Türk milletinin yeniden büyük millet olması için

Geçen hafta kültür hayatımızdan değerli bir yıldız kaydı. Ülkücü Hareket''in öncü isimlerinden, milliyetçi camianın saygın yayınevi Ötüken Neşriyat''ın kurucularından, fikir ve dava adamı Erol Kılınç''ı kaybettik. Bu hafta onun -çok az kişi tarafından da olsa- okunmasını adeta vasiyet ettiği "Devlet ve Millet Üzerine Zihin Sancıları" adlı eserinin takdimini kendi kalemiyle sunuyorum:

İsteriz ki milletimizin bütün fertleri, millet olarak mevcudiyetimizin dünü, bugünü ve geleceği hakkında zihin yormaktan hiç geri durmasın. Kimliğimizi oluşturan mazimiz ile, istikbale dair hayallerimiz hayatımıza anlam kazandıran bir istikamette, yürüyüş rotamızı çizsin, tempomuzu belirlesin. İsteriz ki iskeletimizin, kanımızın, genlerimizin nitelikleri kadar manevî yapımızı oluşturan "form"un zihnî kökenlerini de hakkıyla tanısın, bilsin.

Bu derleme, bizim zaafımız sebebiyle kitap haline getirildi: Uzun yıllar emek verdiğimiz ve maişetimizi temin ettiğimiz Ötüken Neşriyat''ta yayınlanması, "emektarlık hatırına binâen"dir. Sâik ne olursa olsun, bu yazıların -çok az kişi tarafından da olsa- okunmasını istedik. Yazdıklarımızın elbette ciddi ve büyük fikir adamlarının yazılarıyla kıyaslanmasından teeddüp ederiz. Bunlar tam olarak bir "yarı-aydın"ın, "eksik kalmış bir münevver taslağının" son otuz yıldaki zihin sancıları, kalem antrenmanlarıdır. Ama hepsi de birer sancının mahsulüdür, bir arayışın, bir ızdırabın dışavurumudur. Ve biz, en başta bu ızdırabımızı anlatmak, paylaşmak, başkalarına da bulaştırmak istedik. Bu notları yayınlamaktan umduğumuz fayda, şu bir kaç noktaya dikkat çekmektir:

Türk milletinin tarihî rotasına..

Türk milletinin sosyal yapısının kaynaklarına, bu yapının oluşumunu etkileyen siyasî ve dinî etkenlere..

Devlet şuuruyla milliyet duygusu, milliyetçilik mefhumu ve tarih şuuru arasındaki bağıntılara..

Ve biraz da günümüzdeki önemli olaylar hakkındaki düşüncelerimize...

Biz bunlara tutarlı ve makul cevaplar aradık. Bunlara cevap verecek nitelikteki ilmî ve fikrî eserleri arayıp bulmaya, imkân bulduklarımızı heyecanla yayınlayıp, okuyucuya sunmaya çabaladık. Türk milletinin yeniden "büyük millet" vasfını kazanabilmesi için, bu arayışın hepimiz tarafından bıkıp usanmadan sürdürülmesi, yeni eserlerle yeni merhalelere doğru ilerletilmesi gerektiğine inanıyoruz. Düşünebilen herkesin bu konuda sorumluluğu olduğuna inancımız tamdır. Suskunluk, tembellik, hele zihin tembelliği ile asla büyük hedeflere ulaşılamayacağına inandık ve bunu yıkmak için zihnî potansiyelimizin harekete getirilmesini hep istedik. Lütfen siz de zihinlerinizi harekete geçiriniz. İşte bu derleme, bizim âcizane zihnî çabalarımızı yansıtmaktadır. Âcizâne ama samîmî... Velhasıl, tenkitlere açık olan bu denemeleri vakit ayırıp okursanız, hele kafa yormaya değer olduğu kanaatine ulaşırsanız, kendimizi bahtiyar addedeceğiz.

Ötüken Neşriyat

Tel:(0212) 251 03 50

+++++++

Efsaneleşen bir doğa dostu

Bazılarına göre tuhaf, meczup, hatta deli... Oysaki "Manisa Tarzanı" lakabıyla tanıdığımız Gazi Ahmet Bedevi, ilkeleri ve çalışmaları ile dünyaya örnek iyi bir insan, doğasever ve çevrecidir. Dahası İstiklal Madalyası sahibi büyük bir yurtsever ve örnek bir yurttaştır.

Tarzan''ı muhtemelen daha önce böyle duymadınız ve okumadınız! Uzun ve titiz araştırmalar, onun gizemli hayatını aydınlattıkça, karşımıza saygı ve hayranlık uyandıran bir insan çıkıyor. Yeni bilgiler ışığında onun çevreci ve entelektüel kimliğini tanıyacak, öykü tadında bir yolculuğa çıkacaksınız. Belki de "Böyle güzel bir insanın farkına önceleri neden varamadık?" diye hayıflanacaksınız.

Tarzan''ın Manisa''ya gelişi nasıl oldu? Spil Dağı eteklerinde küçük bir kulübede yatak-yorgan kullanmadan nasıl yaşadı?

Yaz-kış üzerinde yalnızca bir şortla dolaşan bu "gariban", Manisa''nın ve tüm ülkenin gönlünü fethetmeyi nasıl başardı?

Yaşam felsefesi, çevrecilik anlayışı ve sağlıklı yaşam sırrı neydi?

