Doğru Parti'den suç duyurusu: Erdoğan anayasayı ihlal suçu işledi

Doğru Parti'den suç duyurusu: Erdoğan anayasayı ihlal suçu işledi
Doğru Parti Genel Başkanı Rıfat Serdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mal bildiriminde gerçeğe aykırı beyanda bulunma ve Anayasayı ihlalden hakkında dava açılması için Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundu.

 Yeniçağ/Ankara- Emre Yılmaz

Doğru Parti Genel Başkanı Rıfat Serdaroğlu, şikayet dilekçesinde “Recep Tayyip Erdoğan, mal bildiriminde tüm malvarlığının Türkiye’de olduğunu belirterek gerçeğe aykırı mal beyanında bulunma suçunu ve FETÖ silahlı örgütüne yardım etmiş olması nedeniyle Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen “Anayasayı İhlal” suçunu işlemiştir” dedi.

Serdaroğlu’nu suç duyurusunda şu iddialara yer verdi:

“Recep Tayyip Erdoğan halihazırda Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanıdır. Bilindiği üzere 3628 Sayılı “Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Yasası”nın hükümleri uyarınca seçimle iş başına gelen kamu görevlileri ve siyasi parti genel başkanları mal bildiriminde bulunmak zorundadır. Bu bağlamda Recep Tayyip Erdoğan gerek Cumhurbaşkanlığı sıfatı, gerekse siyasi parti başkanlığı sıfatı nedeniyle mal bildiriminde bulunmakla yükümlüdür. Nitekim Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mal bildirimi, Yüksek Seçim Kurulu’nun 24 Haziran günü gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçiminin kesin sonuçlarına dair kararını vermesiyle, Resmi Gazete''nin 05.07.2018 tarihli mükerrer sayısında yayınlanmıştır. Söz konusu mal bildiriminde Recep Tayyip Erdoğan’ın bütün malvarlığının yurtiçinde olduğu belirtilmiştir. Buna karşın bilindiği üzere ABD Temsilciler Meclisi’nin aldığı kararla Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye dışındaki mal-para ve yatırımlarının tespit edilmesine karar verilmiştir. Bu konuda ABD basınında birçok makale yayımlanmış olduğu gibi Wikileaks ve Avrupa Sınır Tanımayan Gazeteciler Birliği belgelerinde de Recep Tayyip Erdoğan’ın yurtdışındaki malvarlığı hakkında birçok bilgi yer almıştır. Bu nedenle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 3628 sayılı Kanun’un m.12 hükmünde düzenlenen gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunmak suçunu işlediği ortada olup ilgili suçun soruşturulması ve kovuşturulması için gerekli işlemlerin yapılması gerekmektedir.

Bunlara ek olarak bilindiği üzere Fetullahçı Terör Örgütü(FETÖ), devletin kurumları içine sızarak Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasal düzenini yıkmayı amaçlayan silahlı bir terör örgütüdür. FETÖ’nün terör örgütü olarak tanımlandığı birçok Yargıtay kararı mevcut olup Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 24.04.2017 tarihli kararında söz konusu örgütün yapısı ve amaçları oldukça detaylı şekilde açıklanmıştır. FETÖ’nün yaklaşık 1970’lerden itibaren devletin belirli kurumlarına sızma amacıyla faaliyet gösterdiği düşünülmektedir. Bununla birlikte şu an Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlık görevini yürüttüğü 2003-2014 yıllarında FETÖ’nün devletin birçok önemli noktasına sızdığı ve büyüme hedeflerini oldukça kolay ve hızlı şekilde gerçekleştirdiği bilinmektedir. Nitekim Recep Tayyip Erdoğan da katılmış olduğu bir televizyon programında “FETÖ’nün bizim zamanımızda büyüdüğü iddiasını ben reddetmem” şeklinde bir beyanda bulunmuştur. Buna ek olarak Ak Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal da bir röportajında FETÖ ile ilk ayrışmanın 2010 yılında olduğunu belirterek hükümet ile FETÖ arasındaki bağı kabul etmiştir.

Gerek ulusal gerekse uluslararası basında Recep Tayyip Erdoğan’ın bir dönem FETÖ isimli terör örgütüyle birlikte hareket ettiğine dair birçok beyan ve haber bulunmaktadır. FETÖ, Türkiye Cumhuriyeti’nin bütünlüğünü ve Anayasal düzenini yıkma amaçlı bir terör örgütü olduğundan örgütün Anayasal düzeni yıkma amacına yardım eden Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk Ceza Kanunu’nun 309.maddesinde düzenlenen “Anayasayı İhlal” suçuna iştirakle yargılanması gerekmektedir.

Sonuç olarak Recep Tayyip Erdoğan, mal bildiriminde tüm malvarlığının Türkiye’de olduğunu belirterek 3628 sayılı Kanun’un 12.maddesinde düzenlenen gerçeğe aykırı mal beyanında bulunma suçunu ve FETÖ silahlı örgütüne yardım etmiş olduğundan Türk Ceza Kanunu m.309’da düzenlenen “Anayasayı İhlal” suçunu işlemiştir. Bu nedenle savcılığınızca, şüpheli hakkında yürütülmesi gereken soruşturma ve kovuşturma işlemlerine başlanması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ihbarda bulunulması gereklidir”