Sol kültürdeki ''Özeleştiri kültürü''nü hep takdir etmişimdir. Ancak işin cılkının çıkarılmasına tahammül edemiyorum. Ortada faşizan bir ortam yaşanırken aklıselim ile ortak mücadele için mevzi almak var iken mevcut ucube sistemin en önemli alternatifi olan CHP ve Sayın Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu''nu acımasızca, yersizce, kulaktan duyma söylentilerle eleştirmek kelimenin tam anlamı ile vicdansızlıktır. Kimilerinin Kılıçdaroğlu sonrasının hesabını yaparak partinin kurmay heyetini hedef tahtasına koyarak yıpratma politikasına sarılmak da hadsizliktir.

Neredeyse 40 yıldır ilk defa "İktidar hedefine kilitlenmiş CHP Örgütü"nü karıştırmaya yönelik çabaların hesabı mutlaka sorulmalıdır. Sayın Kılıçdaroğlu''nun hoşgörü ve uzlaşmacı tutumunu suistimal edenler en azından vicdanlarda yargılanacaktır.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu''nun başörtüsü konusundaki teklifi AKP''nin yıllardır elinde tuttuğu kozu boşa çıkarma yönündeydi. AKP gol atacağını ilan ederken anayasa değişikliği teklifinde "Burka ve çarşaf"ın önünü açmaya götürdü işi. Dinbazların planını ortaya çıkarmış oldu.

Yine Sayın Kılıçdaroğlu''nun ABD ve İngiltere seyahatlerini bol keseden eleştirenler, CHP ve Kılıçdaroğlu''nun başta Yahudi lobileri olmak üzere, milyon dolar dağıtıp lobi şirketlerinin programına tenezzül etmediler. Türk siyasi tarihinde Turgut Özal dahil, AKP yöneticileri R.T.Erdoğan''ın malum lobilerle görüşmelerini dahası aldığı madalyaları unutmuş gibi. Kılıçdaroğlu bilim kuruluşları ve üniversitelerle görüştü. ABD hükümetinin yetkilileri ile çay bile içmedi.

Vay efendim İngiltere''de finans çevreleri ile görüşmüş! Ne var bunda. Dünyanın finans merkezi Londra ve New York''tur. Üstelik Kılıçdaroğlu, Arap ülkelerinden yüzde 10 faizle borç talep etmedi.

***

Gelelim İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu''nun duruşmasına. Neymiş efendim İmamoğlu''nun duruşma tarihi aylar önce belli olduğu halde, Kılıçdaroğlu Almanya''ya gitmiş!  İmamoğlu''nun haksızca yargılandığı duruşmadan karar çıkabileceğini ben de düşünmüyordum; tecrübeli hukukçular da. Zira heyet yeni değişmişti. Hâkim yeni atanmıştı. Doğal olarak tanıkları dinledikten sonra "Dosyayı yeni aldım. Ayrıntılara muttali olmadığım için duruşmayı erteliyorum" demeliydi. Bilirkişilerin yorumları da bu yöndeydi.

Hadi bunu da geçelim. Sayın Kılıçdaroğlu''nun Almanya''ya gitmeyip duruşmaya katılmasını bekleyen bir güruh var. Bunlar Sayın Kılıçdaroğlu''nu tanıyamamış. Kemal Bey, 12 yıllık Genel Başkanlığı esnasında hiçbir duruşmaya katılmamıştır. Enis Berberoğlu''nun mahkemesine gitmediği gibi Çubuk''ta kendisini alenen linç etmeye kalkışanların yargılandığı duruşmalara da katılmamıştır.

Kendi adıma hatırlatıyorum. Gözaltına alındığımda ilk açıklamayı yapmıştır. Cezaevine giderken basın toplantısı gerçekleştirmiştir. Saldırıya uğradığımda hastanede ilk ziyaretçilerimin başında gelmiştir. Kendi avukatı ve partinin hukukçularını, milletvekillerini, tutuklanan gazetecilerin savunması ve ziyaretleri için görevlendirmiştir.

İmamoğlu''nun duruşması sırasında Almanya''da oluşunu eleştirenler iyi anlasın. Bu arada kararı öğrenip özel uçak ile yurda dönüşü esnasındaki gelişmeler üzerinden dedikodu üretenler de utanmalı. CHP Genel Merkezindeki bazı yöneticilerin geri dönüşüne karşı çıktığı hatta özel uçak ücretini ödemekten imtina ettiğini iddia edenler var. Ayıptır! Günahtır! Ve dahası cahilliktir! kendisinin "Gazeteci" olduğunu iddia eden bazı isimler, CHP kasasında para yokluğu gerekçe gösterilerek özel uçak parasının ödenemediğinden dem vurdu. Bunun da savrulduğu için artık kimsenin ciddiye almadığı internet siteleri ile yeni kurulmakta olan kuruluşlar yazıp, birilerinin ekmeğine yağ sürdü.

Uluslararası ilişkilerden haberdar olmamaları mümkün değil. Fakat üzüldüğüm konu heyetin içinden "Sızdırma" oluşu... Ani dönüş kararından sonra özel uçak için uçak şirketinin talep ettiği ücret için bir ödeme gerekiyor. Ve bu sızdırılıyor. Oysa böylesi seyahatler çok önceden planlanır, uçak, otel ve hatta yemek paraları önceden seyahat şirketine ödenir. Çanta ile nakit para taşınmaz. Uluslararası döviz havalesinin de kuralları vardır. Bin doların üzerindeki "Eft"ler Merkez Bankası aracılığı ile yapılır ki bazen 3-5 gün hatta 15-20 gün sürer. Sayın Kılıçdaroğlu''nun yanında bir heyet var. Ceplerinde nakit olmasa da kartları ile 3-5 kişi bir araya gelip öderler... Dahası CHP''nin dünyanın her yerinde gönüllüleri vardır. Bir kaç saat içinde kendi aralarında toplayıp özel uçak ücretini öderler. Nitekim organizasyon şirketinin sahibi derhal devreye girerek özel uçak parasını ödeyerek Sayın Kılıçdaroğlu''nun dönüşünü sağlamıştır. CHP''nin yöneticileri de o parayı ertesi günü ödemiştir.

Bu konuyu irdelemeye devam edeceğim.