Sokağın nabzı nasıl atıyor?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in iktidar olduklarında bir litre rakının fiyatını 140 liraya indireceklerini açıklamasıyla ilgili sokak röportajları yapılsa alacağımız yanıtlar ihtimal ki şöyle olurdu:
Alkol bağımlısı: Ben Özgür Abimi böyle bilmezdim. Harbiden sıkı adammış. Demek akşamları mahzun bırakmayacak bizi. En derin muhabbetlerimle selamlıyorum kendisini. Bundan sonra ondan başka kimse benden oy moy istemesin.
Akademisyen: Olayın sosyo-politik, sosyo-ekonomik, sosyo-kültürel yanlarını irdelemeden tek bir argümana bakarak sağlıklı bir değerlendirme yapmak olanaksızdır sanırım. Önce rakının tarihine bakmak, kimin tarafından nasıl bulunduğunu anlatmak, derinlemesine analizler yapmak gerekiyor. Ayaküstü görüş bildirmek mümkün değil.
Feminist: Özgür Bey’in söyledikleri ataerkilliğin yani erkek egemen toplum anlayışının bir yansıması. Neden kadınların yoğun şekilde kullandığı makyaj malzemelerinin ucuzlatılacağından bahsetmiyor da erkek içkisi olarak bilinen rakıda büyük bir ucuzluğa gidileceğini söylüyor? Hayal kırıklığına uğradım doğrusu.
Öğrenci velisi: Sayın Özel rakıyı ucuzlatma sözü vereceğine okul servislerinin, ders kitaplarının, üniformalarının ucuzlatılacağını söylese, sebzelerin, meyvelerin, sütün, peynirin, yoğurdun, etin fiyatlarını aşağı çekeceğini belirtse, fahiş kira artışlarına son vereceğini vaat etse herhalde daha sağlıklı bir yaklaşım içinde olurdu.
Rakip parti sözcüsü: Özgür Bey’in sözlerini son derece yerinde buldum. Onun liderliğindeki bir CHP iktidarına vatandaşın tahammül edebilmesi için herkesin zil zurna sarhoş olması gerekir. Olacakları şimdiden tahmin edip ona göre vaatte bulunan geniş vizyonu nedeniyle Sayın Genel Başkanı yürekten kutluyorum.
Komünist: Kapitalist sistemin çürümüşlüğünün çarpıcı bir örneğini görüyoruz bu açıklamada. Marx’ın haklılığı bir kez daha ortaya çıktı. İktidara aday bir partinin ilk somut vaadi rakının ucuzlatılması mı olmalıydı? Nerede insan hakları, nerede işsizliğin azaltılması, nerede adil bir ücret politikasının uygulanması, nerede hukuk sisteminin iyileştirilmesi, nerede enflasyonun önlenmesi, nerede sömürünün ortadan kaldırılması...
Hukukçu: Genel Başkanın sözlerini hukuk bağlamında değerlendirecek olursak Anayasa’ya bakmak gerekiyor. Anayasa devlete gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan koruma görevi veriyor. Sayın Özel rakıyı ucuzlatacağını söylemeden önce keşke olayın hukuki boyutunu araştırsaydı.
Doktor: Rakı insan organizmasını derinden etkileyen zararlı bir üründür. Kalpten beyine, mideden karaciğere pek çok organı ciddi şekilde yıpratıp hasta eder. Böyle bir ürüne ucuzluk getireceğini söylemesi karşısında dehşete düştüğümü söylemek zorundayım.
Rakı üreticisi: Bir ürünün iki üç yıl sonraki fiyatının açıklanmasını ekonomik açıdan gerçekçi bulmadım. O tarihte üzümden anasona, asgari ücretten elektriğe, doğalgazdan benzine maliyeti etkileyen unsurlar ne olacak bakalım...
Yeşilaycı: Cinayetlerin yüzde 85’inin, aile içi şiddet olaylarının yüzde 70’inin, mala yönelik suçların yüzde 77’sinin, intihar girişimlerinin yüzde 90’ının, trafik kazalarının yüzde 70’inin, akıl hastalıklarının yüzde 60’ının nedeni alkoldür. Herkesin bunu bilerek konuşması, başta rakı olmak üzere alkol içimini kolaylaştırmaktan kaçınması gerekir.
Muhafazakar: Rakıyı ucuzlatma vaadini tehlikeli buldum. Başta rakı olmak üzere içki içmek matah bir şey olsaydı bugün dünyanın bütün meydanları Bekri Mustafa’nın heykelleriyle dolu olurdu.
Maganda: Topal Mevlüt, Yedibela Hüsnü, Civanım Mahmut ile her akşam bizim büfeci Çıtkırıldım Yusuf’tan sahte rakıyı korka korka alıp içiyorduk. Bu nedenle rakıyı ucuzlatacak bir iktidarı dört gözle bekliyoruz.
GÜNCEL İKİ FIKRA
İktidar partisinin bir yetkilisi, “Liyakati olmayan önemli görevlere atanamayacak” deyince yüzlerce partili hepsiburada.com sitesine girip “liyakat” almak istemiş.
***
Liselere hukuk dersi konulması istenmiş.
İçtenlikle destekliyorum bu teklifi.
Ama yetmez.
Adalet saraylarına da konulmalı aynı ders.