Karakter ve feragat... Abdüllatif Şener örneği

Karakter ve feragat... Abdüllatif Şener örneği

CHP’den bir dönem milletvekili seçilen ve bu seçimde aday gösterilmeyen Doç. Dr. Abdüllatif Şener’in kime oy verdiğine dair sözleri tartışılıyor.

“Karakter” ve “feragat” üzerinde duracağım. Önce karakter... “Feragat”a sonra geleceğim.

“Karakter” nedir? Hiç düşündünüz mü?

“Karakter, asıl olarak duygusal deneyimlerimizin uzun vadeli boyutu üzerine odaklanır. Karakter kendini, sadakat ve karşılıklı bağlılık, uzun vadeli bir hedef için çaba sarf etme ya da gelecekteki bir amaç uğruna bugünkü kimi mükâfatları erteleme şeklinde gösterir. Her birimiz, belirli bir anda yaşadığımız duygu karmaşasının içinden bazı duyguları seçer ve içimizde yaşatırız; yaşattığımız bu duygular karakterimizi oluşturur. Karakter kendimizde değerli bulduğumuz ve başkalarının değer vermesini beklediğimiz kişisel özelliklerimizdir.” (Richard Sennett, Yeni Kapitalizmde İşin Kişiler Üzerinde Etkileri, Çev.: Barış Yıldırım, 3, bs., Ayrıntı Yayınları. S. 10-11)

Yazar, kapitalizm üzerinden, karakter analizine giriyor. Alıntıdaki son cümleye dikkatinizi çekmek isterim:

“Karakter kendimizde değerli bulduğumuz ve başkalarının değer vermesini beklediğimiz kişisel özelliklerimizdir.”

Menfî veya müspet... Nasıl değerlendirirsiniz bilemem ama kitaplara girecek bir “karakter” örneğini göstereceğim.

Recep Tayyip Erdoğan’la yola çıkan, birlikte Ak Parti’yi kuran, Başbakan Yardımcılığı ve Devlet Bakanlığı yapan, sonra partiden ayrılan ve Türkiye Partisi’ni kuran; ancak, yol kat edemeyip partiyi kapatan, sonra CHP’ye yanaşıp 2018 seçimlerinde Konya’dan milletvekili seçilen, sık sık ekranda gördüğümüz Abdüllatif Şener, 14 Mayıs 2023 seçiminde milletvekili adayı gösterilmedi.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun Abdüllatif Şener’e itibar ettiğini düşünüyordum. Ak Parti’nin iç dünyasını en iyi bilecek, açıklarını bir bir ortaya koyacak bir isimdi o. Ana muhalefet partisine çok şey katacağı düşünülebilirdi. CHP’ye yakın ekranlarda sık sık onu görürdük. Sürekli Ak Parti’nin, özellikle R. T. Erdoğan’ın politikalarını masaya yatırır ve kıyasıya tenkit ederdi.

Abdüllatif Şener, 23 Mayıs 2023 tarihinde CHP’den ayrıldı. Sonra öyle sözler etti ki... Hakikaten insan şaşırıyor. Aday gösterilmediği için Kemal Kılıçdaroğlu’na oy vermemiş, Sinan Oğan’ı tercih etmiş. Parti olarak da hâliyle CHP’ye de oy atmamıştır. Cumhurbaşkanı seçiminin 2. turunda ise geçersiz oy kullandığını açıklamış ama sonra anlaşıldı ki, oy attığı sandıktan geçersiz oy çıkmamış.

Abdüllatif Şener’in aday gösterilmediğini öğrenince, onun çok yakınında olan, benim de tanıdığım bir ismi aramış, neden aday gösterilmediğini, bundan sonraki hesabının ne olduğunu sormuştum.

Kemal Kılıçdaroğlu, A. Şener’i bizzat arayarak aday göstermeyeceklerini söylemiş. Ardından gelen söz önemli: “Seçim kazanıldıktan sonra değerlendireceğiz.” Konuşmada ihsas edilen makam bakanlık.

Abdüllatif Şener’in Ak Parti’nin belli başlı isimlerinden olduğu hâlde 2007’de milletvekilliğine adaylığını koymaması, sonra partisinden ayrılması dikkatimi çekmişti. Bu ayrılışı büyük “fedakârlık” görmüş, politikacının “asaletine” bağlamıştım. Sonra gazeteye geldi. İşte fırsat dedim. Ayrılışını ayrıntılı konuştuk. (26 Aralık 2022’de çıkan “Abdüllatif Şener: Erdoğan arzın merkezine kendisini koyuyor” başlıkla yazıma girebilirsiniz.)

“Feragat” üzerinde duracağımı belirtmiştim.

Gazeteci Çiğdem Toker “Abdüllatif Şener-Adım da Benimle Beraber Büyüdü” kitabını yazdı.

Kitabı Abdüllatif Şener bana kendisi verdi.

Abdüllatif Şener’in, imkânlar elindeyken, partisinden ayrılması Çiğdem Toker’in dikkatini çekmiş olmalı ki, ona kitabını yazmayı teklif ediyor. Sonra kitap ortaya çıkıyor.

Çiğdem Toker, “Kitabın öyküsü” başlığı altında, Aldüllatif Şener’i ikna için “feragat”tan bahsediyor:

“Siyaset ile medyanın pek aşina olmadığı bir şey yaptınız. Feragat edip kenara çekildiniz. Şu anda da ‘yarı aralık bir kapının önünde’ duruyorsunuz. Ya açacak veya kapatacaksınız bu kapıyı. Sizi daha iyi tanıma ihtiyacı içinde olan, bundan sonra ne yapacağınızı merak edenlerin sayısı hiç de az değil.”

Artık her şey ortada söyleyecek sözüm yok!

Yazarın Diğer Yazıları