Dillere destan Anayasa Komisyonu’nun muhteşem çöküşünden başlayalım, geri geri gidelim.
Mısır’da Mursi’yi, Hakan Fidan vasıtasıyla isyana teşvik ettiler; birçok insan öldükten sonra karşı devrim çöktü.
Suriye’de Şam’a girip namaz kılacaklardı; çöktü. Namazı Esad kıldı. Üstelik korkulandan daha fazla Müslüman öldükten sonra. el-Kaide’nin merkezde olduğu muhalifler Şam devleti kuracaklardı; şambaba devleti bile kuramadılar, sınırlarımızı parça parça ettiler. Cihada giden  Türk gençleri de el-Kaide’nin elinde ziyan oldu. Bir muhteşem çöküş daha.
Irak merkezi hükümetini beğenmeyiz deyip doğrudan Erbil’e gitmeye kalktılar; içeri alınmadılar. Bir Türk diplomatının başına gelen ilk hakaretti bu.
PYD’li Salih Müslim’i Esad’dan ayırmak için defalarca Ankara’ya çağırdılar. Kim bilir nasıl ağırladılar. Sonra Salih Müslim’in Esad yanlısı laflarına kendileri de şaştılar.

***

Adlarını birbirine karıştırdığım süreçlerden birinde, halkı isyan ettirmek için akil adamlar topladılar; halk onları bayraklarla kovaladı ve çöktüler.
Sporcularla uğraşıp onları çökertmeye kalkıştılar, sporcuların hepsi Gezi’ci oldu.
Daha dün, genel af çıkacak anlamında müjdeler verdi, ertesi gün böyle bir şey söylemediğini iddia etti. Çöktü.
Başkanlık sistemi, federasyon amaçlayan uzlaşamama komisyonu çöktü. Cindoruk geçmiş olsun dedi. Ben de ilk okuyuşta Cindoruk hastalandı zannettim. Bu arada o kadar komisyon heveslisi görülen muhalefete ne oluyor. MHP’lisiyle CHP’lisiyle toplanıp ağıt yaktılar.

***

En sıkı muhalefeti Meclis dışındaki muhalefet, yani halk yapıyor. Bir yerde bir bozukluk gördü mü bayrakları eline alıp, milyonlarcası yürüyor.
Bütün yukarıda saydığım çöküntüler, halkın cesurca baş kaldırmasıyla mümkün oldu.
Şimdi de Kahramanmaraş, Ankara, İzmir, Adana’da İP, TGB başkanlığında Atatürkçü Düşünce Derneği’nin katılımıyla yürüdüler; adı  “Vatan Eylemi.” Milli güçler bayraklarla yürümeye başladı. Siz seyreyleyin gümbürtüyü. Kürdistan işinin çökü çöküvermesi başlamış demektir.