The Economist’in “Dünyanın en kötü merkez bankası başkanı” diye isim taktığı, Lübnan'ın 1993'ten beri Merkez Bankası Başkanlığı görevini yürüten 73 yaşındaki Riyad Selame'nin görev süresi sona erdi.
Başbakan Necip Mikati, Merkez Bankasının başında bulunan 73 yaşındaki Selame'nin görev süresinin dolması nedeniyle yeni atama yapmak için Bakanlar Kurulunu toplantıya çağırdı. Bakanlar Kurulu da yeterli sayıda bakanın toplantıya katılmaması nedeniyle yurt dışında kırmızı bültenle aranan Merkez Bankası Başkanı Riyad Selame'nin yerine yeni atama yapamadı.
Riyad Selame'nin görevini yardımcılarından Vesim Mansuri geçici olarak devraldı. Mansuri, Selame'nin görev süresinin bugün itibarıyla sona ermesi ve görevi geçici olarak teslim almasına ilişkin Merkez Bankası binasında basın toplantısı düzenledi.
"FONLAR ENİNDE SONUNDA TÜKENECEK"
Düzenlenen basın toplantısında "Bir yol ayrımındayız." diyen Mansuri "Başka çare yok, önceki politikaya devam edersek... Merkez Bankası'ndaki fonlar eninde sonunda tükenecek." dedi.
Lübnan Merkez Bankası Başkanı Selame hakkında ilk olarak, Ocak 2021'de İsviçre'deki adli merciler tarafından "zimmete para geçirme, kara para aklama ve yolsuzluk" gibi suçlamalarla dava açılmıştı.
İsviçre Başsavcılığı, Selame'nin kardeşi Raca Selame'ye ait Forry Şirketi'nin, Lübnan Merkez Bankası'na ait Eurobond ve hazine bonoları satışından 2002'den 2014'e kadar 326 milyon dolar ücret ve komisyon aldığını bildirmişti. Lübnan Başsavcılığı ise Nisan 2021'de İsviçre'nin soruşturma talebi için Lübnan'dan yardım istemesi üzerine Selame hakkında dava açmıştı.
HAKKINDA INTERPOL BİLDİRİMLERİ YAYINLANDI
Fransa, Almanya ve Lüksemburg, Selame ve ortaklarını yasa dışı zenginleşme ve 330 milyon doların aklanması da dahil olmak üzere sayısız mali suçla ilgili olarak soruşturuyor. Paris ve Berlin , Mayıs ayında Merkez Bankası Başkanına Interpol bildirimleri yayınladı.
Selame defalarca iddiaları reddetti ve servetinin Merrill Lynch'te bir yatırım bankacısı olarak önceki işinden, miras kalan mülklerinden ve yatırımlarından geldiğinde ısrar etti. Soruşturmayı eleştirdi ve bunun kendisini günah keçisi ilan etmeye yönelik bir medya ve siyasî kampanyanın parçası olduğunu söyledi.
