Yerel seçimlerde kimlere oy vermeliyiz?

Yerel seçimlerde kimlere oy vermeliyiz?

Şehirlerindeki sığınmacılarla ilgili devlet ve milletin geleceği adına kaygı taşıyan, görüşleri bilinen ve tedbir önerenlere…

***

Daha önce kamu görevi yapmışsa, bu görev süresince kendisinin, yakınlarının ve çalışma arkadaşlarının mal varlığında kayda değer artış olmayanlara…

***

Kul ve yetim hakkını kürsülerden vicdanlarına indirebilenlere, adaletle hükmedeceği konusunda şüphe taşımayanlara, dili başka eli başka olmayanlara… Malî anlamda şeffaflığı tam hâkim kılacaklara, ihalelerde davetiye usulünü hayati ihtiyaçlar dışında ortadan kaldıracaklara…

***

İşe eleman alırken veya işten eleman çıkarırken, akrabaya, hemşeriye, partiliye, avantaya değil, sadece liyakate ve ihtiyaca önem vereceklere… Personelin rızkıyla oynamayacaklara… Asla ve asla -gizli veya açık- bankamatik çalıştırmayacaklara… PKK ve onun siyasî uzantılarına prim vermeyeceklere…

***

Belediye imkânlarını sadece halka hizmette kullanıp, siyasetin finansmanına kurban etmeyeceklere… Belediyeyi gözü dönmüş particilerin para kazanma üssüne çevirtmeyecek kararlı insanlara… Rahat görev yapmak ve daha fazla dokunulmaz alan oluşturmak için belediyenin, daha doğrusu halkın imkânlarını hiçbir başka kurumun emrine rüşvet kabilinden vermeyeceklere…

***

Belediyeyi herhangi bir partinin, cemaatin, tarikatın ve organizasyonun kıskacında değil, sadece şehrin ortak aklının etki alanında tutacak olanlara…

***

Seçilene kadar adaleti dilinden düşürmeyip seçildikten sonra ayrımcılık yapmayacaklara… Hizmet götürürken oy vermeyi kriter saymayacaklara… Şehrin şaibeli rant baronlarıyla ve siyaset kurnazı aracılarla iş birliğine girişmeyeceklere…

***

Belediyede geçecek 5 yılı değil, şehrin gelecek 100 yılını düşünenlere, projesi olanlara ve bu projeleri hayata geçirebilecek sicil ve inandırıcılığa sahip olanlara…

***

Belediyeyi siyasete paravan yapacaklara değil, belediyeyi yüzü yere düşürmeden nasıl 5 yıl taşırım diyenlere, emanet kültürünü namus bilenlere…

***

Yönetim kadrosunu, evet efendimcilerden, makamını korumak için sessiz kalacak olanlardan, risk almayan ve hiçbir şey üretmeyen, liyakatsiz partici, hemşeri, akraba veya yandaşlardan değil, kamu adına gerektiğinde itiraz edebilecek olanlardan, haksızlık gördüğünde sesini yükseltebileceklerden oluşturacaklara…

***

Görev süresi bittiğinde yastığa koyduğu başı ile vicdanı arasında çatışma yaşamayacaklara, arkada ‘namuslu, dürüst ve çalışkandı’ dedirtecek isim bırakacaklara, güce değil halkın iradesine ve ahlâka yaslanacaklara, kendinden emin olduğu için hiçbir beşeri güçten korkmayacaklara, ‘arkamdan acaba ne çıkar’ gibi tedirginlik taşımayacaklara…

***

Çokça edebiyatı yapılan ‘kul hakkı’, ‘partili kul hakkı, ‘yandaş/paydaş kul hakkı’, ‘akraba kul hakkı’ değildir… Partisi ne olursa olsun, işte bu gerçeği hakkıyla bileceklere…

Yazarın Diğer Yazıları