Son bilimsel araştırmalar, işlenmiş gıdaların insan sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerini gözler önüne serdi.

Yüksek tuz, şeker ve trans yağ içeren bu gıdalar, kalp hastalıklarından diyabete, obeziteden kansere kadar birçok sağlık riskini tetikleyerek adeta “dakika dakika” ömürden çaldığı bildirildi.

Uzmanlar, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının benimsenmesiyle bu risklerin azaltılabileceğini vurguladı.

img20210228105530.webp

BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR NE SÖYLÜYOR?

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu’nun yayımladığı bir rapora göre, işlenmiş gıdaların düzenli tüketimi, kardiyovasküler hastalık riskini %30’a varan oranda artırdı.

Ultra işlenmiş gıdalar – hazır yemekler, gazlı içecekler, paketli atıştırmalıklar ve işlenmiş et ürünleri gibi – yüksek oranda tuz, şeker ve doymuş yağ içerdi. Bu bileşenler, kan basıncını yükselterek, insülin direncini artırarak ve kronik inflamasyonu tetikleyerek sağlığı tehdit etti.

İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’nden beslenme uzmanı Prof. Dr. Tim Spector, “Ultra işlenmiş gıdalar, bağırsak mikrobiyotasını bozarak metabolik hastalıkların önünü açıyor. Bu gıdalar, bağımlılık yapıcı özellikleriyle de bireyleri daha fazla tüketmeye yöneltiyor” dedi.

en-genis-capli-arastirma-ultra-islenmis-gidalar-32-saglik-sorunuyla-iliskilendirildi-ujhd.jpg

Spector’un The Lancet’te yayımlanan çalışması, işlenmiş gıdaların bağırsak sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini ve obeziteyle ilişkisini ortaya koydu. Çalışma, bu gıdaların lif içeriğinin düşük olması nedeniyle bağırsak florasını zayıflattığını ve uzun vadede kolon kanseri riskini artırabileceğini gösterdi.

ABD’deki Yale Üniversitesi’nden halk sağlığı uzmanı Dr. Rachel Schraer ise işlenmiş gıdaların içerdiği katkı maddelerine dikkat çekti.

American Journal of Public Health’te yayımlanan bir makalede, gıda boyaları, koruyucular ve yapay tatlandırıcılar gibi kimyasalların böbrek ve karaciğer fonksiyonlarını olumsuz etkilediği belirtildi.

Dr. Schraer, “Bu maddeler, vücudumuzun doğal detoks mekanizmalarını zorluyor ve kronik hastalıklara zemin hazırlıyor” uyarısında bulundu.

processed-foods.jpg

SAĞLIKLI BESLENME İÇİN UZMAN ÖNERİLERİ

Uzmanlar, işlenmiş gıdaların tüketimini en aza indirmek ve doğal, bütün gıdalara yönelmek gerektiğini belirtti.

İşte öneriler:

Doğal Gıdalara Yönelin: Taze sebze, meyve, tam tahıllar ve baklagiller, besin değeri yüksek ve sağlıklı seçenekler sunar. Prof. Dr. Spector, “Tabağınızın yarısını renkli sebzelerle doldurun, bu hem doyurucu hem de besleyici,” diyor.

Tuz ve Şekeri Sınırlayın: WHO, günlük tuz alımını 5 gram, ilave şeker alımını ise günlük kalorinin %10’uyla sınırlamayı öneriyor. İşlenmiş gıdalar, bu limitleri kolayca aşabilir.

Katkı Maddelerinden Kaçının: Gıda etiketlerini okuyarak yapay tatlandırıcılar, koruyucular ve renklendiricilerden uzak durun. Dr. Schraer, “Ne yediğinizi bilmek, sağlığınızı kontrol altına almanın ilk adımı” diyor.

Yeterli Su Tüketin: Günde 1.5-2 litre su içmek, böbreklerin toksinleri atmasına yardımcı olur ve işlenmiş gıdaların zararlı etkilerini azaltır.

Ev Yemeklerini Tercih Edin: Evde hazırlanan yemekler, içeriği kontrol edilebilir ve sağlıklı yağlarla pişirilebilir.

İŞLENMİŞ GIDALARIN GÖRÜNMEZ TEHLİKELERİ

İşlenmiş gıdalar sadece kronik hastalıklarla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda ruh sağlığını da etkiledi.

British Medical Journal’da yayımlanan bir çalışma, ultra işlenmiş gıda tüketiminin depresyon ve anksiyete riskini %20 artırabileceğini gösterdi. Bu gıdaların yüksek glisemik indeksi, kan şekerinde ani dalgalanmalara yol açarak ruh hali üzerinde olumsuz etkiler oluşturdu.

Uzmanlar, "İşlenmiş gıdalar, sadece fiziksel sağlığı değil, zihinsel sağlığı da tehdit ediyor. Sağlıklı beslenme, sadece beden için değil, ruh için de bir yatırım" diyerek bütüncül bir yaklaşımın önemini vurguladı.

hepimiz-bu-urunleri-marketlerden-aliyoruz-kanser-riskini-art-a5f4.jpg

İşlenmiş gıdaların modern yaşamın kolaylık tuzağı olarak sağlığımızdan “dakika dakika” çaldığı bildirildi.

Bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, sağlıklı beslenmenin bu riskleri azaltmada kilit rol oynadığını gösterdi.

Doğal gıdalara yönelerek, tuz ve şekeri sınırlayarak ve katkı maddelerinden kaçınarak hem bedeninizi hem de zihninizi koruyabileceğinizin altı çizildi.