Özkes, “Emeğin ve dayanışmanın bayramı ile manevi bir bayram diyebileceğimiz Regaip Kandili bir araya gelmiştir. Ne var ki böyle bir nimet külfete, rahmet zahmete, bayram zindana çevrilecektir” diye konuştu. İktidarın şimdiden “Taksim çevresinde şiddete ve hiddete hazırlık yaparak, güç gösterisine soyunduğunu” öne süren Özkes, iktidarı, “Allah rızası için, bayramı kutlamak isteyen işçilere zorluk çıkarmamaya, onlar üzerinde güç denemesi yapmamaya” çağırdı.
Vicdana sığmaz
“İşçilerin bayram alanlarını sınırlayarak, haklarını kısıtlayarak; işçileri savunmaya sevk edip, savunanlara şiddet uygulayıp, direniş gösterenlere de isyankar kılıfı uydurup, zulüm ve şiddet uygulamak hangi dine, imana ve vicdana sığar?” diye soran Özkes, şunları kaydetti: “İşçiler, haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan değiller. Nemrut Hz. İbrahim’i, Firavun Hz. Musa’yı isyankar ilan etmişti. Yezit de Hz. Hüseyin’i isyankar diye hunharca şehit ettirmişti. Tüm zalimler zulümlerine bir mesnet ve bahane bulmuşlardır. Bayramı işçiye zehir etmek, sonra da onlara isyancı damgası vurmak ve ‘bu mübarek güne yakışmadı’ diyerek, din iman simsarlığı yapmak Rahmani değil şeytani bir anlayıştır. Sevgili Peygamberimizin hayatı boyunca öptüğü el sayısı çok azdır. Öptüğü ellerden birisi de işçinin elidir. Bu nedenle işçinin elini öpmek sünnettir. Hz. Muhammed çoluk çocuğunun nafakası için çalışırken nasırlaşan eli cehennem ateşinin yakmayacağını buyurmuştur. Çalışmak ibadettir. Elleri öpülesi işçilerin en büyük amacı helal lokma yemektir. Kul hakkı yiyenler, eli haramda olanlar işçinin halinden anlamazlar. Elinin emeğinin, alnının terinin hakkını alamayan işçilere hiç değilse istedikleri yer olan Taksim’de bayram etme hakkını verelim. İktidarı Mübarek Regaip Gecesinin gündüzünde, 1 Mayıs’ta, zulümden kaçınmaya davet ediyorum.”
