MHP şimdi ne yapmalı?

AKP-CHP arasındaki koalisyon görüşmeleri bir kaç gün sürecek prosedürlerin ardından Pazartesi günü tamamlanıyor. Her iki parti de masadan kalkan olmamak için azami çaba gösteriyor. Özellikle CHP’nin bu yöndeki yaklaşımı halkta  “CHP gerçekten koalisyon kurmak istiyor” algısını yaratmış gözüküyor. Ancak baştan beri AKP’nin CHP karşıtlığı üzerine kurduğu ideolojik propaganda hattı bu seçeneğin en önemli handikapı.

MHP tarafında ise partinin üst düzey yöneticilerinin yaptığı bazı açıklamalar yeniden AKP-MHP koalisyonu olabilir mi sorusunu gündeme taşıdı. Net olan şu ki; MHP erken seçim hükümetinde ve HDP’nin içinde bulunacağı bir seçenekte yer almayacak. Yine de MHP’nin seçime endeksli bir uzlaşma alanına kapılarını tamamen kapatmadığı görülüyor. Başbakan Davutoğlu ikinci tur görüşmeler kapsamında MHP’ye gider ve “Hükümeti sizin söylediğiniz çerçevede kuramadık”  der ise işte o vakit MHP kırmızı çizgilerini yeniden hatırlatacak ve özellikle planlanan seçim tarihini soracak.

Buna göre eğer şartlar oluşur ve MHP uzlaşma kapısını açarsa önünde 2 seçenek olacak.

Ya kendi çizgilerini ortaya koyarak azami mutabakatla bir koalisyon arayacak; neticede olur ya da olmaz ama bu çizgiler üzerinde kimin uzlaşmadan kaçtığı net bir biçimde halk tarafından görülecek.

Ya da seçim tarihi açıklanarak kamuoyuna duyurulacak bir azınlık hükümetine destek verilecek. Doğrusu azınlık hükümeti konusu neredeyse gündemden düşmüştü. MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın görüşlerinin Reuters tarafından çarpıtılması sonucunda MHP sanki AKP azınlık hükümetine destek verecekmiş gibi gözüktü. Hemen ardından müdahale edildi ve bunun mümkün olamayacağı açıklandı. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli ise baştan beri oluşturduğu yaklaşımlarından geri adım atmayarak bu konudaki görüşlerini çok önceden ifade etmişti.

Şimdi herkesin merak ettiği bir soruyu yeniden hatırlatmak istiyorum. MHP kamuoyuna duyurduğu hassasiyetleri ortadayken neden azınlık hükümetine destek versin? Aksine bir koalisyonda ülkeyi ve MHP’yi bekleyen belirli fırsat ve tehdit alanları söz konusuyken toplumda yaratacağı algı bakımından bununla bir koalisyon üzerinde uzlaşma arasında nasıl bir farklılık olacak?

Bu tespit ve değerlendirmeler ışığında sıralayacağım şu 3 madde MHP’nin yakın gelecekteki konumlanması ve toplumsal algı yönetimi açısından büyük bir önem taşıyor.

Birincisi ülkenin gerçekten vakit kaybedilmeden müdahale edilmesi gereken sorunları var. MHP bu sorunlara Türk Milliyetçiliği çizgisinde projeler geliştirerek ülkede güven ve istikrar ortamının yeniden tesis edilmesine büyük katkı sağlayabilir, bunun neticelerini de ilk seçimde mutlaka alır.

İkincisi, muhtemel bir seçimde tüm partiler tarafından yürütülecek “MHP iktidarda olmak istemiyor” propagandasının hayati önemi... Bir erken seçim olduğunda hiç kimse şu ankinden farklı bir tablo ortaya çıkamayacağını belirtiyor. Hatta tüm partiler açısından negatif bir durum olabilmesi de ihtimal dahilinde. O halde MHP ülke menfaatlerini, partinin tartışılamaz ilkelerini ortaya koyarak bir koalisyon müzakere trafiğini neden başlatmasın. Eğer olmazsa milletin karşısına geçilir ve “şu  sebeplerle koalisyon kuramıyoruz” denilerek daha şimdiden başlatılan kara propagandanın önüne geçilir.

Üçüncüsü, Sayın Bahçeli’nin dediği gibi “4 günlük saltanat, saltanat mıdır?”  yaklaşımı da son derece önemli ve değerli. Ama benim odaklandığım konu, kabul edilebilir bir süre gerçekleşecek koalisyonun içeriğine yönelik. Bakıldığında MHP yaklaşık 13 yıldır iktidardan uzak ve geçen sürede MHP’li bürokratların bir çoğu emekli oldu ya da görevlerinden alındı. Belki de en büyük kıyıma uğrayan kesim MHP’liler oldu. Sistematik bir kadrolaşmadan da bahsedilemeyeceği için MHP kökenli kamu görevlilerinin yükselmesi neredeyse imkânsız. Haliyle genç seçmenin bir bölümü de bunu görerek farklı siyasal konumlar alıyor. Dolayısıyla MHP’nin koalisyonda yer alması mevcut kadroları büyük bir sıkıntıdan kurtaracağı gibi alttan gelen seçmen kitlesine de yeni bir heyecan yükleyecektir.

İşte bunlar MHP’yi bekleyen fırsatlar ve aynı zamanda tehdit alanları...

Ben ille de koalisyon olsun demiyorum ama bunlar konuşulmalı, irdelenmeli ve en doğru karar verilmeli.

Yazarın Diğer Yazıları