Eğer anayasa değişikliği yapılacaksa…

Yeni anayasa gündemi gün geçtikçe ısınırken, bu konuya dair endişelerimin ve bu endişelerin kalkması için anayasa öncesinde yapılması gereken iki meseleye değinmek istiyorum.

İlk olarak samimi olunduğu kanıtlanmalı

Malumunuz son yıllarda, gittikçe örnekleri artan, yargı kararlarını uygulamama eğilimi mevcut.

Gerek hükûmetin gerekse alt mahkemelerin üst mahkemelerin kararlarına karşı gelmesi, bu kararları uygulamaması, anayasadan kaynaklı bir sorun değil.

Anayasa oldukça açık bir şekilde Anayasa Mahkemesi kararlarının Meclisi, Cumhurbaşkanını ve bakanları, yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağladığını söylüyor. (AY m.153/son)

Anayasa, Anayasa hükümlerinin de aynı şekilde bağlayıcı olduğunu söylüyor. (AY m.11/1)

Ancak Cumhurbaşkanı, Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı duymadığını açıklıyor. Henüz iki ay önce AYM kararlarını hazmedemediğini söylüyor. Yargıtay, Cumhurbaşkanı’nın bu açıklamalarından da güç alarak Anayasa Mahkemesi kararlarına direnç gösteriyor.

Yeni anayasadan önce, bu çarpıklığın ve anayasa ihlalinin giderilmesi, bu kapsamda mahkeme kararlarının uygulanması gerekiyor.

İlk uzlaşılması gereken: Bağımsız yargı

Son yazıda bahsettiğim Özel-Erdoğan görüşmesinde, Özel’in, Erdoğan’a Osman Kavala, Can Atalay ve arkadaşlarının serbest bırakılmaları hususunu dile getirdiği söyleniyor.

Haklı bir talep ancak bunun Cumhurbaşkanından talep ediliyor olması dahi yargıdaki problemin ne kadar büyük olduğunu göstermek için yeterli.

Anayasa Mahkemesi’nin ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği kararın uygulanması için Cumhurbaşkanıyla muhatap olunması, böyle bir ortamda yapılacak anayasa değişikliği için başta bağımsız bir yargının teminat altına alınması gerektiğini gösteriyor.

Aksi hâlde, yapılacak Anayasa, sorunları şu anki durumdan çok daha büyük bir hâle getirecek kadar sınırsız ve denetimsiz bir yürütme ortaya koyabilir.

Eğer muhalefet, Anayasa görüşmesi için evet diyecekse, öncelikle yargıya dair temel kriterlerin sınırını çizmeli, iktidarı henüz Anayasa yazım sürecinde bu sınırlar içerisine almalıdır.

Yazarın Diğer Yazıları