Duygu Delen davasında hayret edilen karara başsavcılıktan itiraz

Duygu Delen davasında hayret edilen karara başsavcılıktan itiraz
Gaziantep'te, 17 yaşındaki Duygu Delen’in şüpheli ölümüne ilişkin tutuklanan Mehmet Kaplan, 'ev hapsi şartıyla' tahliye edildi. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Kaplan'ın tahliyesine yönelik karara itiraz etti.

Duygu Delen davasında hayret edilen karara başsavcılıktan itiraz. İki rapor birbiriyle çelişen iki sonuç

Gaziantep’te Batıkent Mahallesi''nde, 13 Ağustos 2020 tarihinde meydana gelen olayda Duygu Delen, 5 katlı apartmanın 4''üncü katındaki Mehmet Kaplan''ın evinin balkonundan şüpheli şekilde düşerek hayatını kaybetti. Mehmet Kaplan, tartıştığı genç kızın intihar ettiğini iddia ederken, Duygu Delen''in cinayete kurban gittiğinin gündeme gelmesi üzerine soruşturma başlatıldı. Olayın ardından gözaltına alınan Mehmet Kaplan, ''kasten öldürme'', ''cinsel istismar'', ''yağma'' ve ''hakaret'' suçlamasıyla tutuklandı ve hakkında, ''ağırlaştırılmış müebbet'' ve 32 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

7''nci Ağır Ceza Mahkemesi''ndeki davanın 4''üncü duruşmasında tutuklu sanık Mehmet Kaplan ilk kez mahkemeye getirildi. Bilirkişi raporu hazırlayan adli tıp uzmanlarından Prof. Dr. Hakan Kar, Mersin 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nden SEGBİS yöntemiyle duruşmaya katıldı. Sanık avukatlarının talebi üzerine hazırlanan raporda yer alan bilirkişi heyetindeki Murat Akbaba, Nadir Arıcan, Alpaslan Can, Çağlar Özdemir ve müdahil avukatlarla Duygu Delen''in babası Bülent Delen salonda hazır bulundu.

DUYGU’NUN BİLİNCİ AÇIK MIYDI?

Bilirkişi raporunu hazırlayan İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nadir Arıcan, Duygu’nun düşerken gösterdiği enerji ve refleks dolayısıyla bilincinin açık olduğuna kanaat getirdiklerini ifade etti. Duygu’nun vücudunda hayatını kaybetmesine sebep olan yaralanmaların düşmeye bağlı olduğunu söyleyen Arıcan, mahkeme başkanının ''olay esnasında Duygu, ruhen ve bedenen kendisini Mehmet Kaplan’a karşı savunabilir mi?'' şeklindeki sorusuna ‘evet, savunabilir’ diye yanıt verdi.

KEMERLE DÖVÜLÜP, SÜRÜKLENDİ İDDİASI

Nadir Arıcan, Duygu’nun bilinç açıklığı ve balkondaki durumu itibari ile karşı koyma imkanı ve tespiti ile ilgili buna net bir şey söylemenin mümkün olamayacağını belirterek, bulguların karşı koyma gücüne sahip olduğunu gösterdiğini söyledi.

Duygu’nun vücudundaki ray şeklindeki ekimozların darp sonucu değil, düşmeye bağlı olduğunu kaydeden Arıcan, "Kemer gibi bir cisim olduğu zaman birbirine paralel olarak görülür ancak ölçüler arasında böyle bir uyum yok. Sağ kolundaki ekimozların birbirine paralel şeklinde ve aynı ölçüde ilerlediği görülmektedir. Dolayısıyla bizim klasik olarak bildiğimiz ray şeklindeki ekimoz dışında yüksekten düşmeye bağlı kinetik enerjiyle oluşmuş kemiğin alttan baskısı sonucu oluşmuş yaralanmalardır" ifadelerini kullandı.

‘ELİNİN AÇIK OLMASI BİLİNCİNİN AÇIK OLDUĞUNU GÖSTERMEZ’

İlk raporu hazırlayan Adli Tıp Uzmanı ve Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Kar ise soruşturma aşamasındaki verdiği raporun o aşamada mevcut delillerle hazırlandığını ifade etti.

