Portekiz, 2024 yılında açıklanan Uluslararası Yolsuzluk Algısı Endeksi’nde son derece olumsuz bir tablo ortaya koydu. Ülke, geçen yıl 34. sırada yer alırken, bu yıl dokuz sıra gerileyerek 43. pozisyona düştü. Endeks; 180 ülkenin değerlendirmesine dayanan, 0’dan (yüksek yolsuzluk) 100’e (yüksek bütünlük) kadar değişen puanlama sistemiyle ülkelerin yolsuzlukla mücadele düzeyini ölçüyor. Portekiz’in elde ettiği 57 puan, 2015 yılından bu yana süregelen bir gerileme trendine işaret ediyor.

YOLSUZLUK ALGISINDAKİ DÜŞÜŞÜN TEMEL NEDENLERİ
Uluslararası kuruluş Transparency International’ın yerel kolu TI Portekiz, raporunda Portekiz’deki bu dramatik düşüşün nedenlerine dikkat çekti. Özellikle, “özellikle kamu görevinin kötüye kullanılarak özel çıkarlar elde edilmesi algısının etkisiyle” (particularmente impulsionado pela perceção de abuso de cargos públicos para benefícios privados) bu düşüşün başlıca sebeplerinden biri olarak gösteriliyor. Rapor, kamu kurumlarındaki denetim eksiklikleri, yetersiz uygulama mekanizmaları ve siyasi elitler arasındaki çıkar çatışmalarının ülke genelindeki yolsuzluk algısını derinleştirdiğini ortaya koyuyor.
Portekiz; kamu sektöründeki yolsuzluk algısında Avrupa ortalamasının gerisinde kalıyor. Ülke, 43. sırayı Botsvana ve Ruanda ile paylaşsa da, İspanya ve İtalya gibi diğer Avrupa ülkelerinden nispeten daha iyi bir konumda bulunuyor. Ancak uzmanlar, mevcut durumun ilerleyen yıllarda daha da kötüleşebileceği uyarısında bulunuyor.

OPERAÇÃO INFLUENCER VE DİĞER SKANDALLARIN ETKİSİ
Son zamanlarda patlak veren Operação Influencer skandalı, Portekiz’deki yolsuzluk algısını daha da derinleştirdi. Siyasi ve ticari çevreleri sarsan bu skandal, kamu sektöründe güvenin sarsılmasına ve uluslararası arenada ülkenin itibarının zedelenmesine yol açtı. Operação Influencer, siyasi ilişkiler ile iş dünyası arasındaki şeffaflık eksikliğini gözler önüne sererken, yolsuzlukla mücadeledeki yapısal zayıflıkları da dramatik biçimde ortaya koydu.
Avrupa'da 71 milyon avroluk dev vurgun
YAPISAL PROBLEMLER VE REFORM İHTİYACI
TI Portekiz yetkilileri, bu gerilemenin sadece tek bir olayın sonucu olmadığını, uzun süredir devam eden yapısal sorunların birikiminin neticesi olduğunu belirtiyor. TI Portekiz’in temsilcisi Margarida Mano, “Portekiz’in en kötü sonucu, uzun süredir düzeltilmeyen yapısal sorunların birikimiyle oluşmuştur. Bu durum, siyasi kararlılık eksikliği ve reformlara yeterince önem verilmemesinden kaynaklanıyor” ifadelerini kullandı.
Rapor, kamu sektöründe yolsuzlukla mücadele konusunda belirlenen hedeflerin belirsizliğine, siyasi kararlılık ve kaynak yetersizliğine dikkat çekiyor. Özellikle, yolsuzluk önleme mekanizmalarında yaşanan aksaklıklar, kamu görevlilerinin mal varlıklarının yeterince denetlenememesi ve çıkar çatışmalarının önüne geçilememesi, ülkenin uluslararası arenadaki itibarını zedeleyen unsurlar arasında gösteriliyor.

