Kuruluşundan bu yana CHP’de anlaşmazlıklar, tartışmalar, kavgalar, krizler hiç bitmedi.
Partiyi 102 yıldır ya iktidarda ya ana muhalefette tutan sihir belki de bu dinamik yapıda saklı.
...
Tarihsel sırayla CHP’deki kimi önemli krizlere bakalım:
Bir:
CHP’de ilk büyük kriz Cumhurbaşkanı Atatürk ile Başbakan İsmet İnönü arasında yaşandı.
Yıl 1937’ydi.
Atatürk, hükümetin liberal ekonomik politikaya geçmesinin zamanının geldiğine inanıyordu. İnönü ise devletçi ekonomik politikanın sürdürülmesinden yanaydı.
İktidarın iki önemli ismi arasındaki görüş ayrılıkları bununla sınırlı değildi.
Atatürk, Hatay’ın topraklarımıza bir an önce katılmasını istiyordu. İnönü ise acele etmenin sakıncalı olabileceğini ifade ederek sorunun çözümünün zamana yayılması gerektiğini savunuyordu.
Bu ciddi görüş ayrılıkları İnönü’nün 20 Eylül 1937’de başbakanlık görevinden istifasıyla sonuçlandı.
...
İki:
CHP’de ikinci büyük kriz İsmet İnönü’nün Cumhurbaşkanlığı döneminde 1945 yılında yaşandı.
Türkiye, İkinci Dünya Savaşı’na girmemişti ama halk savaşın yansıması ekonomik sıkıntıları derinden hissetmiş, yoksulluk had safhaya ulaşmış, ekmek satışı bile karneye bağlanmıştı.
Bu durum başta Adnan Menderes ve Celal Bayar olmak üzere CHP’nin bazı milletvekillerinin yoğun tepkisine yol açtı. O kadar ki iktidarın Meclis’e getirdiği kanunlara ve bütçeye hayır oyu verdiler.
CHP yönetimi başlayan isyanı önleyebilmek için Adnan Menderes ve Fuad Köprülü’yü partiden ihraç etti.
İhraç kararının ardından Celal Bayar ve diğer parti içi muhalifler de CHP’den ayrıldılar.
Partilerinden ihraç edilen ya da ayrılan milletvekilleri 1946’da Demokrat Parti’yi (DP) kurdu.
DP girdiği ilk seçimde değil ama 1950’deki seçimde tek başına iktidar olmayı başardı, Celal Bayar Cumhurbaşkanlığı, Adnan Menderes Başbakanlık koltuğuna oturdu.
...
Üç:
CHP’de üçüncü büyük kriz 12 Mart 1971 askeri darbesinin ardından yaşandı.
CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün darbecilerin kurduğu hükümete üye vermesi partinin genel sekreteri Bülent Ecevit’le arasının açılmasına yol açtı.
Parti içi tartışmalar 1972’de yapılan kurultayda Ecevit ve onu destekleyenlerin Parti Meclisi’nde çoğunluğu sağlamasıyla yeni bir boyut kazandı.
Bunun üzerine İsmet İnönü hem genel başkanlıktan hem CHP’den istifa etti.
İnönü’yle birlikte çok sayıda milletvekili de partiyle yollarını ayırdı.
Partinin dümenine Bülent Ecevit geçti.
...
Dört:
CHP’de dördüncü büyük kriz 12 Eylül 1980 darbesinin ardından oldu.
Darbeciler diğer siyasi partilerin yanı sıra CHP’yi de kapatmış, başta partinin genel başkanı Bülent Ecevit olmak üzere çok sayıda isme siyaset yasağı getirmişti.
Ecevit’in yasağı normal siyasi hayata geçilen 1983’den yıllar sonra ancak 1987’de kaldırıldı.
Darbe sonrasında CHP’lilerin önce Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) ve Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) çatısı altında, CHP tekrar açılınca da bu partide izlediği politikalara mesafeli olan Ecevit siyasi yolculuğuna eşinin kurduğu DSP’de devam etti.
...
Son günlerde CHP’de 13 yıl genel başkanlık yapmış Kemal Kılıçdaroğlu ile onu son kurultayda yenip koltuğunu alan Özgür Özel arasında da ciddi bir kriz yaşanıyor.
Siyasi gündemin birinci maddesi olduğu, kamuoyunca yakından izlendiği için bu krizin ayrıntılarına girmeyeceğim.
Bakalım partinin ağır toplarını karşı karşıya getiren bu kriz nereye varacak, istifalara, ihraçlara, kopmalara yol açacak mı?
...
Son olarak şunu belirteyim:
CHP’nin içinden şimdiye kadar çok sayıda parti çıktı.
Bunlar sadece yukarıda bahsettiğim DP, SHP, SODEP ve DSP ile sınırlı değil.
Güven Partisi, Yeni Parti, Halkın Yükselişi Partisi, Anadolu Partisi, Türkiye Değişim Partisi ve Memleket Partisi de CHP’den kopanların kurduğu partiler arasında yer aldı.