermek bazen 40-50 yılı alır. Bazen de yüzlerce yılı bulur. Azerbaycan ordusu 25 yıldır bu günleri sabırla bekledi. Türk ruhu ile donandı. Eğitimini Türk Subayları ile tamamladı. Şimdi hedef Laçin'dir... Laçin Koridorunun ele geçirilmesi ile Karabağ ile Ermenistan arasındaki köprü ortadan kalkacaktır. Sonra hedef Zangezur'dur. Azerbaycan ile Nahcıvan arasında kara yolu oluşturmak ve Ermenistan'ın İran ile sınırını yok edip ikmal yollarını yıkmaktır.

Ömrümün en mutlu gününü Şuşa'nın kurtuluş haberi ile yaşadım. Bel fıtığının yatağa yapıştırdığı vücudumu kaldırıp, yumruklarımı sıkarak "İsa Bulağında Galebeye!" diye bağırdım. Aynı çağrıyı Sevgili Atila Kaya'ya yapıyorum. Çağın illetine yakalanıp hastahanede tedavi gören Atila Ağabeyden ricam, biran önce iyileş ve kalk... İsa Bulağında yüreğimizi soğutacağız! Üç renkli Azerbaycan bayrağı altında Şehriyar'dan, Bahtiyar Vahapzade'den, Nihal Atsız ve Arif Nihat Asya'dan şiirler okuyacağız!..

 

Yazarın Diğer Yazıları