Ülke gerçeği ve şatafat. Prof. Cevdet Bozkuş yazdı... 'Ey Kemal ve arkadaşları geceleri rahat uyuyor musunuz?'

Ülke gerçeği ve şatafat. Prof. Cevdet Bozkuş yazdı... 'Ey Kemal ve arkadaşları geceleri rahat uyuyor musunuz?'

Prof. Cevdet Bozkuş, nice zenginliklere sahip bu coğrafyada siyasilerin kendi şatafatları uğruna neler yaptığını anlattı. Siyasilerin görmemişliklerinin hangi yollarla ortaya çıktığını açıkladı. İşte Prof. Cevdet Bozkuş'un o yazısı...

Eşsiz bir coğrafya, zengin doğal kaynakları üzerinde kurulmuş ülkem, beceriksiz siyasi yönetimleri yüzünden fakirleşmiş toplum içinde şatafat içinde yaşayan görmemişler çelişkisi yaşamaktayız.

Ülkem gerçeği;

  • Eşsiz bir coğrafi konum
  • Zengin doğal kaynakları
  • Yoksullaşmış ve fakirleşmiş toplum

Bozulmuş ekonomik dengeler

  • Döviz ve faiz zirvede
  • Enflasyon: Avrupa'da 1. Dünyada 4.
  • İç ve dış borçlar
  • 15 851 000 emeklinin çoğunluğu 10 bin TL maaş alıyor
  • 6.6 milyon asgari ücretli 17 002 TL maaş alıyor.
  • 19 957 000 vatandaş sosyal yardım alıyor
  • Yetersiz geliri olan esnaf ve köylü
  • İşsizler
  • Toplumun büyük çoğunluğu fakirleşmiş ve geçim sıkıntısı çekiyor.
  • OECD ülkeleri arasında gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4.ülke Türkiye.

Yönetenler hiç düşündünüz mü? Bu kadar başarısız bir tablo. Nasıl becerdiniz? Neden istifayı hiç düşünmediniz?

Bu ekonomik tablonun tek sorumlusu AKP iktidarıdır. 2002 yılında iktidara gelmek için ne demişlerdi? Ne oldu?

  • Yolsuzluk, yoksulluk ve yasakları kaldıracaklardı. Zirve yaptılar.
  • Din iman dediler kul hakkı yediler.
  • Hukuk ve adaleti yerle bir ettiler.
  • Demokrasi ve kalkınma içler acısı.
  • Seçimlerde yapılan yanlışlar
  • Bir şeyi çok iyi becerdiler. Kendileri ve çevreleri zengin ettiler.

Bu kadar başarısız bir iktidar mensuplarının şatafat içinde yaşamaları çok ilginçtir. Halk arasın söylenen bir laf’. Kolay kazanan ve sonradan görenler lüks yaşamlarını insanlarını gözüne içine sokarlar. "Bu görmemişliktir’’ derler. Evet, ne yazık ki bu görmemişlik şımarıklığına da şahit olduk.

  • İtibardan tasarruf olmaz dediler, israf almış başını gidiyor.
  • Saraylar, uçaklar
  • Sayısız danışmanlar
  • 2 den fazla maaş alanlar
  • Reza Zarrab’dan rüşvet alan bakanlar
  • 125 000 makam araçları. Japonya 10 bin, Almanya 9 bin, Fransa 8 bin.
  • Meclis başkanı ve ailesi özel uçakla bir yere gidiyor.
  • Vekil kolunda Rolex saat, pahalı çantalar, Monaco da ıstakoz, Maldiv adalarında tatil
  • Borç batağında belediyeler
  • 801 milyon dolarlık dinozor parkı
  • Şatafatlı binalar, lüks makam odaları ve araçlar
  • Su böreği, sütlü tatlı, konser ve benzeri kontrol edilemeyen yüksek harcamalar
  • Cemaat, tarikat, vakıf ve cemiyetlere ne için verildiği bilinmeyen paralar
  • Har vurup harman savuran bir yönetim anlayışı

Eski AKP milletvekili Burhan Kuzu “Yav bu devlette öyle israflar var ki, öylesine masraflar var ki, anam anam anam anamm!” derken

Eski Meclis Başkanı AKP li Bülent Arınç “İsrafın önünü alabilsek, sizden vergi almaya gerek kalmaz.” diyerek israfın boyutunu ifade etmişlerdi.

Ülkem bu halde iken, buna sebep olan iktidarın bazı mensuplarının şatafat içinde yaşamaları ve bunu insanların inadına gözlerinin içine sokmaları kabul edilebilir bir durum değildir. Bu görmemişliğin ta kendisidir. Monaco da ıstakoz yiyen ve bunu sosyal medyada paylaşan vekil partisinin grup toplantısına geldiğinde arkadaşları tarafından alkışlanması diğer vekillerinin de farkının olmadığını gösterir.

Ey Kemal ve arkadaşları geceleri rahat uyuyor musunuz? Bu şatafatın ve görmemişliğin hala devam etmesinin sebebi sizsiniz.