Haber: Salim YAVAŞOĞLU
İNSANLARI gerçek dünyadan soyutlayarak yalnızlaştırdığı şeklinde eleştirilen twitter ve facebook gibi sosyal medya kanalları bir yandan da çok sayıda kişinin hayatının kurtarılmasına zemin oluşturuyor. Kan ve kan ürünlerine gereksinimi olanlar önceleri sadece yakınlarına bildirim yapıp, yardım isterken, şimdi sosyal medya üzerinden milyonlara ulaştırabiliyor. Bir çok kişi organ, ilik, kök hücre gibi temin edilmesi çok zor olan gereksinimlerini sosyal medya aracılığı ile karşılayabiliyor. Doğal afetlerde insanların kurtarılmasında, kaybolanların bulunmasında da sosyal medya önemli bir yer tutuyor. Örneğin, Van depremi sosyal medyanın olağanüstü durumlardaki yardım kapasitesini gösterdi. Onbinlerce insanın hayatını kaybettiği depremde, birçok insanın kurtulması ve aç veya susuz kalmamasını sağladı. Bütün yardım kuruluşlarının bilgilerini tek platformda toplamak ve deprem bölgesindeki ihtiyaçları doğru şekilde belirtebilmek için WordPress’te “Yalnız Değilsin Van” başlıklı bir site kurulmuş ve buradan göçük altında kalanların durumlarıyla yiyecek giyecek ihtiyacına yönelik bilgiler toplanmıştı.
Enkazdan 190 can
Sosyal medyanın en değerli katkısı ise enkaz altındaki kişilere ulaşma konusunda olmuştu. Akut Genel Sekreteri, kurtardıkları ilk 3 kişinin konumuna ait bilgilerin kendilerine Twitter aracılığıyla ulaştırıldığını açıklamıştı. Bunların yanında Google’ın depremden birkaç saat sonra Türkçe olarak kullanıma açtığı “Kişi Bulucu” servisi, yakınlarından haber almayı çalışanlara yardımcı olmuştu. Bu çalışmalar sonucunda 5 binin üzerinde kişi takip edildi. Twitter dolayımlı olarak enkaz altından kurtarılan insan sayısı 190 civarında oldu.
Yüzlerce süt gönderildi
Edirne Keşan’da beyincik kanserine yakalanan İsmet Polat Kaşıkçı’ya kansızlık nedeniyle kemoterapi yapılamıyordu. Oğlunun durumuna çok üzülen annesi Türkan Kürklüoğlu, televizyonda izlediği bir programda anne sütünün kan değerlerini yükseltebileceğini duyunca, sosyal medyada oğlunun fotoğrafını paylaşıp annelerden süt istedi. Hem Türkiye’den hem de dünyanın bir çok yerinden yeni doğum yapmış anneler Kaşıkçı’ya yardımcı olmak için harekete geçti. Kürklüoğlu’na yaklaşık 600 paket dondurulmuş süt gönderildi. Anne sütü, Kaşıkçı’ya iyi geldi. Kan değerlerinin 4 bin 500’e yükselmesinin ardından Kaşıkçı, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Onkoloji Bölümü’nde tedavi gördü ve kanseri yendi.
Kök hücre bağışı istediler
26 yaşındaki öğretmen Ali Aktuğ’un lösemiye yakalanmasının ardından “Hayata kök salmak için sen de kök hücre bağışla” mesajını dünyaya duyurmak isteyen arkadaşları, “#aliaktuğvetümlösemihastalarıiçin” hashtagi altında sosyal medyada seferberlik başlattı. Aktuğ’un arkadaşları, “Son günlerde kamu spotu ile Kızılay bu konuya dikkat çekmeye başlamıştı ancak maalesef ki söz konusu durum yeterli olmamakta. Halen yeterli derecede gönüllü bulunmamakta ve uygun ilik bekleyen milyonlarca insan bulunmaktadır. Artık bizler de buna bir el atalım dedik. Hem lösemi hastaları için çabalayalım, hem de 3. Dünya ülkeleri gibi değil, gelişmiş ülkeler gibi gönüllü ilik bağışçısı sayısını arttıralım istedik. Arkadaşımız için olmasa dahi kök hücre nakli bekleyen binlerce hastaya bir umut olmak istedik” dediler.
Donmaktan kurtarıldı
Uludağ’a tatil için gelen, Gürcistan vatandaşı Mikolos Omarov kayak yapmak için telesiyej ile zirveye çıktı. Kayak yaparken görüş uzaklığının sıfır olduğu bölgede yönünü şaşırıp ormanlık alana giren Mikolos Omarov, kara saplandığını yerden çıkamayınca, arkadaşı Asot Sukiasyan’a, “Kayboldum, donmak üzereyim” yazılı tweet attı. Sukiasyan’ın zirvede bulunan Jandarma Arama Kurtarma ekiplerine haber vermesi üzerine, 7 kar motoru ile 10 kişilik ekip Omarov’u bulmak için harekete geçti. Cep telefon numarası Acil Çağrı Konum Belirleme Sistemi’ne yüklenen Omarov’un yeri tespit edildi ve ormanlık alanda dizlerine kadar kara saplanmış olan Omarov donmak üzereyken kurtarıldı.
Hastalara kan buluyor
Antalya’da yaşayan Emin Balin (39), 4 yıl önce ameliyata girecek öğretmenine kan bulmak amacıyla sosyal paylaşım sitesinde “Antalya Kan Bankası” ismini verdiği grup kurdu. Bu süreçte büyük sıkıntılar yaşayan Balin, kendisi gibi kan arayan bir çok insan olduğunu fark edince grup aracılığıyla hastalara kan bulmaya başladı. Kısa sürede kan arayanların ve gönüllülerin buluşma noktası haline gelen grup, 4 yılda 83 bin gönüllüye ulaştı. Gönüllüler 4 yılda 10 bin ünite kan ve trombosit bağışı yaptı. Antalya’da kan bulmak için Kızılay’dan sonraki adres haline gelen kan bankası grubunun üyeleri hastalar mağdur olmasın diye gece de sırayla nöbet tutuyor.
