Davutoğlu Orhan Uğuroğlu’na konuştu. Erdoğan Putin'e muhtaç halde gidiyor

Davutoğlu Orhan Uğuroğlu’na konuştu. Erdoğan Putin'e muhtaç halde gidiyor
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Yeniçağ Gazetesi'nin Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu'nun dış politikaya ilişkin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Soçi''de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşecek. Zirve, Erdoğan''ın New York ziyaretinde ABD Başkanı Joe Biden''la görüşememesi ile başlayan Ankara-Washington gerginliğinin gölgesinde gerçekleşecek. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Erdoğan-Putin buluşması öncesi Yeniçağ Gazetesi''nin Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu''nun sorularını yanıtlayarak dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Bir dönem AKP iktidarlarının dış politikasına yön veren isim olan Davutoğlu, ''''Ziyaret ile ilgili 3 konuya dikkat çekmek istiyorum. Birincisi; toplantı yöntemi açısından. Cumhurbaşkanının öngördüğü sadece liderler arasında görüşme yapıp, heyetler arası görüşme yapılmaması son derece yanlıştır'''' dedi.

Davutoğlu, ''''Liderler arasında tabi ki görüşme olur fakat heyetler arasında mutlaka yapılır ki baş başa görüşme sonrasında bakanlar tarafından bu kaydedilir ve ona göre bir yol haritası çıkartılır. Baş başa yapılan görüşmede doğabilecek aksaklıklar, tercümeden kaynaklı yanlışlıklar yüzünden doğabilecek her uyumsuzluk Türk-Rus ilişkilerine zarar verir. Ayrıca bunun devlet kaydına da geçirilmesi gerek. Baş başa görüşmeler şahsi görüşmeler niteliğinde değil liderler arasında devletleri temsilen yapılan görüşmelerdir ve mutlaka en detayı ile kayda geçirilmeli ve doğabilecek aksaklıkları önlemek için de heyetler arası görüşmeler yapılıp iki lider talimatları birlikte vermeli'''' diye konuştu.

İkinci olarak diplomatik müzakere açısından vahim bir hata yapıldığını söyleyen Ahmet Davutoğlu, ''''Cumhurbaşkanı, Amerika''da Biden ile görüşememiş olmanın verdiği hayal kırıklığı ve öfke ile Soçi''ye ABD ile ilişkileri koparmış, Avrupa ile ilişkileri malum sorunları göz önüne aldığımızda Rusya''ya karşı bir zaaf görüntüsü sergilenmektedir. Bu çok yanlış bir tutum. Büyük ülkeler ile yapılan görüşmelerde hiçbir zaman diğer bir büyük ülkeye duyulan öfke ile hareket edilmez. Büyük ülkelerle makul bir ilişki geliştirilerek birbirleri ile desteklenmesi icap eder. Cumhurbaşkanı Erdoğan Soçi''ye giderken sanki bu ilişkiye mahkum ve muhtaç edası ile gidiyor görüntüsü doğmuştur. Bu da son derece yanlıştır. Bu psikolojiden bir an evvel çıkılmalıdır'''' ifadesini kullandı.

Rus basınında Erdoğan-Putin görüşmesiyle ilgili çıkan haberleri de değerlendiren Davutoğlu, ''''Bu ziyarette dikkat çeken üçüncü nokta da muhtevasıyla ilgili. Rusya ile bu aşamada tek taraflı girişilecek her angajmanda bazı sıkıntılar doğabilir. Rusya''nın Türkiye''nin Esad ile görüşmesi ve İdlib''den çekilme baskısı yapacağı anlaşılıyor. Erdoğan, Putin ona bir teklif getirmeden Rusya''nın da altında imzası bulunan ve 19 Aralık 2015''de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı çerçevesinde bir geçiş sürecinin başlatılması teklifini götürmeli ve İdlib''deki çatışmasızlık sürecinin devam etmesini talep etmelidir. İdlib''de çatışmasızlık hali biter ve bu çerçevede de Türkiye, Suriye rejimi ile bir görüşmeye zorlanırsa İdlib''de bu sefer, Türkiye''nin İdlib ve Afrin''deki pozisyonu sarsılır. Bu da iç gerilmeler ve çatışmalara sebep verebilir. Daha yüksek riskli bir tablo ortaya çıkar. Doğabilecek çatışmalar ile Türkiye''ye mülteci baskısı artar'''' dedi.

Davutoğlu, ''''Erdoğan''ın niyeti, Amerika''ya sırtını dönüp, Rusya''ya yanaşmak ve bir taraftan kaybettiği prestiji bir taraftan kazanmak mı?'''' sorusuna da şu karşılığı verdi: ''''Bu doğru bir yöntem değil. Büyük güçlerle yapılan müzakerelerde biriyle yürütülen olumlu ilişkiler diğerini teşvik eder. Ancak birinde yaşadığınız sükutu hayali diğer tarafta telafi etmeye kalkarsanız bu istismara açık bir tablo ortaya çıkarır. Bu konuda alınacak her karar Türkiye''nin menfaati açısından önem taşır.''''

İKİNCİ PARTİ: S-400 UYARISI

Gelecek Partisi Lideri Davutoğlu, ABD''nin karşı çıkmasına rağmen Rusya''dan alınan S-400 savunma sistemleri ile ilgili olarak da şu ifadeleri kullandı:

''''S-400''ün birinci paketinin nerede olduğu ve hangi stratejik çıkarlarımız için kullanılacağı ortaya konmadan ve ikinci paketinin nereye konuşlanacağı, nasıl değerlendirileceği ortaya konmadan bir adım atmak doğru değil. Türkiye her yerden, her ülkeden güvenliğinin ihtiyacı olan silahı, savunma sistemini alabilir ama bunların milli güvenlik stratejisi içerisinde doğru bir şekilde tanımlanılmış ve kesinlikle kullanılacak nitelikte olması önemlidir. Rusya''yla, Amerika arasında S-400, F-35 pazarlığı etrafında bir müzakere, bir denge kurmaya çalışmak Türkiye''nin genel güvenlik ihtiyaçlarını karşılamasından uzak kalmasına sebebiyet verir. Önce birinci paketin nereye yerleştirildiği anlatılmalı sonrada ikinci paketin nasıl kullanılacağı net olarak belirlenmeli ondan sonra da müzakereler başlamalıdır.''''

İlgili Haberler