Dün, Kemal Öztürk, Yusuf  Ziya Cömert ve Hatem Ete’nin Yenişafak’ta yazmaya başlayacakları haberini görünce,  “2015 yılı basında ‘şok’ların yılı olacak galiba” dedik ve günlük gazetelere bu gözle bakmaya başladık...
Hakikaten de öyleymiş. Mesela 2015 yılında Ekrem Dumanlı Zaman gazetesi genel yayın yönetmenliğini bırakmak zorunda kalacak ve asıl mesleği olan ortaokul öğretmenliğine dönecekmiş... Bunu ben söylemiyorum. Cömert, Öztürk ve Ete’nin 2015’ten itibaren yazacağı Yenişafak, onun yazarı Cem Küçük Söylüyor:
Hem de, “2015’te medyaya dair çok şeylerin yaşanacağı bir yıl” dedikten sonra, “Ekrem Dumanlı yayın yönetmenliğinden ortaokul edebiyat öğretmenliğine dönebilir”  diye noktaladığı, “2014’te medyadan tasfiye olanlar!”  başlıklı yazısının bitiş cümlesinde...
Daha fazlasını Akit yazarı Ali İhsan Karahasanoğlu “Operasyon gazetesinde tasfiye çanları” başlığı ile kaleme aldığı yazısında dile getiriyor.
Karahasanoğlu da, Baransu’dan, Ilıcak’a, Ahmet Altan’dan Neşe Düzel’e iktidarın işsiz bıraktığı gazetecilerin kendi zaviyelerinden işsiz kalış sebeplerini bir bir sıraladıktan sonra bold karakterle aynen şunları söylüyor:
 “Görev görüldü...
“ Zaman, tasfiye zamanı...”
Belki niyet okumak gibi gelecek amma olsun, bu meslek biraz da böyle bir iştir işte. Sayın Karahasanoğlu’nun “Zaman” derken “bold”  karaktere geçmesi, “Zaman” a yüklenen iki anlamı da içeriyor. Sanki, “2015, Zaman gazetesinin sonunun geldiği zamandır” denilmek isteniyor gibi...
İşte tam da burada Yenişafak Yazarı Cem Küçük’ün  “Ekrem Dumanlı genel yayın yönetmenliğinden ortaokul öğretmenliğine” dönecek demesinin peşine düşmek gerekiyor. Hem Karahasanoğlu hem Cem Küçük “içeriden bilgi alabilen”  gazeteciler. Cemaat kendisinden asla vazgeçmeyeceğine göre ne olacak da Dumanlı ortaokul öğretmenliğine dönecek...
Karahasanoğlu, “Görev görüldü” diyor, daha ne desin! Peki, bu görev ne? Bugüne kadar yazmadık, çünkü biraz  “acaba?” mız vardı, bunca  “açık istihbarattan”  sonra o  “acabalar”  da silindi gibi bir şey..
Efendim, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu meselâ Star’a, meselâ Akşam’a yaptığının bir benzerini yapacak, Zaman’a el koyacak! Bunun sebebi de bahanesi de bir şekilde bulunur. TMSF tarafından el konulan Zaman, bir müddet sonra Akşam ve Star kimlerin eline geçti ise yine aynı yollarla onların eline geçecek...
Bunca büyük savrulmanın içinde belki küçük bir detay amma biz yine de notunu düşüverelim. İktidar yanlısı gazetelerde, “Cemaate ihanet etti, işsiz kalmadı”  dedirtmemek için köşesiz kalan Hüseyin Gülerce de Zaman’a dönmüş olacak..
Hatırlatmakta fayda var.
“TMSF’nin parası halkın parasıdır”  notunu düşerek 2014’teki son yazımızı yazmış olalım.
Mevlid kandiliniz ve yeni yılınız hayırlara vesile olsun. Bize kızanlar dâhil zaman ayırdıkları için cümlesine dua ettiğimiz okuyucularımız; bizi dualarınızdan eksik etmeyin lütfen.