“Sıfır karbon söylemi tam bir sahtekârlıktır”

"İklim krizi", veya "küresel ısınma" denilerek yıllardan beri, dünya çapında “sıfır karbon” propagandası yapılıyor. Son olarak Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de küresel projenin Türkiye temsilcisi gibi konuştu. Konuyu bu sütunda ele almıştım. Bu yazıda üç önemli değerlendirmeye dikkat çekmek istiyorum.

***

Yazar Sema Maraşlı'ya göre Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 3 önemli şey söylüyor:

“1- Hazineden Siyonistlerin iklim projesi için para ayırmamız gerekiyor.

2-Kömür, petrol, doğalgazı tamamen bitirmemiz gerekiyor.

3-Halktan karbon ayak izi adı altında nefes vergisi almamız gerekiyor.”

***

TBMM'den ise nihayet gür bir ses çıktı. Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Kocaeli Milletvekili Mehmet Aşıla, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, "İnsanı ve insanlığı yok etmeye çalışan siyonizm şimdi de 'iklim krizi' kisvesi altında çok daha tehlikeli bir planla karşımızdadır" diye konuştu.

Meteorolojik olayların dalgalanma gösterebileceğini, bunun iklim değişikliği olmadığını vurgulayan Aşıla, "Gerçekten iklim değişmişse yeryüzünde yaşam sona ermiş demektir. Karbon ayak izi, sıfır karbon planları, insanlığı ama öncelikle kobay ülke olarak gördükleri ülkemizi bitirme projesidir. İnsanın yüzde 17'si karbondur. Sıfır karbon, sıfır insan demektir" değerlendirmesinde bulundu.

İklim kanununun Türk milletine fakirleşme, mülksüzleşme, yıkım getireceğini belirten Aşıla, "Türkiye'ye borç para verecek elitokrasinin ilk şartı 'iklim kanunu ve karbon vergileri' olacaktır. İklim kanunu, küresel şeytanlara teslimiyettir, insanlığa ihanettir, rahmani düzene savaş ilan etmektir" ifadelerini kullandı.

İklim kanunu teklifinin TBMM'ye geldiğinde kabul edilmemesi için uğraşacaklarını dile getiren Aşıla, "Ülkemizin ve milletimizin geleceğini küresel emperyalizmin sömürü ve kölelik politikalarına kurban etmeyelim" dedi.

Salgın döneminde yaptıkları uyarılarda ne kadar haklı olduklarının bugün görüldüğünü söyleyen Aşıla, "Şimdi de iklim değişikliğinin arka planlarındakiler ile ilgili uyarılarımızı yapıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne küreselci emperyalist oligarşinin dayattığı hiçbir yıkım politikasına Türk milletinin onayı yoktur ve olmayacaktır" yorumunu yaptı.

***

Milli Merkez Genel Sekreteri, eski DPT uzmanı ve yüksek kimya mühendisi Haluk Dural da "Küresel Isınma Yalanları" adı altında dört dörtlük bir inceleme yaptı. Dural, “sonuç" bölümünde şöyle dedi:

“İklim Çevrecilerinin yalanlarına karşı bilimsel doğrular:

-Atmosferi ısıtan tek kaynak güneştir.

- Dünya atmosferi milyonlarca yıldır devresel olarak ısınır ve soğur.

- Atmosferde ısıyı tutan en büyük sera gazı bulutlardır. Bulutlar sera gazlarının yüzde 95’idir.

- Karbondioksitin doğal seviyesi bütün atmosferin yaklaşık yüzde 0,04'üdür.

- Yüzde 0,04'lük karbondioksitin yüzde 95'i volkanik aktivite, çürüyen bitki örtüsü, bakteriler ve dünyadaki okyanusların birleşiminden gelir.

- Atmosferdeki toplam karbondioksite insanın katkısı yalnızca yüzde 0,0016'dır.

- Karbondioksit dünyadaki tüm yaşamı oluşturan temel besindir ve yalnızca faydalı etkileri vardır.

***

İklim yalanlarının arkasındaki vahşi planlar:

-Batı emperyalizminin itici gücünü oluşturan, kendilerini uluslarüstü sanan özel banka ve finans kurumları, silah, ilaç, enerji şirketlerinin sahipleri yağmacı oligarkların kurdukları “müesses nizam”, siyaseten ve ekonomik etki altına aldıkları ülkelerde kendi çıkarlarına zarar verecek toplumsal uyanışları durdurmak için egemen ulus devlerinde yıllardır; iç karışıklıklar çıkartır, askeri müdahalelerde bulunur, milyonlarca insanı öldürüp, ülkeleri sömürmeye devam eder.

Bu nedenle, otuz yılı aşkındır uyguladıkları neo-liberal politikaların gerek kendi ülkelerinde ve gerekse hedef ülkelerde yarattığı tepkilerin sonucunda küresel jeopolitikte yaşanmakta olan hızlı değişimleri engellemekte kullanılacak “iklim değişikliği” başlığı altında bir başka sinsi planı devreye sokmaya başladılar.

- “Sıfır Karbon” söylemi tam anlamıyla bir sahtekârlıktır.

- Yeşil enerjiye dönüşüm gelişmekte olan ülkelere kurulmuş bir büyük tuzaktır.

- Batı ülkelerinin uygulamaya koyduğu Sınırda Karbon Vergisi, gelişmekte olan ülkeleri sanayisizleştirmeyi hedeflemektedir.

- Elektrikli araçların çevre dostu olduğu söylemi tümüyle yalandır.”

Yazarın Diğer Yazıları