2012 yılında Karabağlar ilçesindeki bir parkta oynayan Umut Ceylan, beline isabet eden bir kurşun sonucu ağır yaralandı ve hastaneye kaldırıldı, ancak hayatını kaybetti.
Balistik inceleme, Umut’un ölümüne neden olan kurşunun, “uyuşturucu kullanma, yaralama, hırsızlık” gibi suçlardan dolayı cezaevinde bulunan Can Kayı’nın silahından çıktığını ortaya koydu. Can Kayı hakkında açılan dava, 2014’te İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü ve Kayı, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Ancak, 2016’da Yargıtay 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu ve Kayı serbest bırakıldı. Yeniden yargılanan Kayı, bu sefer beraat etti. Yargıtay, kararı bir kez daha bozdu ve yerel mahkeme, sanık hakkında bir kez daha beraat kararı verdi.
Ailenin itirazı üzerine, dava yeniden Yargıtay’a taşındı ve karar bir kez daha bozuldu. İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dördüncü kez yargılama yapıldı ve 2023’te görülen duruşmada, Kayı “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Tarafların itirazı üzerine, dosya Yargıtay’a gitti ve “Eksik inceleme olmadığı, yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin belirlendiği, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu” gerekçesiyle karar, oy çokluğuyla onandı.
Kararda, çoğunluğun görüşüne katılmayan daire başkanı, karşı oy kullandı. Karşı oyun gerekçesinde, Can Kayı’nın Umut Ceylan’ı taksirle öldürdüğüne dair kesin, somut ve inandırıcı delillerin bulunmadığı, bu nedenle beraat kararı verilmesi gerektiği belirtildi.
