Büyükekşi'nin büyük kumpasını açıkladı. Beleşçi gazetecilere ibret olsun

Milli maç nedeniyle arada kaynadı gitti.
Oysa unutulmaması gerek.
Federasyonda dönen Bizans oyunlarının ve kumpasların en çarpıcı kanıtı bu.
Özellikle beleşçi gazetecilerin bir okuyup, 10 düşünmesi gereken bir olay.
Hatırlatalım.

Mehmet Büyükekşi başkanlığındaki Futbol Federasyonu'nun Almanya'ya götürdüğü 41 beleşçi gazeteciden biriydi Anadolu Ajansı Spor Direktörü Ersin Şiyhan.
Anadolu Ajansı'nın bizlerin vergisiyle oluşan dev gibi bir bütçesi varken, neden federasyonun avantasını kullandığını kimse sorgulamadı.
Neyse.
Ersin Şiyhan UEFA'nın Merih Demiral'a 2 maç ceza verdiği gün Almanya'dan gece yarısı Ankara'ya bir haber geçti.
Haber Türkiye Futbol Federasyonu Onursal Başkanı Şenes Erzik’in “Ben olsaydım, Melih Demiral’a o cezayı verdirtmezdim. Soruşturma ve verilen ceza sürecinde UEFA Yönetim Kurulu Üyesi Servet Yardımcı nasıl bir tutum içinde olmuştur da bu skandal kararın çıkmasına engel olamamıştır" sözleriydi.
Bu sözler federasyondan çok direkt önümüzdeki seçimlerinde federasyon başkanlığına adaylığını koyan Servet Yardımcı'yı hedef alıyordu.
Kısa sürede tüm medyaya yayıldı, sonra birden Anadolu Ajansı tarafından servisten çekildi.
Ardından haberi yapan Anadolu Ajansı Spor Direktörü Ersin Şiyhan görevden alındı ve acil Türkiye'ye geri çağrıldı.
Olay bir garipti.
Merih'e verilen ceza sonrası federasyon ve iktidar UEFA'yı ağır şekilde eleştirirken, iktidarın yayın organı olan Anadolu Ajansı'nın böyle eleştirel bir haber yapması olacak iş değildi.
Gerçi Şenes Erzik, "ben hiçbir gazeteciye böyle bir açıklama yapmadım" demişti ama "hiç kimseye yapmadım" dememişti.
Ersin Şiyhan durup dururken başını belaya sokacak böyle bir yalan haber geçmeyeceğine göre, belli ki birileri tarafından kendisine servis edilmişti.
Peki kimdi bu birileri?

Spor Yazarı Tahir Kum ertesi gün müthiş bir iddiada bulundu ve bu işin arkasında Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin olduğunu söyledi.
Tahir Kum, Büyükekşi'nin Şenes Erzik ile yaptığı sohbeti kendisine sormadan Anadolu Ajansı'na servis ettirdiğini açıkladı.
Amaç federasyon seçimlerinde kendisine rakip olan yardımcısı Servet Yardımcı'nın önünü kesmekti.
UEFA'nın Merih'e ceza için toplandığı gün milli takımı bırakıp İstanbul'da Galataport'ta seçim çalışması yapan Büyükekşi'yi kimse yazmaz, rakibi Servet Yardımcı'yı hedef alırdı.
Böylece Yardımcı toplumun gözünde suçlu bulunur, iktidar desteğini yitirir, ve Büyükekşi'nin önü açılırdı.

Tahir Kum'un bu açıklamaları 3 gündür yalanlanmıyor.
Kumpası görüyor musunuz?
Koltuk uğruna yapılan kirli oyunların en iğrençlerinden biridir bu.
Lafa geldi mi ahlaktan, etikten gazel okuyanların ama görevde kalmak için her yolu mübah görenlerin kirli zihniyettir bu.
Olan bir gazeteciye oldu.
Resmen kumpasa geldi.
Onun başına gelenler diğer beleşçi tüm gazetecilere ibret olsun.
Ya sadece önünüze servis edilenleri yazarak son kullanma tarihinizi bekleyeceksiniz.
Ya da namusunuzla onurunuzla gazetecilik yapacaksınız.
George Orwell'ın o meşhur sözünü biraz açalım.

Gazetecilik birilerinin yayınlanmasını istediği haberleri yazmak değildir. O halkla ilişkilerdir. Asıl gazetecilicik birilerinin yayınlanmasını istemediğini yazmaktır.
Önemli olan hangisi olacağınıza karar vermek. Mesele bu kadar basit.

Yazarın Diğer Yazıları