NATO çöktü çöküyor.
Birliğin en güçlü ordusuna sahip ABD müttefiklerine hiç güven vermiyor çünkü.
Rusya’nın Avrupa’da herhangi bir NATO ülkesine saldırması halinde Donald Trump liderliğindeki ABD’nin buna fazla ses çıkarmayacağı, bir savaşı göze almayacağı net biçimde görülüyor.
Bunu fark eden İngiltere’den Almanya’ya, Fransa’dan İtalya’ya, İspanya’dan Portekiz’e NATO üyeleri olası bir Rus saldırısında kendilerini korumak için Avrupa Ordusu kurmak için müzakerelere başladı.
Öyle anlaşılıyor ki Türkiye’yi de bu orduya dâhil etmek istiyorlar.
Türkiye yaşlı Avrupa’ya göre genç bir ülke.
Kara, deniz ve hava kuvvetleri de hatırı sayılayacak potansiyele sahip.
Coğrafi konumu nedeniyle stratejik önemi de büyük.
Avrupalılar bunu görüyor ve ağzımıza bir parmak bal çalarak bizi kendilerine kalkan yapmak istiyorlar.
“Türkiye paylaşılamayan aktör... Avrupa’nın güvenliği onlarsız olmaz” yalanlarına aldırmamak gerekir.
...
Bana kalırsa Avrupa Birliği üyeliği bile verseler Avrupa Ordusuna katılmamak gerekir.
ABD güvenilmez de Avrupa ülkeleri güvenilir mi sanki?
Osmanlı’nın çöküş döneminde Yunanlılar İzmir’den başlayarak Anadolu’yu işgal etmedi mi, İngilizler İstanbul’a, İtalyanlar Antalya’ya, Fransızlar Antep’e girmedi mi?
Kurtuluş Savaşı’ndan zaferle çıkmasaydık şimdi ülkemiz bu devletlerin boyunduruğu altında olmayacak mıydı?
Cumhuriyet döneminde de Avrupa ülkeleri bize hiçbir zaman dostça yaklaşmadılar, her zaman aleyhimize çalıştılar.
PKK’yı uzun yıllar boyunca destekleyip silahlandıranlar arasında NATO’da sözde müttefikimiz ABD’nin yanı sıra yine sözde müttefiklerimiz olan kimi Avrupa ülkeleri olduğunu da hatırdan çıkarmamalıyız.
...
Şu soru akla gelebilir:
“NATO’dan hayır yok... Avrupa Ordusu da güven vermiyor diyorsun. Peki, ne olacak, Türkiye kendini nasıl savunacak?”
Yanıtı kolay bir soru bu:
Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz...
Kendi savunmamızı kendimiz yapacağız...
Başka çare yok.
Türkiye’nin önümüzdeki dönemde hedefi, ABD’den Rusya’ya, Çin’den Avrupa Birliği üyelerine kadar bütün ülkelere mesafeli bir dostlukla yaklaşmak ve hem ekonomisini hem savunma gücünü azami derecede güçlendirmek olmalıdır.
