Gezi ruhunun sonu da ortası da gururumuzdur

Abdullah Gül, Amerika’da Gezi olaylarının başlangıcından gurur duyduğunu söyledi. Sonra da ne hikmetse bunu silmiş. Biz aslında Gezi olaylarının sade başıyla değil, sonuyla ve ortasıyla da gurur duyuyoruz.
Subaylarımıza ve diğer milli güçlerimize haksız tutuklamalar yaparak bize hukuku öğrettiler. Hepimiz birer avukat olduk, hatta Ağır Ceza Reisi!

 


***

 


Camiye siyaset soktular, dinimizin bizim için meçhul kalmış taraflarını öğrendik. Neredeyse hoca efendiler olduk.
Spora siyaset soktular çArşı’yı tanıdık. Ayrıca diğer takımlarımızın yiğit oyuncularını da tanıdık.
Siyasete kötü siyaset soktular, iyi siyaset neymiş onu öğrendik. Üniversiteye siyaset soktular, cesur gençlerimizi tanıdık. Gözlerini budaktan sakınmıyorlardı. İçlerindeki cevhe; şarkı, türkü, marş, mizah, resim, film ve karikatür olarak kendini gösterdi.
Atatürk’ü, onun umdelerini, askeri ve siyasi dehasını daha yakından gördük. Onun birleştirici gücünü tanıdık.
Bayrağımızı, sınırlarımızı, 90 yıllık kazanımlarımızı hatırladık.
Halkımızın dediği gibi  “Gün kötünündü.” Bunun acısını ve çaresizliğini yaşadık.
Yavaş yavaş gün kötünün olmaktan çıkıyor, iyiye evriliyor.
Derken Suriye’ye vahşi saldırılar başladı.
Gezi olayları da başladı.
Emperyalizm kazdığı çukura gömülüyordu. Esad giderse biz bu teröristlerle ne yaparız korkusu, İsrail’den Amerika’ya kadar bütün korkak yürekleri titretti.

 


***

 


Emperyal ve Siyonist fitne merkezleri, külahlarını çıkarıp düşünmeye koyuldular. Uluslararası toplantılarda, kendi ürettikleri iş birlikçileri kapı aralarında selamlamak gibi bir manzaraya dönüştü münasebetler.
PKK da bu tehlikelerden biri. Bunu da anladılar.
Tünel kazıp kaçsalar da yüz yıllık Tunceli’nin adını Dersim yapmaya kalkışsalar da PKK’nın emperyalizmin çukurlarından biri olduğunu anladılar.
Gezi ruhu ABD’ye kadar yayıldı. Yiğit çocuklarımız, onların tink tanklarını karşı kendi düşünce kuruluşlarımızı oluşturuyorlar.

 


***

 


Çırpınışlarına bakmayın. Bu çırpınışların küstahlığına da bakmayın. Verdikleri kaba saba emirlere, yaptıkları tehditlere de bakmayın.
Biz bu ülkeyi Cemil Bayık’ın, Karayılan’ın veya Öcalan’ın emriyle kurmadık. Onların emriyle de dağıtacak değiliz.

Yazarın Diğer Yazıları