Araştırmacı Yazar Metin Erdoğan, büyük emek vererek hazırladığı kitabında hem bu sorulara yanıtlar bulmaya çalışıyor, hem de az bilinen ya da bilinmeyen birçok gerçeği "Efsane Çevreci Manisa Tarzanı" kitabıyla gün yüzüne çıkarıyor.

Anadolu; Manisa Tarzanı gibi nice değerli halk kahramanları doğurmuş, dünyaya armağan etmiştir. Bize düşen görev, onları tanımak ve gelecek kuşaklara aktarmak...

Cenova Yayınları

Tel:(0530) 223 28 28

+++++++

HAFTANIN KİTABI

Bir kumpas ve sonrası

Biri, Atatürk ilke ve inkılâplarıyla laik Türkiye Cumhuriyeti''nin ve Türk yurdunun koruyuculuğunu yapan, Anayasa ve yasalara itaati görev kabul eden kahramanlar ocağı Türk Silahlı Kuvvetleri''ne 41 yıl şerefiyle hizmet eden general… Diğeri, yazılı ve görsel basının en üst noktalarında çalıştıktan sonra Başbakanlık''ta aldığı görevlerini başarıyla yürüten bir gazeteci. İkisi de, 28 Şubat Süreci''ni yaşayan ve o sürecin politika sahnesindeki kahramanlarını çok yakından bilenlerden…

Çevik Bir ve Mehmet Bican bu söyleşiyi; 1997-1998 yıllarında Genelkurmay Başkanlığı''nın Komuta Kademesi''nde görevli komutanların gerçek dışı iddialar ve yalan beyanlarla suçlanması, haksız yere zindanlara atılarak yok edilmeye çalışılması olayındaki gerçekleri, o günleri unutanlara, geçmişi hatırlayıp bugünü yeniden değerlendirmeleri amacıyla gerçekleştirmişlerdir. Usta gazeteci Mehmet Bican, "E. Org. Çevik ile Bir Söyleşi / Darbeci mi Kahraman mı?" kitabıyla bir devrin perde arkasına ve haksızlıklarına ışık tutuyor.

Galeati Yayıncılık

Tel:(0539) 669 60 69

++++++++

Arvasi''den öğütler...

Gazeteci yazar Hüdavendigâr Onur''un kaleme aldığı, "Arvasi Hocayla Başbaşa" adlı kitabın 2. baskısı biyografi.net yayınlarından çıktı. Kitaptaki konu başlıklarından bazıları şöyle: "*Düşman istemese de Türk ve Müslüman kalacağız, *Emperyalizmin sinsi oyunu, Hudutlarda kültür sürtüşmeleri, *Türk''ün mutluluğunu arayan bir hareket, *Eğitim ve kültür, Millet gerçeği, *Allah''ın varlığı her güzelliğin başlangıcıdır, *İnsan kendini aramaktadır, *Sanatkârlar mutlak güzeli aramalı, *Dinin istismar edilmesi, *Model şahsiyetler, *Türk milletine mesaj."

Biyorafinet Yayınları

Tel:(0538) 333 59 52

++++++++++

KÜTÜPHANEMDEN

Bir başka İstanbul''dan, başka hayatlar

Araştırmacı yazar, gazeteci Ergun Hiçyılmaz ilk baskısı 1993 yılında Altın Kitaplar''dan çıkan, "Beni Toprağıma Gömün" adlı kitabında okuru İstanbul azınlıklarıyla buluşturuyor:

"Bu kitap yaşanması muhtemel olayların değil, bütünüyle var olan bir hayatın bizatihi kendisidir. Onlar asırlar boyu aynı topraklarda yaşamış, aynı suyu içip, aynı ekmeği yemiş, aynı havayı solumuşlardır. Onlar iyi, kötü, günahsız, günahkâr, hain ve kahraman, cesur ve korkak veya zengin ve yoksul olabilirler. Dinleri ve isimleri ayrı ama yaşama tarzları aynıdır. Bazıları Osmanlı olarak doğmuş; Cumhuriyetle yaşamış ve bu topraklara gömülmüşlerdir. ''''Beni toprağıma gömün'''' diyen Büyükadalı Madam Klio''dan, Karamanlı Rumlara, kabadayı Hrisantos''dan Türk casusu Pandikyan''a, bimekan takımından en üst düzeye kadar bizim azınlıkların öyküsü. Amalyalar, Peruzlar, Kınar Hanımlar, Lefterler, Roberler ve diğer Rumlar, Ermeniler ve Museviler ile size bambaşka bir İstanbul sunuyoruz...

Kitap üç bölümden meydana gelmektedir. Başlangıçta sunduğumuz hayat, İstanbul''da ölmek ve bu topraklarda gömülmek isteyen Büyükadalı Madam Klio''nun evrak-ı metrukesinden yola çıkılarak sunulmuştur. Daha sonraki bölümler, Madam Klio''nun yaşadığı dönemlerden bazı safhalardır. Bu birbirinden ayrı ve farklı özellikler taşıyan olayları, aynı zamanda onun unutamayacağı hatıralar olarak da okuyabiliriz. Son bölüm ise yaşanan bu hayat sayfalarının rakamsal ve belgesel örneklerini kapsamaktadır. Sunduğumuz belgelerin ilk defa bu kitapta koleksiyonumdaki orijinallerinden yayınlandığını belirtmek isteriz." (Ahmet Yabuloğlu)

++++++

VİTRİNDEKİLER

Yaralı Kalmak

İbrahim Yıldırım

Kırmızı Kedi Yayınevi

Tel:(0212) 244 89 82