Yarınlar, gençlerle Trabzonspor'un…

Geride bıraktığımız sezonun, yerli ve millilik adına Türk futbolunun ilk sıradaki temsilcisi Trabzonspor'un bu kimliğini daha da pekiştirmek için nüfus kağıdına "TC vatandaşı" yazan gençleri aile çatısı altına toplamayı sürdürmesi gerçekten takdire değerdir.

Yarına, daha fazlasıyla geleceğe yatırım olan bu tercihli transfer sistemi Trabzonspor'a olduğu kadar Türk futboluna da çok şeyler kazandıracak, dahası paraların, ben diyeyim "lejyonere", siz söyleyin "yabancılara" akıtılmasına da "dur" diyecektir. Böylelikle kulüplerin neredeyse tamamı içine düştükleri ekonomik çıkmazdan kurtulmak için gerçek manada adım atmış olacaklar, dıştan gelecek dövize muhtaç Türk ekonomisi de dış ticarette verdiği açığı biraz daha azaltmış olacaktır.

Onun için Ahmet Ağaoğlu başkanlığında, Ünal Karaman teknik direktörlüğünde, akçeli işlere bakan Ertuğrul Doğan'ın başkan yardımcılığında, bu üçlüye destek veren yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Trabzonspor'un geride bıraktığımız 2008-2009 sezonundaki örnek ve takdire değer tercihleri önümüzdeki sezondan başlamak üzere tüm kulüpler tarafından dikkate alınıp, kendilerine yol haritası olarak seçilecektir diye düşünüyorum.

Yusuf Yazıcı, Abdulkadir Ömür, Hüseyin Türkmen, Uğurcan Çakır ve Abdukladir Parmak'ın süper ligdeki birinci sınıf futbolları, söz konusu Trabzonspor olduğunda kadroda yer alma adına tüm yetenekli gençleri iştahlandırmıştır. Çünkü, hepsinin kafasında, "Trabzonspor gençlere şans veren bir takım" imajı iyice yer etmiştir. Onun içindir ki Altınordu'dan Atakan ile Salih, Marsilya'dan Yusuf, Eskişehirspor'dan Fırat Can, Sparta Rotterdam'dan Halil İbrahim, dışarıdan statüsü ile daha şimdiden kadroya dahil olmuşlardır. Ümraniye'den Emircan da gün saymaktadır.

İçeriden ise geçen yıldan kalan Arda ile Murat Cem'in ardından Abdurrahman, Ebrar, Kağan, Koray, Tunahan, Berkay gibi gençlerin hevesleri artmış, gayretleri üst seviyeye çıkmıştır.

Aklıma emanet dilimin ucuna, "görünen köy kılavuz istemez" misali yakın bir gelecekte "tamamı tamamen yerli bir Trabzonspor" ifadesi gelmiyor da değil!

Ancak, futbolda gençlik ve yetenek kadar olmasa da tecrübe denilen gerçeğin katkısının ne kadar büyük olduğu da bilinmektedir. Onun için önümüzdeki sezondan itibaren Süper Lige her haliyle damgasını vuracağı kesin olan Trabzonspor'da, Sosa gibi, Önazi gibi, Novak ve Pererai gibi birkaç yabancı ustanın da gençlere yön gösterme ve örnek olma anlamında katkılarının çok fazla olacağı da bir gerçektir. Hedefi artık daima üst sıralar ve en kısa zamanda çok özlenen şampiyonluğun gelmesi olan Trabzonspor'da bu ustaların tecrübesi ile gençlerin enerji ve yeteneklerinin bir arada olması hedefe varış süresine mutlaka kısaltacaktır.

Ama yeşil çimenler üzerinde sergilenmesi muhtemel bu başarıya, kulübün içinde bulunduğu ve başkan yardımcısı Ertuğrul Doğan'ın; "Geldiğimizden beri her gün 1 milyon TL'den fazla borç, yani görevde kaldığımız 435 günde 450 milyon lira ödedik" beyanına rağmen toplam borcun halâ 1 milyar liranın üzerinde olmasının karamsarlık getirdiğini de belirtmemiz lazım. Görünen o ki, Trabzonspor'da sportif başarı, ekonomik başarıdan daha evvel gelecek gibidir.

 

Yazarın Diğer Yazıları