İktidarı şaşkına çeviren Taliban gerçeği

İktidarı şaşkına çeviren Taliban gerçeği

15 Ağustos 2021… Tam 20 yıl sonra yeniden Taliban ile uyanmıştı Afganistan.

Hava limanlarına akın akın koşan, uçakların tekerleklerinde kaçmaya çalışırken gökyüzüne savrulan insanların tüyler ürperten görüntülerini; ele geçirdiği yerlerde sırıta sırıta poz veren, kameraların karşısında kartondan haresi ile "değiştik" diyen Taliban mesajları takip etti.

ABD''nin Afganistan''dan çekilmesinin ardından Taliban''ın ülke yönetimini ele geçirmesiyle başlayan süreci tüm dünyayla beraber endişe içinde izledik.

Taliban''ın ilk icraatı korona aşısını yasaklamak oldu. Daha önce müziği, televizyonu, radyoyu ve oyun oynamayı yasaklayan Taliban''dan gelen bu karar kimse için şaşırtıcı değildi. Gözler, kadınlar hakkında verilecek kararlardaydı...

1996-2001 Taliban döneminde kadınlar çalışamıyor, çeşitli bahanelerle halka açık alanda taşlanarak, kırbaçlanarak ve asılarak cezalandırılıyordu.

Taliban, Afgan kadınları için 20 yıl önce inim inim yaşanmış korkunç bir kâbustu...

 Afgan kadınları endişe içinde beklerken Taliban Sözcüsü Muhammed Naim’den gelen ilk açıklamada “kadınların ve azınlıkların haklarına ve şeriat hukuku kapsamındaki ifade özgürlüğüne saygı duyulacağı” söylendi.

"İslam Emirliği kadınların haklarına şeriat çerçevesinde bağlıdır. Bizim kadınlarımız Müslümandır. Onlar da şeriat çerçevesinde yaşamaktan mutlu olacaklardır. Kadınlarımızın hakları var ve bu haklardan faydalanabilecekler. Eğitim, sağlık ve diğer alanlara katılmaya hakları var."

Taliban bunları ülke yönetimini ele geçirdikten 2 gün sonra söylemişti. Kadınların "mutlu" olacaklarını ve haklarının korunacağını anlatmıştı.

Siyaset. Nasıl da tanıdık bir iki yüzlülük değil mi?

Sözcü bu makyajlı açıklamalarını yaptıktan kısa süre sonra Afganistan''da bazı kadınların "Bizi Taliban götürmesin, bu ölüm daha şereflidir" diyerek intihar ettiğini öğrendik.

Diğer yandan sokaklarda direnen kadınlar da oldu. Afganistan''ın dört bir yanından hakları için sokaklara çıkan, baş kaldıran kadınların haberleri, görüntüleri hızla yayıldı.

Derken, Taliban''ın kartondan haresi çabuk düştü.

Bu barışçıl ve direngen eylemlere taciz, istismar, keyfi gözaltı, tutuklama ve işkence ile karşılık verildi.

Afganistan''da baskı ve şiddet peş peşe gelen kısıtlamalarla resmileştirildi...

Taliban, yönetimi ele geçirdikten 23 gün sonra, 7 Eylül 2021''de tamamı erkeklerden oluşan bir kabine açıkladı. Bir gün sora da kadın sporunun gereksiz olduğu ve kadının bu şekilde görünmesinin uygun olmadığı söylendi.

17 Eylül 2021''de Kadın Bakanlığı kapatıldı. Yerine "Fazilet Yayma ve Ahlaksızlığı Önleme Bakanlığı" kuruldu. Aynı gün Kabil’de kadın gazetecilerin çalışması yasaklandı.

19 Eylül''de kadın memurlara evde kalmaları, yalnızca yerlerine erkek bir memurun atanamadığı kadın çalışanların geçici olarak işe gelebileceği söylendi.

Taliban 2021''i kadınların tek başına seyahat etmesini yasaklayarak kapattı. 26 Aralık''ta duyurulan kararla uzun mesafe seyahat etmek isteyen Afgan kadınlara yanlarında erkek refakatçi bulundurma zorunluluğu getirildi.

2022''nin ilk günlerinde kadınlar için "yüzünü kapatma ve siyah peçe" kampanyası başlatıldı. Üzerinde "Müslüman kadınların tesettürlü olması gerektiği" belirtilen posterler duvarlara asıldı.

Şubat ayında bazı devlet üniversiteleri kadın ve erkek öğrenciler için açılsa da kadınlar ve erkekler farklı sınıflara ayrıldı.

23 Mart''ta kız öğrencilerin orta öğretime katılması yasaklandı.

Taliban, yönetimi ele geçirdikten yaklaşık 9 ay sonra, 7 Mayıs''ta kadınlara burka zorunluluğu getirdi.

Her alanda baskıyı artıran yönetim, 21 Mayıs günü kadın televizyon sunucularının da yüzlerini örtmeleri gerektiğini açıkladı.

Bu tarihten sonra Taliban kanlı yüzünü makyajlamadan 2001 öncesinde olduğu gibi cüretkârca sunmaya başladı.

Kadınlar ve erkekler stadyum gibi halka açık alanlarda türlü bahanelerle kırbaçlanmaya başlandı. Taliban''ın batı medyasına yaptığı açıklamalarda "ahlaki" bahaneler geniş yer tuttu.

Bu arada, 1 ay önce kadınların eğlence parkı ve bahçelere girmeleri de tamamen yasaklandı.

"Yanında erkek olmadan dışarı çıktıkları" bahanesiyle kırbaçlanan kadınların görüntüleri 2001''de giden Taliban''ın vahşi yüzünü iliklerimize kadar hissettirdi.

Taliban kırbacını sallaya sallaya davul çala çala bugüne geldi ve beklenen oldu. Taliban yönetimindeki Afganistan''da birkaç gün önce kadınların eğitim hakkı tamamen yasaklandı.

İktidar dirsek teması halinde bulunduğu Taliban’ın bu kararını “şaşkınlıkla(!)” karşıladı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu kararın “İslami de, insani de olmadığını” söyledi.

Halbuki Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temmuz 2021’de “Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok. Daha iyi anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum” demişti.

1996-2001 döneminde inanca dayandırılan “ahlak kuralları” gereği sokaklarda insanları taşlayan, kırbaçlayan, infaz eden, etnik gerekçelerle çoğunluğu Şii binlerce Hazara’yı katleden eli kanlı Taliban değil miydi?

O gün neydi benzer olan ya da bugün nedir tepkinin “şaşırtıcı” sebebi?

Yazarın Diğer Yazıları