Kar, Duygu Delen’in düşme esnasında ellerin refleks hareketi gösterdiğine katılmadığını ve elin yere temas dahi etmediğini belirtti. Duygu Delen’in düşme saatiyle kalbinin durma süresi arasında 45 dakika olduğunu, bu sebeple de ekimozların hangisinin düşmeden önce, hangisinin düştükten sonra olduğu konusunda net bir ayrım yapmanın söz konusu olamayacağını anlatan Hakan Kar, şunları söyledi:

 "Bilincinin açık olup olmadığı konusunda dosyaya sunulan görüşler arasında çelişki bulunmaktadır. Bu konuda adli tıptan rapor alınmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Kemer sert kült ve elastik bir cisimdir. Kemerin neresinin vücudun neresine denk geldiği onlarca faktöre göre değişir. Duygu Delen de sağ kol ve ön kolda ayrıca sol bacakta meydana gelen 5-6 adet ray şeklindeki ekimozların ekarte etmeye yönelik olduğunu düşünmekteyim. Duygu’nun düşmesi neticelendikten sonra önce yere değmeyen sol bacağı 10-20 santim kadar bir yüksekten yere değmesi halinde bu çarpma neticesinde ray şeklindeki ekimozun oluşmayacağı kanaatindeyim. Ayrıca sağ kolda kemiğin kadınlardaki büyüklüğü dikkate alındığında eni 2- 2,5 santim aralığında değişmektedir. Oysa burada oluşan ray şeklindeki ekimozların genişliği hatırladığım kadarıyla 5 santimdir. Bu ekimozun alttaki kemikle oluşması mümkün değildir"

PERDE VE TÜLDEKİ KAN İZLERİ

Hakan Kar, sanık Mehmet Kaplan’ın ilk 3 ifadesinde aralık olan balkon kapısından çıktığını söylediğini, eğer bu öyleyse, balkon kapısında ve perdeyle tüldeki kanı açıklayamadığını kaydetti. Duygu’nun bilincinin açık olduğuna yönelik savunulan elinin açık olmasıyla ilgili de önce başının yere temas ettiğini anlatan Kar, şöyle konuştu:

"Bilirkişi raporunda düşme yönünde iki farklı senaryo çizilmektedir. Ben ikinci senaryoya sadece düşme şekli anlamında katılıyorum. İlk senaryoya balkon ve korkuluklarında maktule ait herhangi bir vücut izine rastlanılmadığı nedeniyle katılmıyorum. Ancak dediğim gibi kesin bir senaryo çizmem mümkün değildir. Benim çıkarımım, Duygu’nun eli madem korumaya yönelik olduğuysa, neden önce eli yere temas etmiyor. Eli yere yakınken, dirsekleri hafif bükülmeyle açılmasının bilinç açık diye yorumlanmasını doğru bulmuyorum. Bilincin kademeleri vardır. Bilincin net olarak açık olduğu yazarken, 4 kişilik raporda tam kapalı olmadığı yazıyor. Burada 3 farklı çelişki var. Buna bağlı olarak farklı bir adli tıp heyetinden görüş alınabileceğini savunuyorum."

PSİKOLOJİK OTOPSİ ÖNERİSİ

Duygu’nun ölümünün intihar mı, cinayet mi olduğuna ilişkin psikolojik otopsi önerisinde bulunan Kar, "Psikolojik otopsi, ölüm öncesi kişinin intihara meyli yönünde bir eğilimi olup olmadığının araştırılmasını istiyorum. Psikolojik otopsi yapılmasının dosyaya katkı sağlayacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı.

DUYGU''NUN BABASI: BENİM KIZIM PARA İLE SATILMAZ

Bilirkişi beyanlarına diyeceği bir şey olmadığını ifade eden Duygu Delen''in babası Bülent Delen, eşinin kızının ölümünün ardından tedavi gördüğünü ve duruşmaya gelemediğini söyledi. Bülent Delen, sanığın bazı yakınlarının kendisiyle görüşmek istediğini öne sürerek "Benimle görüşme taleplerini kabul etmedim. Benimle ne görüşecekler bilmiyorum. Bizim para ile işimiz olmaz, benim kızım para ile satılmaz. Ben adalete güveniyorum" diye konuştu.

DELEN AİLESİNİN AVUKATI: REDDİYE GİBİ RAPOR HAZIRLANMIŞTIR

Nadir Arıca’nın hazırladığı raporun Hakan Kar’ın raporuna reddiye niteliğinde olduğunu belirten Delen ailesinin avukatı Mehmet Balcı, sanığın aleyhine olan hususlara değinilmediğini belirtti.

