Adalet Bakanı Bekir Bozdağ eşliğindeki AK Parti heyeti, başörtüsü üzerinden giriştikleri Anayasa değişikliği konusunda bilgi vermek/destek istemek üzere CHP, İYİ Parti ve MHP''yle birlikte HDP''nin de TBMM Grup Başkanlığı''nı ziyaret etti.

*

Mevzu bahis bir "seçim ittifakı" olsaydı; ayrı.

Ve fakat TBMM çatısı altında yürütülen herhangi bir yasama faaliyetinde, herhangi iki, üç, dört, beş partisinin, aslen bir "usul" gereği olarak aynı fotoğraf karesinde yer alması üzerinden bir itiraz geliştirecek değilim.

Zira gülünç olur.

Gülünçten de güçlü bir ihtimal hükümsüz.

*

Türkiye Cumhuriyeti, Anayasa uyarınca ve yasalarla idare edilen bir hukuk devleti.

Bu devletin, içinde istihbaratı da, orduyu da, emniyet teşkilatını da, yargıyı da barındıran dev mekanizması, HDP''nin seçimlere girmesine izin verdi mi?

Verdi.

*

HDP''yi "seçime girebilir nitelikte" kabul ederek, ama sentetik, ama organik, ona bir meşruiyet gömleği giydirdi mi?

Giydirdi.

*

HDP, girdiği seçimde, kimi bölgelerde feodalitenin hukuk düzenine baskın gelmesi, kimi yerlerde cehaletten faydalanma, kimi yerlerde silahların, terör örgütünün gölge ve tehdidi iddiaları eşliğinde ama bu iddialara konu oyların hiçbiri de "geçersiz" sayılmayarak, yani "milli irade" varsayılarak, TBMM''ye, üstelik de grup kuracak orana ulaşmış şekilde girdi mi?

Girdi.

*

Grubunu kurdu mu?

Kurdu.

*

"Devlet sırrı" mahiyetindeki bilgilerin sunulduğu sayısız "gizli oturum"a katıldı ve bu sırların tamamına vakıf oldu mu?

Oldu.

*

TBMM Başkanı''nın yerine Gazi Meclis''in "başkanlık koltuğunda" oturan, başkan vekillerinden biri de HDP''li mi?

HDP''li.

*

AK Parti''lisi, MHP''lisi, İYİ Parti''lisi, CHP''lisi, Saadet''lisi, DP''lisi, TİP''lisi, Zafer Parti''lisi mevcutta ne kadar milletvekili varsa tamamı da o HDP''li vekilin yönettiği oturumlarda, o HDP''li vekilin kararlarına tabi mi?

Tabi?

Söz alırken ondan izin istiyor mu?

İstiyor.

Kararına uyuyor mu?

Uyuyor.

HDP''li vekil yönetiyor diye oturum terk eden herhangi bir milletvekili, parti oldu mu bugüne kadar?

Olmadı.

*

O zaman ya bu "meşruiyet"in kaynağının "meşruluğunu" adam akıllı tartışıp da, artık, bir zahmet, bu partinin (selefleri ve muhtemel halefleriyle) siyasetteki "yasal pozisyonu"na, bu nevi tutarsızlıklara konu olmayacak bir boyut kazandırmalı.

Bu yapılamıyor yahut yapılmıyorsa da, en azından yapmayan, yapamayanlar susmalı!

*

Peki susuyorlar mı?

Ne mümkün!

En hakkı olmayanlar olarak herkesten çok hak sayıyorlar bu konuda konuşmayı!

*

Muhalefet partileri, bırakın özel olarak destek talebini, ziyareti, yan yana gelmeyi, TBMM''ye sunulan ve hiçbir etnik, ideolojik boyutu olmayan misal EYT''yle ilgili, misal atanamayan öğretmenlerle ilgili, misal orman yangınlarının sebeplerinin araştırılmasıyla ilgili herhangi bir önergeye HDP de onlarla aynı oyu verdi diye pekala "terörle kolkola" ilan edilebilir.

Muhalefet liderlerinin, 6 partiyi temsilen oturdukları masada, HDP''nin esamesi bile okunmadığı halde pekala halüsinatif bir "7.parti HDP" iddiasında bulunulabilir.

Muhalefet partileri, HDP''lilerin yüzüne karşı "Sizin oyunuzu da istemiyoruz" diye haykırdığında bile "HDP''lilerle oy, daha ütopiği bakanlık pazarlığı" yapıyor diye yaftalanabilir.

Örnekleri çoğaltabildiğiniz kadar çoğaltılabilir.

*

Ancaaak…

İktidar partisine gelince;

O;

HDP''yi işine gelince "siyasi terörist", işine gelince "İmralı''ya elçi", işine gelince "Kandil''e arabulucu", işine gelince "Avrupa''daki PKK''lılara postacı", işine gelince "müzakere muhatabı", işine gelince ülkeyi "demokratikleştirme ortağı" tayin edebilir.

İŞine gelince "Gazi Meclis''te yeri olmadığını" savunup, işine gelince "Gazi Meclis"teki temsilcilerinden destek talep edebilir.

Ve…

Ne "Cumhur İttifakı"na "gizli ortak" katmakla suçlanabilir….

Ne, "AKPKK"ya dönüştüğü ileri sürülebilir…

Ne "yerliliğine", ne "milliliğine" halel gelir…

*

"Yaparsa AK Parti yapar" ya…

O misal zahir…

Bu ülkede birileri "siyasi teröristler"le "siyasi işbirliği" yapacaksa, o da ancak AK Parti olabilir!

Muhalefet yaptığında hatta yapmadığı halde yaptığı sanrısı yahut yapma ihtimali bile "suç" olan, AK Parti yaptığında "bütünleştirici" bir anlam yüklemesiyle "marifet" bile kabul edilebilir!

*

İtirazı, eleştiriyi, reddi, mücadeleyi gerektiren bu riyakarlık halidir!