Yaş işler!

Yüksek Askeri Şura bu ağustosta mutad toplantısını Başbakan Erdoğan’ın başkanlığında yaptı ve üç günlük, her halde “hararetli tartışmalar” sonunda; 29 general ve amiral bir üst rütbeye terfi ettirildi, 33 general ve amiralin görev süresi bir yıl uzatıldı, 47 albay, general ve amiralliğe yükseltildi.
Kararlar Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayına sunuldu ve hemen tasdik edildi.
Kararların en dikkat çekeni, haklarında kesin hüküm olmamasına rağmen çeşitli darbe iddialarıyla tutuklu bulunan 40 general ve amiralin tümü emekli edildi. Biri yaş haddi, diğerleri kadrosuzluk gerekçesiyle emekliye ayrılanların toplamı 56 oldu.

***

Bu yılki toplantı, bugüne kadar yapılanların en kritik olanıydı... Çünkü Türk ordusunun geleceği belirlendi. Ve şimdi bu gelecek “mâalumdan mâlum”. Erdoğan ve iktidarı Türk Ordusunun değerli komutanlarını budadı. Ağaçlar daha kuvvetli olsun diye budanır. Oysa bu “budama” bilinçli bir şekilde o ağacın “kökünü kurutmak” için...
Önceki YAŞ karar ve toplantılarında subaylar ve diğer personel durumları ve ordunun normlarına ters düşen haller yüzünden emekliye sevk edilir ve bu kararlar malum çevrelerce eleştirildi. Ama bu kararlar ordunun düzenini korumak maksadıyla idi... Şimdi durum başka. Kararlar iktidarın düzeni ve maksatları için alındı.
Şu sırada ordumuzun toplam 68 general ve amirali tutuklu! Sanki, kendi devletlerinin esir kamplarında tutsak gibiler...
Şu akıl almaz tarihimizin büyük ayıpları arasına geçecek duruma bakın... Bir eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ; terörist olmak, terör örgütü kurmaktan sanık ve tutuklu. Bir diğer eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök ise aynı Silivri celsesinde tanık. Daha doğrusu “sessiz tanık” ...
Ve Yüksek Askeri Şûradaki yeni şekil; mutadın aksine başkanlık mevkiinde Erdoğan tek başına, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ise masanın öteki ucunda. Danışman rolünde! Ve şura üyesi diğer komutanlar, silah arkadaşlarını budayan kararlara imzalarını atmışlar.
Hatırlardadır; bir süre önce aynı durumlardan rahatsız olan TSK’ya yapılanları ve yapılacakları kabul etmeyen Orgeneral Işık Koşaner ve üç Kuvvet Komutanı, emekliliklerini istemiş, yani istifa etmişlerdi.
Darbe ve “sivil otorite”ye “başkaldırı” yanlış ama “istifa” bu gibi hallerde onurludur...
Hem içeride ve halen dışarıda bulunan komutanlar bilmelidirler ki bu iktidar, sonunda onlara da Türk Ordusu’na da yar olmaz...

***

YAŞ toplantıları münasebetiyle Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) üyeleri, Başbakan Erdoğan başkanlığında Anıtkabir’i ziyaret ettiler. Ata’nın huzurunda Erdoğan’ın deyimiyle “sap gibi” durdular..
Erdoğan durum gereği güzel şeyler yazmış.. Ama ne derece samimi.
Allah da biliyor kullar da; Gül-Erdoğan ve takımı eski söyledikleriyle sabit. Atatürk’ü gerçekten sevmezler ve saymazlar. Cumhuriyetini ve Ordusunu da! Öyleyse kimi kandırıyorlar? Haydi bazılarını kandırdılar Allah’ı ve mezarındaki Atatürk’ü nasıl kandıracaklar?
İleride planları tutar, “tek adam” -padişah- olursa, merak ederim; o zaman Anıtkabir’e gidecek mi? Tabii eğer “Anıtkabir” kalmışsa deftere ne yazacaklar?
“Riyakarlığın” belgesi, resmi olur mı? Oluyor işte. Önceki gün Anıtkabir’deki manzara, “Riyakarlığın” videoso idi!
Şu sırada yazılacak çok şey var. Riyakarlık, yalan dolan. Mesela şimdiye kadarki Dışişleri Bakanlarının en zayıfı Davutoğlu’nun marifetleri.. Sıfırcı Hocaya tavsiye ederim; Barzani’nin huzuruna gitmeden, Kerkük’e gitmeden sıfırdan başlamasıydı... Mesela Barzani konusunda onu en yakından geçmişiyle tanımış araştırmacı yazar Hulusi Turgut’un “Barzani” kitabını (Doğan Kitapları) okusaydı ve naçizane benim, “Bölücülüğün Uzun Tarihi” kitabıma bir göz atsaydı!

***

Ve önceki gün... 4 Ağustos... Turan kahramanı Enver Paşa’nın Turan uğruna Kızıl Ordu tarafından Orta Asya’da şehid edilişinin 90. yılı idi. Paşa’yı, torunu Osman Mayatepek’le birlikte Alanya’da andık. Ruhu şad olsun!

Yazarın Diğer Yazıları