Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Sabahattin ÖNKİBAR

Sabahattin ÖNKİBAR

Tayyip Bey’in seçim tulüatları başladı!

Duydunuz mu Tayyip Bey Avrupa Parlamentosunda ikinci kez One Minute demiş!
Öyle diyor yanaşma medya!
Peki Erdoğan yeni One Minute’i nasıl mı demiş?
Soru soran Fransız Hanım Parlamentere “Sen Türkiye’yi bilmiyorsun” anlamına gelen “Türkiye’ye çok Fransız kalmışsınız” şeklinde argo bir laf ederek!
Evet yanlış anlamadınız Parlamento’da soru soran hanım milletvekiline böyle bir karşılık bile yandaşların Tayyip Erdoğan’ı gazlamasına yetiyor!
Neymiş efendim haddini bildirmişmiş!
Neymiş efendim ağzının payını vermişmiş!
İşin kötüsü ne Fransızlar ne Batı âlemi bu beyanın içeriğini  bile kavramış değil!
Ama olsun Erdoğan’ın derdi zaten Fransızlar ya da Batı değil ki, onun hesabı iki ay sonra oy kullanacak olan Türk seçmeni!
Bre utanmaz yanaşmalar, Parlamento’da soru soran hanım bir milletvekiline “Türkiye’ye çok Fransız kaldınız” karşılığını vermenin neresi meydan okumaktır?
Hem Türkiye’nin Başbakanı bir Fransız kadın milletvekiline meydan okuyarak büyür mü hiç?
Erdoğan eğer meydan okuyacak idi ise yıllar yılı sürekli olarak Türkiye’ye hakaretler edip aşağılayan ve makam olarak da dengi olan Sarkozy’i neden pas geçti?
Yahu bu Erdoğan değil midir yıllarca AB’yi adeta cennet  gibi sunup gösteren?
Bu Erdoğan değil midir o AB için Sarkozy önünde iki büklüm olup yakaran?
Bir başka sahne ABD Elçiliğinin Başbakan’ın gelinine vizede zorluk çıkarması iddiasıdır ki bunu dillendiren yine  Tayyip Erdoğan’dır.
Neymiş efendim ABD’liler  vize için türbanlı fotoğrafı kabul etmemişmiş!
AKP Sefiri Başbakan’ın bu sözü sonrasında hemen açıklama yaptı ve  “Türbanlıya vize veriyoruz, sadece yüzü örtüyle kapatan fotoğrafa vize vermiyoruz” dedi.
Tam bu noktada soralım:
Ey Tayyip Erdoğan bu anlattıklarınız sizin Başbakanlık öncesi döneminle ilgili ise bunu bugüne kadar yani yıllar yılı saklamak niye?
Yoksa bu hikaye ile ABD ile yoldaş olmanızı mı örteceksin?
Yoksa seçim öncesi böyle bir hikaye uydurur, toplumda var olan ABD düşmanlığından etkilenmem diye mi düşündünüz! Yemezler Tayyip Bey zerre aklı ve zekası olan hiç kimseyi bu masala inandıramazsın!
Sizin ABD ile yoldaşlığınız artık tescillenmiştir!
Yahu siz değil misiniz, daha değil Başbakan, mebus bile olmadan Beyaz Saray’da ağırlanıp ABD Başkanı Bush tarafından kucaklanan?
Siz değil misiniz ABD’nin BOP’nin Eşbaşkanı olan?
Siz değil misiniz PKK’ya operasyonu bile “ABD’ye gidince Başkan Bush’la konuşacağım” açıklamasını yapan?
Siz değil misiniz Obama’nın telefonu ile devletler arası hukuku hiçe sayarak Hüsnü Mübarek’e posta atıp çekil git diyen?
Ve şimdi bir türban mugalatası ile ABD ile olan bu yol arkadaşlığını örteceksiniz öyle mi?
Hem ayrıca hâlâ nasıl türbanı ağzına alabiliyorsunuz?
Yasal zerre bir engel yok iken 12 Haziran seçimleri için bir tane olsun türbanlı bir hanımefendiyi seçilecek yerden aday gösterdiniz mi?
Ey ahali duyduk duymadık demeyin!
Tayyip Erdoğan seçim tulüatlarına başlamıştır.
Yeni oyunlara, istismarlara, münipülasyonlara ve yanıltmalara hazır olun!