ADALET SİSTEMİ VE DENETİM MEKANİZMALARINDAKİ AKSAKLIKLAR
Yolsuzlukla mücadeledeki en büyük problemlerden biri de adalet sisteminin etkin çalışmaması olarak öne çıkıyor. TI Portekiz, mevcut hukuki süreçlerin yavaş ilerlemesi, mega davaların karmaşıklığı ve süreçsel gecikmelerin yolsuzlukla mücadelede ciddi bir engel oluşturduğunu vurguluyor. Bu durum, sadece yolsuzluk algısının artmasına neden olmakla kalmayıp, aynı zamanda kamu güveninin de sarsılmasına yol açıyor.
Raporda, kamu sektöründe şeffaflığın artırılması için denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi ve siyasi çıkar çatışmalarının önlenmesine yönelik somut adımların atılması gerektiği belirtiliyor. Özellikle, kamu görevlilerinin gelir ve mal varlıklarının daha sıkı denetlenmesi; siyasi partilerin finansmanında şeffaflık sağlanması, yolsuzlukla mücadelede alınması gereken acil önlemler arasında yer alıyor.
Commerzialbank Davası'nda üçüncü mahkûmiyet kararı
ULUSLARARASI VE YEREL TEPKİLER
Portekiz’deki bu olumsuz tablo, sadece ulusal arenada değil, uluslararası düzeyde de yankı uyandırdı. Avrupa Birliği yetkilileri, ülkenin yolsuzlukla mücadeledeki eksikliklerinin uluslararası imajına zarar verebileceği ve ekonomik yatırımlarda belirsizlik yaratabileceği konusunda uyarılarda bulundu. Uzmanlar, yolsuzluk algısındaki bu düşüşün, ülkenin siyasi istikrarını ve ekonomik büyümesini olumsuz etkileyeceğini ifade ediyor.
Sivil toplum kuruluşları ve muhalif gruplar, Portekiz hükümetini yolsuzlukla mücadelede daha kararlı adımlar atmaya çağırıyor. Toplumun her kesiminin sürece dahil edilmesi, daha geniş bir hesap verebilirlik kültürünün oluşturulması ve denetim mekanizmalarının bağımsızlığının sağlanması gerektiği vurgulanıyor.

REFORM ÖNERİLERİ VE GELECEĞE YÖNELİK ADIMLAR
TI Portekiz, hükümetin mevcut yolsuzlukla mücadele stratejisinde ciddi eksiklikler olduğunu belirtirken, şu önemli reform önerilerinde bulundu:
- Denetim ve Şeffaflık: Kamu görevlilerinin mal varlıklarının düzenli ve şeffaf bir şekilde denetlenmesi, siyasi partilerin finansal şeffaflığının artırılması.
- Hukuki Reformlar: Büyük davaların basitleştirilmesi, hukuki süreçlerin hızlandırılması ve süreçsel gecikmelerin önüne geçilmesi.
- Kamu Kurumlarının Güçlendirilmesi: Entidade para a Transparência (Şeffaflık Kurumu) ve Mecanismo Nacional Anticorrupção (Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Mekanizması) gibi kurumlara mali destek ve bütçe özerkliğinin sağlanması.
- Siyasi Çıkar Çatışmalarının Önlenmesi: Kamu görevlilerinin gelirlerinin ve mal varlıklarının daha sıkı denetlenmesi, “kapıların döndüğü” olguya engel olunması.
Bu reformlar, sadece yolsuzlukla mücadelede değil, aynı zamanda ülkenin uluslararası arenadaki imajının yeniden tesis edilmesinde de kritik bir rol oynayacaktır. Analistler, etkin reformların hayata geçirilmemesi durumunda Portekiz’in hem siyasi hem de ekonomik alanda daha büyük krizlerle karşılaşabileceği uyarısında bulunuyor.

Portekiz’in 2024 Uluslararası Yolsuzluk Algısı Endeksi’ndeki tarihinin en kötü sonucu, ülkenin siyasi ve ekonomik geleceği için ciddi bir uyarı niteliği taşıyor. Yapısal reformların hızlandırılması, siyasi kararlılığın artırılması ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi, uluslararası arenada kaybedilen güvenin yeniden tesis edilmesi açısından elzem görülüyor. TI Portekiz, “Yol, ancak etkili bir taahhüt ve somut eylemlerle açılabilir” diyerek, tüm paydaşların üzerine düşeni yapması gerektiğini vurguluyor.
Sivil toplum, akademik çevreler ve uluslararası kuruluşlar, Portekiz’in yolsuzlukla mücadele konusunda atacağı adımların, ülkenin demokratik kurumlarını güçlendireceğine ve ekonomik büyümeyi destekleyeceğine inanıyor. Bu süreç, sadece iç düzenlemelerle sınırlı kalmayıp, uluslararası işbirliği ve deneyim paylaşımıyla da desteklenmelidir. Portekiz, gelecekte daha şeffaf, hesap verebilir ve bütünlüklü bir kamu yönetimine geçiş yaparak uluslararası alanda yeniden güven kazanabilir.
