İlk olarak, 2018 genel seçimleri öncesi seçim sonuçlarına dair ihtimalleri değerlendirdiğim 17 Haziran 2018 tarihli yazımda Cumhurbaşkanı Erdoğan henüz ikinci kez Cumhurbaşkanı seçilmemişken, aynen şöyle yazmıştım:

"''Cumhurbaşkanı olarak seçimlerin yenilenmesini talep etmesi halinde'' yeniden seçilemeyeceğini; ancak ''Meclis''in talep etmesi halinde'' üçüncü dönem Cumhurbaşkanlığı yapabileceğini söyleyebiliriz…

Halihazırda Cumhurbaşkanı için istisna teşkil eden bir düzenleme yapılmadığından ilgili hüküm Erdoğan için de geçerli. Dolayısıyla … Erdoğan''ın seçimin yenilenmesini talep etmesi halinde kendini saf dışı bırakmayı göze alması gerekir…"

Muhalefetin bu meselenin üzerine gitmesi ve siyasi hırslarla anayasanın ihlaline göz yummaması gerektiğini, adil bir seçim yarışı için baştan sona her şeyin hukuka uygun olarak sürmesi gerektiğini, muhalefetin elindeki tek aracın da hukuk olduğunu defalarca -yılmadan- yazdım.

Sonunda muhalefetten duymak istediğim cümleyi, son yaptıkları açıklamada okuduk:

"Anayasa ve kanunda hiçbir tereddüde yer vermeyecek kadar açık bir şekilde düzenlenmiş hükümler uyarınca, TBMM yenileme kararı almadığı müddetçe, Sayın Erdoğan''ın 14 Mayıs''ta yapılacak olan seçimlerde bir kez daha aday olması mümkün değildir."

Aday olabilir diyenler ne diyor?

Bugüne kadar defalarca mevcut cumhurbaşkanının tekrardan aday olamayacağını yazdığım için bu defa ''aday olabilir'' iddiasının neden yanlış olduğunu anlatmaya çalışacağım.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın önümüzdeki seçimlerde de aday olabileceğini şöyle ifade ediyor:

"Şu anda yapılacak seçim ikinci seçimdir. Cumhurbaşkanımız, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ikinci cumhurbaşkanı olarak adaydır ve ikinci adaylığıdır. Herhangi bir anayasal engel yoktur. Kaldı ki bunun yorumunu yapanlar, yürürlük maddesine baktığında, Anayasa''nın 75, 77 ve cumhurbaşkanı seçimine ilişkin 101. maddesinin, çok net bir şekilde 2018''de yapılan Cumhurbaşkanı ve Parlamento seçimiyle yürürlüğe girdiğini ifade ediyor.

Dolayısıyla 101. maddenin ilk uygulaması, Anayasa''ya göre de 2018''de oldu, ikinci uygulaması 2023''te olacaktır. Yani hukuk bunu söylüyor. Ama kendilerine göre hukuk oluşturmaya çalışanlar iddia ediyor. Bizimki iddia değil, hukukun söylediği ifadedir."

Öncelikle şunu söyleyelim, 2014''te de bugün de geçerli olan anayasamız 1982 Anayasası''dır. 2017 yılında, Anayasa''daki bazı hükümler tıpkı 2004 veya 2010''daki gibi değişikliğe uğramıştır ancak Anayasa hâlâ aynı anayasadır. Dolayısıyla değişikliğe uğramamış olan hükümler geçerliliğini sürdürür.

Anayasa''nın 101. maddesinin 2. fıkrası 2017 değişikliği öncesi ve sonrasında tamamen aynı ifadelerle aynen şu şekildedir:

"Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir."

2007 yılında Anayasaya eklenen bu hüküm, 2017 değişikliğinde bir nokta dahi eklenmeden veya çıkarılmadan, özetle hiçbir değişikliğe uğramadan korunmuştur.

Gelelim Bozdağ''ın söylediği yürürlük maddesine…

Anayasa değişikliği getiren kanunun yürürlük maddesi uyarınca, "75, 77, 101 ve 102''nci maddelerinde yapılan değişiklikler, birlikte yapılacak ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin takvimin başladığı tarihte… yürürlüğe girer".

Söz konusu madde 101. maddede yapılan değişikliklerin yürürlüğüne dair olup, değişikliğe uğramayan kısımlarının aynen yürürlüğünü koruduğu maddenin lafzından anlaşılmaktadır.

Hukuk bunu söylemektedir.

Dilimizde tüy bitse de aynı şeyi söyleyeceğiz…

Erdoğan''ın yeniden adaylığının hukuken mümkün olduğunu ileri sürmek, siyasi kaygılarla ortaya atılan mesnetsiz bir iddiadır.