Göbeğini kaşıyanlardan kahraman çıkmaz

Başbakan’ın Türkiye’yi ele geçirme planı kadük kalacak gibi, zira İstanbul Taksim olayları hem başbakanı hem de AKP’den nemalanan her renkten ve cenaptan, dönmeleri, liboşları, fırsatçıları ve beslemeleri endişelendirdi. AKP ve yandaşları Türkiye’ye ve Türklere işgal kuvvetleri gibi davrandı. Orduyu, yargıyı, üniversiteleri, bürokrasiyi ele geçirdi, işgal etti. Kendisini Türk Milliyetçisi ve ulusalcı olarak tarif eden ne kadar bürokrat, yargıç, sanatçı, akademisyen ve tüccar varsa bir şekilde dışladı ve cezalandırıldı. Ülkeyi topyekun ele geçirdi, ama Türklerin önemli bir kısmını ele geçiremedi. Yurtseverleri içeri tıkarak halkı korkuttuklarını dolayısıyla ses çıkartamayacaklarını sandı, ama birden göbeğini kaşımayan Türkler yeter artık dedi. Türkiye’nin birçok yerinde AKP’yi, zihniyetini ve bunları destekleyen beslemeleri iyi okuyan ve anlayan eğitimli Türkler sokağa çıktı. Başbakan iktidarın verdiği imkanlarla emrindeki silahlı kuvvetlere (ordu) ve tabancalı kuvvetlere (polis) güvenerek silahsız, çağdaş ve yurtsever kuvvetlere karşı hodri meydan dedi. Başbakan çok şımardı ve Türk halkına karşı saygısızca davranmaktadır.
Dünyanın bütün toplumlarında göbeğini kaşıyan insan grupları vardır. Bunlar köylerde, kasabalarda ve büyük kentlerin varoşlarında otururlar. Bu gruplar ülkelerin en önemli sosyolojik ve ekonomik sorunlarını oluştururlar. Siyasetçiler bunların sosyo-ekonomik seviyelerini yükseltmek ve bu sosyal sınıftan çıkartmak için uğraşırlar, plan ve projeler yaparlar. AKP bunları kurtarmak için değil bunların sürekli yaşatarak oylarını alma stratejisi ve planı yapmaktadır. Bunların yoksulluğunu ve çaresizliğini istismar ederek aklı sıra muhalifleri insani değerler kıskacına sokmaktadır. Başbakan dilinden düşürmediği bu sınıfı 12 yıllık iktidarı döneminde isteseydi 12 defa kurtarırdı. Ama öyle bir niyeti yok, sürekli bu yoksul ve gariban insanları kendi çıkarları için kullanmaktadır. Ancak Başbakan’ın unuttuğu veya göremediği bir gerçek var. Bu göbeğini kaşıyan insanlar, kasabalılar ve köylülerden kahraman çıkmaz. Bir torba kömür veya yarım kilo makarna karşılığında sana oyunu verir ama gerekli gördüğü anda seni aynı fiyata değiştirir. Bu bütün dünyada böyledir, Türkiye’de de böyle olacaktır. Nitekim olmuştur da. Yüzde 50 oy verdikleri Menderes’i astılar ama bizim köylüler kılını bile kıpırdatmadılar. Bu nedenle evde sokağa çıkmak için talimat bekleyenler sadece para verirsen dışarı çıkarlar, çünkü onları sen öyle alıştırdın. Bir haftadır, Türkiye’nin her yerinde sokağa çıkan yurtseverler birileri tarafından para ve makarna verilerek sokağa çıkmamaktadır, sadece çağdaş, demokrat ve ulusal bir Türkiye için sokaktalar, nemalanmak için değil.
12 yıldan beri ülkenin en önemli ve bitmeyen gündemi cemaat, tarikat, tekke, zaviye, cami yapımı, imam tayinleri, başörtüsü, alevi, Sünni, Filistin, Hamas gibi benzeri 21. yüzyılın ve çağdaş bir ülkenin gündemi olmaması gereken utanılacak arkaik konular oluşturmaktadır. Başbakan ve ekibinin bitmez tükenmez bilmeyen kin ve nefreti ülkeyi birçok cepheye bölmüştür. Bir Başbakanın rolü bölücü değil birleştirici ve nefret saçan değil sevgi ve barışın yerleşmesi için çalışmaktır. Kendisi ve ekibi Türklerin ne kadar ulusal değeri ve kahramanı varsa ya kasıtlı ihmal ya da saygısızlık yapmaktadırlar.  AKP’nin Kastamonu gençlik kolları başkanı,   “Anıtkabir’i de yıkarız” demiş. Bu ülke için savaşan birisinin kabrini yıkacak zihniyet Müslüman bir Türk olamaz sadece AKP’li Müslüman olur. Bu tür adamlardan da kahraman olmaz göbeğini kaşıyarak oyunu satar. Bu insanlar sana helal olsun, hatta sadece helal değil kurban da olsunlar. Güle güle kullan, hani bu milletin karnını doyuran bir Türk köylüsüne,   “Ananı da al git” demiştin ya, hah, sen de şimdi bu adamları sülaleleriyle birlikte al git. Biraz uzağa gidiniz ki birbirimizin sinirlerini bozmayalım. Örneğin, Anıtkabir’i yıkacak olan zihniyete ve sizin çeşnili ekibe Gazze/Filistin havası iyi gelir.

Yazarın Diğer Yazıları