Seçim üstüne seçim.

Gel de, buradan geçin!

Beşiktaş kongrelerin kulübü haline geldi.

Kongre denince akla,
Hemen onun adı gelir:

Kartal, Kartal, Kartal.

Biraz geriye gidelim.

Doksanlı yılların sonuna.

Rahmetli Süleyman Seba...

Kongrede yeniden aday olacaktı.

Yüzüne karşı duran olmadı.

Arkasından dolap çevirdiler.

Hem de, dönme dolap!

Tarihi kumpas kuruldu.

Seba, kongrede, lavaboya gitti.

Anında iki satırlık dilekçe verdiler.

Divan başkanı oylattı.

Seba, salona geldiğinde alkış, tufanı kopuyordu.

Ne olduğunu anlamadan ‘Onursal başkan’ ilan edildi.

Sonrasında dikiş tutmadı.

Her gelen başkan, süresi bitmeden koltuktan kalkma durumunda kaldı.

Bakalım...

Serdar Bilgili koltuğa geçti.

Görev süresi bitmeden, tepkilere karşı koyup görevi bıraktı.

Devamında Yıldırım Demirören koltuğa oturdu.

O da, süresi dolmadan çekip gitti.

TFF başına geçti.

Bitmedi...

Fikret Orman başkan oldu. Stadı yaptı... Statsız şampiyon oldu!

Gel zaman olağanüstü kongre kararı alıp bıraktı.

Ahmet Nur Çebi, de aynı yolu izledi. Görev süresi dolmadan çekildi.

Hasan Arat akıl almaz vaatler ile geldi. Geldiği gibi gitti. Rüzgar gibi. Daha bir sene olmadan, kayıplara karıştı.

Valla başımız döndü. Seçin üstüne seçim.

Bu işte bir bit yeniği var!

Kurul seçimleri hariç.

Kurulları pek önemseyen de yok.

Öte yandan görünürler hep.

Ta ki son Divan seçimine kadar.

Kongre geçen hafta yapıldı.

Divan Kurulu, pasif. Hiçbir yaptırım ya da icraat yetkisi yok.

Göstermelik. Sembolik...

Yönetim çıkıp, “Kapattım” dese kapısına kilit vurulur.

İlk kez bu seçimler gündem oldu.

Peki neden?

Ne oldu da, eski başkanlar ilk kez aynı adayda birleşti.

Seçimi kazanan Ahmet Ürkmezgil üzerinde.

Tuhaf...

Yıllardır ortalıkta görülmeyen Serdar Bilgili destek yemeğine katıldı.

Fikret Orman, eski yönetici Hüseyin Mican’ı, Bodrum’dan çağırıp görev verdi.

Çalış çabala seçim kazanılsın diye.

Hasan Arat’ın seçim kaybettiği dönemde yönetim listesinde yer alan Serdar Keskin, Ürkmezgil lehine adaylıktan çekildi.

Mevcut Başkan Serdal Adalı, apaçık desteğini açıkladı.

Sadece Ahmet Nur Çebi, Engin Baltacı’ya destek oldu.

Aslında köstek!

Zira oy kaybettirdi.

Öyle yorumlanıyor.

Divan için bu birliktelik yeni yapılanma üstüne kurulu.

Ortak başkan adayı çıkarma.

Çebi, “Yeniden aday olduğunu” belirtiyor.

Hem de, ortada fol yok, yumurta yokken.

Orman’ın yeniden dönüş yolu açılıyor.

Beşiktaş’ta gelecek yeniden dizayn ediliyor.

Bu bir üst akıl işi ile oluyor.

Camianın akil insanları kenarda duruyor.

Kulüp 5-10 isim etrafında dönüp duruyor.

Seçime 2.5 sene varken, Orman başkanlığındaki yönetim şimdiden düğmeye basıyor.

Bilgili için, federasyon başkanlığı adımları atılıyor.

Normalde, sürekli birbirlerini suçlayan eski başkanlar, koltuk uğruna aynı ipe diziliyor.

Eee hani, ‘iki cambaz bir ipte oynamaz’ demişlerdi.

Amannnn o da, laf mı öyle.

Ayrıca futbol topu yuvarlak.

Öyle köşeli sözler işlemez!

Oynar oynar, bal gibi oynar.

Ne kadar cambaz varsa bu alemde, koltuk için topa girer.

Kimi sakatlansa da, böyle gelmiş; böyle gider.

Yeter ki, koltuk aşkı yeniden alevlensin.

Normalde yan yana yürümeyen eski başkanlar, bir de baktık ki, kol kola girip çember oluşturmuşlar.

Mevcut başkan da, halay başı.

Halay dedim de..

Tam benlik(!)

Muzaffer Sarısözen üstad’ın eseri gibi başlarım...

Çekin Halayı Dizilsin
Ela Gözler Süzülsün
Halaya Girmeyenin
Vurun Boynu Üzülsün
Ah Lili Yâr Lili
...