Uzun yıllardır edindiğim deneyimlerimle işimi kanunların emrettiği sınırlar içinde yapmak ve kaliteli bir turizm hizmeti sağlamak amacı ile üç yıl önce başladığım seyahat acenteciliği faaliyetlerime Ağustos ayı itibari ile son vermek zorunda kaldım. Başlangıçta tahmin etmediğim kadar zorluklarla ve kayıt dışılıkla uğraşmaktan sinir katsayım aşırı derecede yükselirken, görevini hakkı ile yapmayan kurumlar yüzünden, sektörde seyahat acenteciliği yapmanın “Donkişotluktan” başka bir anlam ifade etmediğini çok geç anladım.
Maddi ve manevi anlamda kayıplar yaşamama neden olan bu süreçte, görevini yapmayan tüm yetkilileri Allah’a havale etmekten başka bir söz bulamıyorum. Herkesin her konuda uzman kesildiği ülkemizde, günlük yaşama dair kimsenin taşın altına elini koymadığını gözlemliyoruz. Kanunlar sadece “kayıtlı ticaret yapmaya çalışanları bağlarken” kayıt dışılık yapılmayan denetimlerle, göz yummalarla adeta ödüllendirilirken işini hakkı ile yapmaya çalışanlar adeta cezalandırılıyor. Kısacası “kayıtlı ticaret yapanlar kümesteki tavuk muamelesi” görüyorlar.
Sadece turizm sektöründe değil, bütün sektörlerde kayıt dışılık uygulamalardaki eksiklik ve görevini yapmayan bürokrasi yüzünden her geçen gün biraz daha büyüyor. Bu gidişle ve mantıkla ülkemizde vergi veren şirketlerin sayısının sürekli azalacağını görmek için kahin olmaya gerek yok. Eğer gerçek anlamda kayıtlı bir ticaret ve ekonomik alan oluşturulabilmiş olsa idi, petrol ve tekel ürünlerinin fiyatları bu oranda astronomik şekilde sürekli artmazdı. Seyahat acenteciliği faaliyetlerime son vermemde katkısı olan başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, TÜRSAB, Ulaştırma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Liman Başkanlıkları ve Belediyelere bir kez daha başarılarından ötürü teşekkür ediyorum.
Bgüne kadar yazdığım turizm sektörü ile ilgili yazılarımda sürekli sektörün eksikliklerini dile getirerek düzeltilmesi için çaba gösterdim, bazı eksikliklerin giderildiğini görünce de mutlu oldum. Fakat kanunların, uygulamada yok hükmünde sayılıp mülki amirler tarafından yayınlanan genelgelerle turizm sektörüne yön verildiğini görünce, ülkemizde kanunlara güvenerek ticaret yapmanın mümkün olmadığını anladım. Çünkü kanunların emrettiğinin aksine, genelgeler daha etkin şekilde ticaret hayatımıza yön vermeye başladı.
Her şey de bir hayır vardır deyip durumu kabullenmenin yanı sıra, turizm politikasızlığının bundan sonraki süreçte sektörü daha da darboğaza sürükleyeceğinden emin olabilirsiniz. Seyahat acenteciliği yapanların Allah yar ve yardımcısı olsun, çünkü Allah’tan başka onlara yardımcı olacak hiçbir kurum gerçek anlamda artık yok. Herkesin her istediğini yapabildiği bir sektörden verim beklemek ve o sektöre umut bağlamakta büyük bir hayalden ibaret. Hayatını bu vatan uğruna feda eden tüm Şehitlerimizin saygı ile önlerinde eğilirken, tüm ailelerine başsağlığı diliyorum.
Mekanları Cennet Olsun