Önceki gün sosyal medyada dolaşırken Yılmaz Özdil’in bir videosuna denk geldim. Özdil, bu videoda guguk kuşu metaforuyla CHP’nin içine serpilen Atatürk çizgisine muhalif, iktidarın işine yarayacak kimseleri anlatıyor, Kılıçdaroğlu’nu ve CHP’deki kimi değişimleri eleştiriyordu. Söyledikleri doğruydu. Bu yazı hazırlandığı sırada CHP’nin Kılıçdaroğlu’nu genel başkanlıktan eden kongrenin iptaliyle ilgili mahkeme yeni başlamıştı. Sonucun ne olduğunu herkesle birlikte daha sonra öğreneceğiz.
Guguk kuşunun en önemli özelliği, neslini sürdürmek için başkasının yuvasını kullanması. Kullanırken de gizlice yumurta bıraktığı yuvaya zarar vermesi. Kuluçka kuş, kalkıp yuvadan ayrıldığı sırada onu takip eden guguk kuşu, önce yumurta bırakacağı yuvadaki kuşun yumurtalarından birini aşağı atıyor, sonra onun yerine kendi yumurtasını bakıyor. Geri dönen kuluçka kuş, durumu fark etmeden başkasının yumurtasını ısıtıp, koruyup kendisininmiş gibi büyütüyor. Olay bununla da bitmiyor, guguk kuşu, başkasının yuvasına bıraktığı yumurtasını, sürekli takip ederek gene ilk defa kabuğunu kırıp dışarı çıkarıyor ve sonra büyüdükçe yuvadaki esas kuşun geri kalan yumurtalarını teker teker aşağı atıyor.
Kısaca doğal hayatın ihanet tablosunu bize sunuyor.
İsteyen belgesellerden izleyebilir.
Türk siyasetinde guguk kuşu yeni değil. Ve sadece CHP’nin yuvasına yumurta bırakmıyor. Her siyasi ve ideolojik grupların içinde ihtiyaç halinde ortaya çıkacak hem yumurta ve hem de yumurtadan çıkmış görevini bekleyen elemanlar mevcut.
Önceki gün T24’de Yalçın doğan bunlardan bazılarını yazmış. Guguk kuşu olarak yazmamış ama, mevcut iktidarın işine yarayacak, tam sıkıştığında onu kurtaracak gelişme ve olayları okuyucusuna hatırlatmış.
- ANAP-DYP birleşmesi mesela. AKP’ye sağ muhalefetten güçlü bir hareket başlayacakken, seçimlere gidildiğinde anlaşmaya rağmen ANAP’lılar YSK’ya verilen listelerde yer almamıştı. Sonra ne oldu? AKP kazandı.
- 2002’de 57. Hükümet’in dağılması üzerine MHP hükümet kurar derken, tam tersi oldu. Bahçeli “seçime gidilmeli” dedi. Ekonomik krizin halkı sarstığı sırada böyle bir seçim kimin işine yarardı? AKP’nin. Nitekim iktidar oldu.
- Derken Kılıçdaroğlu ile o günlerde azılı AKP muhalifi rolünü oynayan MHP, bilin bakalım kimi Cumhurbaşkanı adayı gösterdi? Ekmeleddin İhsanoğlu’nu. Hiçbir popülitesi, seçmende yeterlilik algısı bulunmayan bir adamı getirip saçma sapan bir sloganla “Ekmek için Ekmeleddin” diyerek aday yaptılar. Sonuç guguk kuşunun beklediği gibi oldu.
- Çok daha ilginç bir şey oldu. Türk siyasi tarihini tersyüz eden akıl almaz bir zigzag gerçekleşti. MHP, en sert, en katı ve en haşin AKP muhalifi iken birdenbire AKP ile birleştiği gibi yetmedi, bir de İktidara yeni bir rejim hediye etti.
- Son seçimde, guguk kuşunun yumurtalarından çıkmış, epey büyüyüp serpilmiş birileri, başarılı hamleler yaptı. Altılı Masayı dağıttı. Bir başkası, ikinci turda “sürpriz” diyerek AKP saflarında yer aldı.
Benim ülkemde guguk kuşu çok başarılı. Her yere istediği zaman yumurta bırakıyor, sonra yeri ve zamanı geldiğinde hepimizi şaşırtıyor.
Hatırlayın lütfen.
Bu ülkenin has evlatları vardı.
Uğur Mumcu.
Bahriye Üçok gibi.
Bunlar soldan kimselerdi. Suikastla öldürüldüler.
Birde kahraman askerlerimiz vardı.
General Bahtiyar Aydın meselâ.
Jandarma Gelen Komutanı Eşref Bitlis meselâ.
Ne oldu?
Failleri ortaya çıkarılmadı.
Prof. Dr. Emin Gürses diyor ki “Eğer bu ülkede sahiden derin devlet olsaydı, bunların katillerini bulun ortaya çıkarırdı.” Dahası da var: Bizim gazeteden Arslan Bulut, geçen günlerin birinde öldürülen Hırant Dink’in Türkiye’deki gizli Ermenileri açıklayacağını, bu sebeple öldürülmüş olabileceğini yazdı.
Bunlar, guguk kuşunun bizim yuvamızdan aşağı attığı öz kendi yumurtalarımızdı. Guguk kuşu onların yerine kendi yumurtalarını koydu. Gizlilik ve işgal onun temel varlık politikası.
Sonra o yumurtadan çıkanlar, 15 Temmuz’da darbe yapmağa kalktı. Daha önce yargıyı kullanarak Türk Silahlı Kuvvetlerine operasyon çekti. Kurulu askeri düzeni darmadağın etti. Yetmedi devletin beynine sızdı. Kozmik odanın sırlarını elde etti.
Peki, ya şimdi ne yapıyor guguk kuşu?
Yeni anayasa ile, Kürtler, Türkler ve Aleviler diye bölücü sınır çizgilerini belirginleştirmeğe çabalıyor. Hakkını yemeyelim, yaptığı işin adını, her zaman olduğu gibi güzel koyuyor.
Kardeşlik, barış ve demokrasi.
Haydi itiraz et bakalım.
Barışa, demokrasiye, kardeşliğe mi itiraz edeceksin? Guguk kuşu, ülkemizi dilimlere ayırırken bal dağıtıyor.