 

KONUŞABİLECEK Mİ?

Toptan ve Haberal!

Kaderin cilvesine bakın!
Köksal Toptan’la Mehmet Haberal Zonguldak’ta karşı karşıyalar.
Toptan AKP’den, Haberal ise CHP’den liste başı...
Bazıları bilmez Mehmet Haberal ile Köksal Toptan bir zamanlar arkadaş olmanın ötesinde cankardeştiler.
Öyle ki Mehmet Haberal  1991 seçimlerinde Başbakan Mesut Yılmaz’ın yakarmasına rağmen Rize’de ANAP’tan birinci sıra adaylığını kabul etmemiş, ama buna mukabil Köksal Toptan’ın ısrarı ile seçilemeyeceğini bile bile DYP’den aday olmuştu.  
Köken olarak ikisi de Rize’li  olan ama Zonguldak’ta büyüyen ikilinin arkadaşlıkları çocukluk yıllarında başlamıştı.
Derken araya karakedi pardon siyasi ihtiraslar girdi ve Haberal Ergenekon’dan gözaltına alınınca Köksal Toptan Tayyip Bey’i kızdırırım  endişesi ile yüzüne bile bakmadı.. Dahası Haberal’ın babasının cenazesine bile gitmedi.
Ve kadere bakın iki isim şimdi Zonguldak’ta siyaseten  karşı karşıya..Merak ediyorum Köksal Bey Haberal için ne diyecek Zonguldaklılara?

 

YAPTI MI, YAPMADI MI?

Tayyip Bey Metiner’i tokatladı mı?

Bu sütunu izleyenler hatırlayacaktır,Tayyip Bey Metiner’i niye kovdu başlığı ile birkaç gün önce bir yazı kaleme almıştık.
Yazıdan sonra, eski tanıdığımız olan Mehmet Metiner aradı ama kovulma olayının içeriği ile alakalı olarak herhangi bir şey söylemeyerek sadece olayı geçiştirmeye çalıştı.
Derken mukaddesatçı-yazar Cenk Açık önceki gün ilginç bir iddia ortaya attı.
Cenk Açık’a  göre Tayyip Erdoğan’ın Mehmet Metiner’i  makamından tokatlayarak kovduğu yaygın bir iddia imiş!
Doğrusu bize göre tokatlama iddiası biraz abartılıdır, lakin ortada bir kovulma ya da yol ayrılığının olduğu kesindir.
Nitekim Mehmet Metiner bu ayrılık sonrasında HADEP’e girmiş ve orada Genel Başkan yardımcısı olmuştur ki sadece bu siyasi ayrılık  fotoğrafı bile bir şeyleri anlatmıyor mu?
Ne dersiniz yanılıyor muyum?
Koruma, CHP’den intikam alıyor?

 

ÖLÇÜYÜ KAÇIRDI

Adı: Recai Birgün

Ecevit’in eski koruması.
Onun sayesinde mebus bile oldu.
Ecevit sonrasında CHP’ye girmek için müracaat etti, ancak CHP bu adamı reddetti yani partiye almadı.
Sadece o da değil, Rahşan Hanım da yanından uzaklaştırdı  bu korumayı!
Rahşan Ecevit örneğin Emrehan Halıcı’yı Kılıçdaroğlu’na götürüp takdim ederken, bu polisin yüzüne bile bakmadı ki sadece bu tavır bile bu koruma hakkında hüküm yürütmeye yeter de artar bile.
Öyle ya Recai Birgün’ü en iyi  tanıyan ve merhum Ecevit’e bağlılığını en iyi bilen kişi Rahşan Hanım değil midir?
İşte bu Recai Birgün  CHP’ye kabul edilmediği için ondan intikam almak adına bu aralar her gün yandaş medyaya çıkıp Haberal  üzerinden habire CHP’ye hücum ediyor.
Yazıklar olsun Recai!..CHP partiye kabul etseydi yapacak mıydın bunları?
Hem eşi dururken, kimsin sen?

Yazarın Diğer Yazıları