Genelkurmay Başkan Necdet Özel’in özelliğini Türk basınında ilk kez bu satırların yazarı yıllar önce yazmıştı. “Demirağ’ın kehaneti gerçekleşti” başlığı ile Özel’in Genelkurmay Başkanlığı yolunun temizlenme operasyonunu açığa çıkardığım için fena bozulanlar olmuştu. Neyse geçelim bunu.. Ama Özel’in, “Ben taşın altına elimi koydum. Ahmet, Mehmet istedi diye istifa etmem” sözlerini üstelik 29 Ekim’de sarf edince tutamadım kendimi.
Asker rütbesi ve makamı ile anılır. Binlerce yıllık Türk Ordusu tarihinde “ilk” lerin ve “özel” lerin komutanı olduğunu elbette kabul ediyoruz. Hayırlı,uğurlu olsun.. Özel’in babası merhum Seyfettin Özel piyade subayı. Kara Harb Okulu’nda görev yaptığı sırada oğul Necdet liseyi sivil okulda bitirip “yıldırımlar yaratan bir ırkın ahvadı” namzediyle Harbiyeli olmuş... Oğul Necdet, 1969’da teğmen rütbesiyle mezun olunca baba Seyfettin de emekliye ayrılır. 12 Eylül 1980 darbesi sırasında Kara Harb Akademisinden kurmay yüzbaşı olarak mezun olur. Piyade muharip sınıftır. Görevi zordur. Kurmay olunca daha da zor görevler verilir. Tayinlerde görmedik şehir kalmaz. Ama çoğunlukla karargahta yani masa başında Eğitim Şube Müdürü. Kara Kuvvetleri Genel Sekreterliğinde işlem koordinasyon şubesi, MGK Genel Sekreterliğinde “proje subayı” ve KKK Genel Sekreterliği yapıp Kara Harb Okulunda Kurmay Başkan. Kurmay subaylar bilgi ve görgülerini artırmak için yurt dışına da gönderilir. Albay Özel, Londra’ya gönderiliyor. Bu sırada devre arkadaşlarının anlatımlarına göre tatsız bir olay vuku buluyor. Bu olay siciline geçtiğinde general olmasının mümkün olamayacağı kanaati hasıl oluyor. 1995’de tuğgeneral oluyor. İzmir’de tugay komutanlığı yapıyor. Yeniden karargaha Eğitim ve Doktrin Komutanlığında Eğitim Şube Başkanı. Ardından KKİç Güvenlik Daire Başkanı. 1999’da tümgeneralliğe terfi edip 39. Mekanize Tümen Komutanı akabinde Kara Harb Akademisi Komutanlığı. Bu esnada ünlü Balyoz Davası’nda ceza alan genç kurmay subaylara komuta ediyor.Özel’in görev yaptığı sırada Harb Akademilerinde komutanlık, yardımcılık,kurmay başkanlığı yapan mesai arkadaşlarının hepsi istisnasız tutuklanıyor. Sözde darbe girişiminin yapıldığı yıl olan 2003’te korgeneralliğe terfi ediyor. Diyarbakır daki 7. Kolordu Komutanlığına geliyor. Stratejik konumu olan Diyarbakır’da o yıllar terör sıfır seviyesinde. Günler denetleme ve karargahtaki rutin toplantılarla geçerken Ankara’daki Eğitim Doktrin Komutan Yardımcılığına atanıyor. Türk Ordusunda general olacakların durumu daha Harbiyelilik yıllarında belli olur. Ama Kurmay Akademisinde anket yapılır. Arşivlerde halen bulundurulması gereken ankette general olabilecek ilk on arasında Necdet Özel ismine rastlanılmıyor. Oysa 2007 yılında orgeneralliğe yükseliyor. Cumhurbaşkanı seçilen Abdullah Gül için Ege Ordu Komutanı olarak 21 pare top atışı yaptırıp “özel” liklerine özellikler ekliyor. Çeşitli mahfillerde “Amman pamuklar içinde muhafaza edin” talimatları yağdırılırken Malatya’da 2. Ordu Komutanlığı’na atanıyor. 2010 yılı askeri şurasında teamüllerin dışında Özel, Jandarma Genel Komutanı oluyor. Yolu açılmıştır ama bekletmek olmaz. Silivri’deki hukuksuzluğa isyan edip istifa eden Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları arasında bir tek o yoktur. Köşk’e özel olarak davet edilir bir günlüğüne Kara Kuvvetleri Komutanı ertesi gün Genelkurmay Başkanlığı ilan edilir.
Liselerden Milli Güvenlik Kurulu dersleri kaldırılınca ileri demokrasiye terfi ettik. Askerliğini kısa dönem. Bedelli bile yapanların hatıraları vardır. Böylesine özel bir generale “taşın altına elini koyan kişi” denirmi denmez mi?