Doğu Perinçek’in ‘soykırım’ zaferi!

Doğu Perinçek’in ‘soykırım’ zaferi!
Doğu Perinçek’in ‘soykırım’ zaferi!

“Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır” dediği için İsviçre’de cezaya çarptırılan Doğu Perinçek, başvurduğ

“Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır” dediği için İsviçre’de cezaya çarptırılan Doğu Perinçek, başvurduğu uluslararası mahkeme tarafından haklı bulundu

 

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Doğu Perinçek’in İsviçre aleyhine 2008’de yaptığı başvuruyu karara bağladı. AİHM, Perinçek’i haklı buldu ve İsviçre’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) ifade özgürlüğünü düzenleyen 10’uncu maddesini ihlal ettiğine karar verdi.  Mahkeme, AİHS’nin ifade özgürlüğünü düzenleyen 10’uncu maddesinin İsviçre yargısı tarafından ihlal edildiğine hükmetti ve bu kararın her türlü manevi zararı karşıladığı, bu nedenle manevi tazminata gerek olmadığı kararını verdi. Perinçek’in dava süresince avukatıyla görüşmesine izin verilmediği ve İsviçre yargısının kararlarında ayrımcı bir tutum sergilediği yönündeki itirazlarını ise oybirliğiyle reddetti. Bunun yanı sıra Perinçek’in yaptığı AİHS’nin ‘yasa olmadan suçlama olamayacağı’ hususunu düzenleyen 7’nci maddesinin ihlal edildiği yönündeki şikayeti de reddetti.

 


İfade özgürlüğü

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in İsviçre aleyhine yaptığı başvuruyu değerlendiren AİHM, hassas ve tartışmalı konularda da fikir beyan etmenin ifade özgürlüğünün temel unsurlarından olduğuna dikkat çekti. Hoşgörülü, çoğulcu ve demokratik toplumu; totaliter yönetimler ye da diktatörlük rejimlerinden ayıranın da bu olduğunu belirtti. Yasal olarak tanımlanmış  sözde soykırım mefhumunu kanıtlamanın da kolay bir şey olmadığını belirten mahkeme, mezkur olayla ilgili tarihi araştırmaların da tartışmaya açık olduğunu belirtti ve bunun üzerinde konsensüs sağlamanın mümkün olamayabileceğine dikkat çekti. Ermeni soykırımı yalanını ilişkin iddiaları resmen tanıyan diğer ülkelerin de bunu inkar eden şahıslara yaptırım uygulayacak yasalar çıkarmadığını belirten AİHM, bunun temel hedefinin de ifade özgürlüğüne saygı ve henüz açıklığa kavuşturulmamış konularda farklı düşünenlerin korunarak yapıcı tartışma ortamına katkı sağlanması olduğunu vurguladı. AİHM’in söz konusu dava ile ilgili kararının, bu konuda yasa çıkartmak isteyen ülkeleri bağlayacak olması açısından emsal teşkil etmesi bekleniyor.

 


Emperyalist yalan

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 2005 yılında İsviçre’nin Winterthur kentinde düzenlenen bir konferans sırasında, “Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır” dediği için, İsviçre’de Ermeni iddialarını “inkar” yasasını ihlal ettiği gerekçesiyle 2007 yılında Lozan’da yargılanmıştı. Lozan Mahkemesi, Perinçek’i 90 gün hapis cezası karşılığında,  9 bin İsviçre Frangı para cezasına çarptırmış ve bu cezayı iki yıl tecil etmişti. Perinçek’in karara yaptığı itirazı reddeden İsviçre Federal Mahkemesi, Lozan Mahkemesi’nin kararını 19 Aralık’ta onamıştı.

 

Perinçek, AYM’ye başvurdu

Ümraniye Davası’nda ağırlaştırılmış müebbet ile 34 yıl 4 ay hapis alan İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, 6 yıla  yaklaşan tutukluluğunun makul süreyi aştığı, Anayasa’nın 67. maddesindeki “siyasi faaliyette bulunma hakkı” ile 68. maddesindeki “siyasi partiler, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır” ilkelerinin ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. İP’ten yapılan açıklamaya göre, Perinçek’in avukatı Mehmet Cengiz tarafından verilen dilekçede, Anayasa Mahkemesi’nin 4 Aralık’ta verdiği CHP Milletvekili Mustafa Balbay hakkındaki karara değinilerek, 5 yıl 8 ay 26 gündür tutuklu olan Perinçek’in, Türkiye çapında faaliyet gösteren ve seçimlere katılma hakkı bulunan siyasi parti başkanlığı görevini halen sürdürdüğü, tutukluluk durumu değerlendirilirken bu konumunun da dikkate alınması gerektiği kaydedildi. Dilekçede, siyasi parti genel başkanlarının, tek başına giriştikleri her türlü siyasal eylem ve söylemlerinin, genel başkanı bulunduğu siyasal partiyi bağlayacağı ve bunları yargılama yetkisinin Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkisi içinde bulunduğu ifade edilerek, Anayasa’nın 67. maddesinin “siyasi faaliyette bulunma hakkı”nı düzenlediği, 68. maddede de “siyasi partiler, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır” ifadesinin yer aldığı kaydedildi. Atılı suçu oluşturan eylemlerin sabit olup olmadığına öncelikle karar verecek mercinin, Anayasa’nın 69. maddesine göre Anayasa Mahkemesi olduğu belirtilen dilekçede, Perinçek’in yaklaşık 6 yıldır tutuklu olmasının yerel seçimlere katılma hakkının da ihlalini ağırlaştırdığı anlatıldı.