Türkiye şoklara karşı kırılgan

Türkiye şoklara karşı kırılgan
Türkiye şoklara karşı kırılgan

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’e göre, politik ve sosyal huzursuzluk turizmi engelleyebilir, sermaye akışının istikra

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’e göre, politik ve sosyal huzursuzluk turizmi engelleyebilir, sermaye akışının istikrarını bozabilir, enflasyonu arttırabilir

 

Merkez Bankası’nın yeni para politikası, ateşi yükselen dolar’ı dizginleme çabaları, altın dışı döviz rezervi, dışarıda dikkatle takip ediliyor. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, “Türkiye’nin sermaye girişlerindeki sert düşüş, liranın değer kaybetmesi ve uluslararası rezervlerdeki düşüş Türkiye’nin ‘BBB-’ olan notunun tolere seviyesi içerisindedir” dedi.
Fitch, Türkiye’ye ilişkin bilgilendirme notunda, Türkiye’nin hâlâ piyasalardaki hassas değişimlere karşı kırılgan bir tutum gösterdiği belirtilerek, “Türkiye’nin dış finansal durumu ana zayıflık gösteren unsurlardan biri. Büyümenin dengelenmesi, fiyat ve döviz kurundaki sağlamlıkla ilgili endişeler içinde politik meydan okumaları barındırıyor. Türkiye’nin sermaye girişlerindeki sert düşüş, liranın değer kaybetmesi ve uluslararası rezervlerdeki düşüş Türkiye’nin ‘BBB-’ olan notunun tolere seviyesi içerisindedir” denildi.

 


Ekonomi zarar görebilir

 


Fitch açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Son gelişmeler, yerel politik ve sosyal huzursuzluk, gelişmekte olan piyasalara ilişkin genel olarak oynak yatırımcı algısı ve parasal genişlemenin azalacağı yönündeki spekülasyonların da ardında, Türkiye’nin şoklara karşı kırılganlığına işaret etmektedir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, devam eden politik ve sosyal huzursuzluk turizmi engelleyebilir, kısa vadeli sermaye akışının istikrarını bozabilir, enflasyonu arttırabilir ve ekonomiye zarar verebilir.”

 


Sıcak para azaldı

 


Türkiye’de Mayıs ayında sermaye girişinde bir duraksama yaşadığına işaret edilen açıklamada, “Net sermaye girişi, Türkiye’nin ekonomik büyümesi için son derece önemlidir. GSYH’nin yüzde 6-7’si oranındaki cari açık tasarruflar ve yatırımlar arasındaki kıyaslanabilir dengesizliği yansıtmaktadır. Azalan sermaye girişi, sıkı para politikasının iç talebi kısıtlamasından daha büyük bir yakın vadeli politik risk oluşturmaktadır” denildi. Açıklamada, Türkiye’nin ekonomik büyüme potansiyeline de atıfta bulunularak;  “Türkiye’nin olumlu ekonomik büyüme görünümü Türkiye’nin ulusal kredi profilini desteklemektedir. Türkiye’nin GSYH’sı bu yılın ilk üç ayında bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 1,6 artış kaydetti. Endüstriyel üretim ve ithalat verileri 2013’ün ikinci çeyreğinin de güçlü olabileceğine işaret ediyor” ifadeleri kullanıldı.

 


Döviz yetersizliği

 


Merkez Bankası’nın lirayı savunmak için bu ayın başlarında adım attığının belirtildiği açıklamada, “Türkiye’nin uluslararası likidite rasyosu zayıf ve (Merkez Bankası) bu stratejiyi uzun süre devam ettirmek için yeterli döviz rezervine sahip değil. Merkez Bankası’nın döviz rezervinin (altın dışı) Nisan’daki 114 milyar dolar seviyesinden Temmuz ortalarında 100 milyar dolara düşmüş olduğunu tahmin ediyoruz” görüşlerine yer verildi.
Açıklamada ayrıca, “Merkez Bankası’nın yeni para politikası Türkiye’nin ekonomisinin yeniden dengelenmesine yardım etmesine rağmen Türkiye’nin yüzde 5 olan enflasyon hedefini gerçekleştirmesinde yardımcı olamamıştır. Kredi büyümesi yüksek kalmıştır ve Mayıs’ta yüzde 6,5 olan enflasyon Haziran sonunda yüzde 8,3’e çıkmıştır” denildi.