1) 2007 seçimlerinde  türlü teşebbüslerle Ağar-Mumcu ittifakını sabote eden AKP’nin 2011 Haziran’ında yapılacak olan seçimdeki temel hedefi MHP’nin Meclis’e sokulmamasıdır.
2) AKP, MHP’nin Meclis dışında kalması projelerini realize  için  hayatı görüyor ve bunun için AKP Derin Devleti bünyesinde  MHP Masasını kurarak  seçime üç ay kala MHP’ye yapılacak olan operasyonlara belge  imal ediyor ve taktik belirliyor.
3) AKP, MHP’yi baraj altı bıraktırarak Meclis’te Anayasayı değiştirecek 367 sayısına erişmek istiyor.Dahası, bir sürpriz olsa ve AKP gerilese dahi MHP’ye çelme takılır ve barajı aşamazsa  AKP  tıpkı 2002’de olduğu gibi yine yüzde 34’lerle çoğunlukla iktidar olabilecektir.
4) AKP’nin MHP’yi Meclis’te görmek istemeyişinin bir başka gerekçesi seçimden sonra yapılacak olan yeni Anayasa  gibi Türkiye’yi  temelden dönüştürecek  adımlar sürecinde MHP’nin TBMM’de olmamasıdır.
5) Keza  seçimden sonra çıkarılacağı kesin olan PKK  ve Öcalan’a af olayında MHP Parlamentoda olsun istenmiyor.
6)  MHP gibi bir partinin Parlamentoda olması çok önemli, çünkü Türkiye’de siyaset orada yapılıyor.Dolayısı ile Meclis  dışında kalacak olan MHP’nin etkisi ile  içerde olacak olan MHP’nin etkisi arasında 10 misli bir fark olur.
7) AKP, MHP baraja takılsın diye MHP seçmen hinterlandındaki bazı siyasî oluşumlara destek olabilir.
8) Barajı aşma ihtimali görmediği takdirde Namık Kemal Zeybek’ın DP’sine örtülü destekler verebilir.
9) BBP’yi MHP’yi vurmak için kullanabilir ve bazı BBP’lileri AKP’den aday gösterebilir.
10) AKP, şahsî  ikbal peşinde koşan  yani  mebus olma alevleri ile yanan muhteris  ama kamuoyunda tanınan bazı sözde ülkücüleri (!) aday yapabilir.
11) MHP’de  kamuoyunca bilinen isimlerin özel hayatları  çarpıtılarak ortaya dökülebilir ve bundan siyasî fayda hesapları yapılabilir.
12) MHP  bünyesi içinde yapılan telefon görüşmeleri sızdırılabilir ve parti içine nifaklar sokulabilir.
13) MHP’nin mevcut yönetiminin dine bakışı çarpıtılarak sunulabilir.
14) MHP’li birkaç belediyede operasyonlar yapılabilir ve başkanlar hırsızlıkla suçlanabilir.
15) Keza MHP  ile  ülkücüleri  kitlelerin  gözünden düşürmek için  mafya ile özdeş gösterecek komplolar kurulabilir...
16) AKP, yandaş ve dinci medyanın MHP’yi hedef alacak şekilde dezenformasyona dönük  sürekli yayın yapmasını sağlayabilir.
17) Polisin içindeki malum çete ile işbirliği yapılıp MHP teşkilâtlarında  arama mizanseni ile silâh ve bomba bulduk gibi tezgâhlara girişilebilir.
18) AKP yine MHP’yi CHP ile özdeşleştirebilir ve   “CHP’ye kuyruk olacaklar ve onları iktidara getirecekler”  diyebilir.
19) AKP, MHP’yi  ırkçı  ve Şaman ilân edebilir.
20) MHP’nin ekonomi ve sosyal hayata dair tek bir fikrinin olmadığını söyleyebilir.

ADAYLARIN SEÇİMİ
MHP ve CHP  merkez sağ adaylar göstermeli!
1991 Kasım ayında yapılan genel  seçim sonuçlarını hatırlayalım:
DYP: Yüzde 27, ANAP yüzde 24, CHP yüzde 19, İttifak (RP, MHP ve Edibalı)Yüzde:13
Görüyorsunuz merkez sağ yani DYP ile ANAP’ın oyu yüzde 51’di ki bugünkü AKP’yle kan bağı olan  RP  de seçime katılmıştı.
Tam bu noktada soralım nerede bu yüzde 51 merkez sağ oy?
Tamam Tansu Çiller’le Mesut Yılmaz bu müthiş  kitleyi  dağıtmayı başardı ancak sorarım size bu  seçmenin gideceği yer AKP mi olmalıydı?
Yahu AKP dediğiniz yapının önder kadrosu  yani Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç 1991 seçimlerinde RP’den aday değil miydi?
Öyleydi...
Peki bunların neresi yeni de on küsür  sene sonra o merkez sağ seçmen  kendi partilerini bırakıp bu  isimlerin kurduğu AKP’ye oy verdi?
Yukarıda söyledik: Mesut Yılmaz’la Tansu Çiller bu işin sorumluları da peki ya 2002 sonrası?
Maalesef o süreçte de pek çok isim Çiller’le Yılmaz’ın beceriksizliklerine ilâve oldular!
Bugün DP’nin başında sayın Zeybek var, merkez sağ oyları alabilir mi alamaz mı onu bekleyip göreceğiz.
Tam bu noktada benim teklifim CHP ile MHP’ye olacak!
Ben CHP’nin yerinde olsaydım  CHP tabanına  makul  gelebilecek merkez sağ imajlı bazı isimleri aday gösterir ve merkez sağ seçmenin CHP’ye oy vermesinin önünü açardım.
Aynı şekilde MHP de yine merkez sağ seçmenden oy alabilecek isimleri  tereddüt etmeksizin aday yapmalıdır.
AKP gibi marjinal  eksende olan bir parti  bile solculuğu tescilli Ertuğrul Günay’ı aday yapabiliyor ise MHP ile CHP kendini amblem taassubuna sokmamalıdır.
Seçimlerde aday ismi taşrada belirleyici olabilirken büyük merkezlerde esas olan imajdır ve bunun için de imaja dönük adaylar gösterilmelidir.
İsimler verip olaya kişisellik katmak istemiyorum, söylemek istediğim Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerine bağlı merkez sağ seçmeni AKP’ye mahkum etmemektir.Tamam, Zeybek var ama ondan kaçan olursa o kaçanlar AKP yerine MHP ile CHP’ye gitmelidir.