Balcı, hayatını kaybeden Duygu’nun bilinci konusunda çıkan tartışmada çelişkinin giderilmesi gerektiğine dikkat çekerek şunları söyledi:

"Her ne kadar eli ile refleks göstermiş olduğu doğru ise Duygu neden atlamıştır. Bu raporlar arasındaki çelişki ve Duygu’daki ekimozların darp edilme sonucu mu düşme sonucuyla mı yoksa yere çarpma sonucu mu oluştuğu konusunun aydınlatılması lazımdır.

‘SANIĞIN İFADELERİ ÇELİŞKİLİ’

Tarafsız bir bilirkişiden rapor alınması gerektiği kanısındayım. Olay günü 6 polisin imzasının bulunduğu tutanakla, sanığın olayın oluşuna ilişkin anlatımları ile sonrasında alınan savunması da çelişkilidir. Mehmet Kaplan’ın bu öldürme fiilinin faili olduğunu düşünüyoruz. Mahkemenin de bu yönde cezalandıracağı inancındayız. Nadir hocanın hazırladığı raporda sanığın aleyhine olan hususlara değinilmemiştir. Hakan Kar’ın görüşlerine reddiye gibi yazılmış bir mütalaa gibi gözüküyor. Aldıkları ücret doğrultusunda bir hizmet vermişlerdir. Nadir Arıcan’ın İstanbul’dan talimat ile katılma imkanı olmasına rağmen buraya kadar gelmiştir. Kimin lehine rapor yazmışlarsa onun lehine tanıklık yaptılar" ifadelerini kullandı.

MEHMET KAPLAN: BERAAT ALACAĞIMI BİLİYORUM

Tutuklu sanık Mehmet Kaplan''da ilk kez geldiği mahkemede savunma yaptı. Ölümünün ardından hayatını nasıl kaybettiği tartışmalarının Duygu Delen''in hatırasına zarar verdiğini kaydeden Mehmet Kaplan, şöyle konuştu:

"Beraat alacağımı biliyorum. Hakan Kar, savcının alıp bana karşı kullanacağı bir mütalaa düzenlemiştir. Ben olayın ardından kaçma imkanı varken kaçmadım. Odada benim dışımda kimse yoktu. Onlarca senaryo vardı hepsini çürüttük. Hayatın olağan akışı olsa ben burada olmazdım, Duygu’da yanımda olurdu. Her şey bilim ve hukuktaki maddeler ile olacak gibi gözüküyor. Olayı yaşayan benim. Ben 300 gündür neden ve hangi şüpheye dayanarak tutuklandım bilmiyorum. Geciken adalet, adalet değil zulümdür. Ben beraat alacağımı biliyorum. Verdiğim ifadeler hep aynıdır. Elle tutulur bir şey yoktur. Medyada üzerime atılı gibi duruyor bende izledim ancak sizin aklınızın bunu nasıl aldığını bilmiyorum. Bana ''zengin züppesi, psikopat'' diyebilirsiniz ama ben Duygu’nun hatırasına zarar verilmesini istemiyorum. Ben aylardır tek kalıyorum. Hiçbir  suçum olmamasına rağmen tutuklandım. Neden suçlandığımı bilmiyorum. Geç olsun güç olmasın zaman geçsin diye yapıyorsanız adaletsizlik yapıyorsunuz."

MEHMET KAPLAN TAHLİYE EDİLDİ

Mahkeme heyeti tarafları dinledikten sonra; Duygu Delen''in kaza ile mi düştüğü, intihar mı ettiği veya başka birisi tarafından atılıp atılmadığı, düşerken bilincinin açık olup olmadığı, vücudundaki ray şeklindeki ekimozların nasıl gerçekleştiği konularında rapor düzenlenmesi için dosyayı Adli Tıp Üst Kuruluna gönderip, sanık Mehmet Kaplan''ın ev hapsiyle tahliye edilmesine karar verdi.

BAŞSAVCILIK KARARA İTİRAZ ETTİ

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı, Duygu Delen''in öldüğü davada ''kasten öldürme'', ''cinsel istismar'', ''yağma'' ve ''hakaret'' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 32 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Mehmet Kaplan''ın ev hapsi şartıyla tahliyesine yönelik karara itiraz etti. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı yazılı açıklamada şöyle denildi:

"D.D.''nin ölümü olayı ile ilgili olarak GazIantep 10.Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamanın 16.06.2021 tarihli duruşmasında mahkemece tutuklu sanık M.K.’nin ev hapsi ile tahliye edilmesi yönündeki kararına Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından itiraz edilmiştir."

 

 

İlgili Haberler