Antalya Büyükşehir Belediyesi raporları

Sayıştay raporlarını okumaya devam ediyorum. Şaşırtan incelikte işlerle kamu zararına tanık oluyorum. Bu kez sıra Antalya Büyükşehir Belediyesine ait raporlarda... Bir kaç yazı dizisi olacağa benziyor.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek bazı tespitleri ile ilgili bir basın açıklaması yapmıştı. Sayın Böcek'in basın huzurunda anlattığı konuya sonraki yazıda çok ayrıntılı şekilde değineceğim. Bugün sizlere rapordaki bir konuyu aktararak, Antalya Büyükşehir Belediyesi yazı dizisine başlayalım.

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Orman Genel Müdürlüğünden bir alanı kiralamak istiyor. Kepez'de 2046 yılına kadar kullanılmak üzere yıllık 366 bin TL'ye, 1 kilometrekarelik bir alan kullanılmak üzere kiralanıyor.

Protokol, 21 Eylül 2017 tarihinde imzalanıyor. Protokole göre ilçelerde oluşacak atıkların bertaraf ve geri kazanımı yapılabileceği şekilde işletilmesi için iş devrediliyor.

Burada tabloya Antalyaspor giriyor.

Antalyaspor kulübü derneği ile Antalya Büyükşehir Belediyesi arasında, 20 Mart 2046 tarihine kadar işletmek ve ekli protokol imzalanmak üzere genel sekreter Birol Ekici'yi görevlendiriyor. Antalyaspor Kulübü Derneği adına ise Nafiz Tanır yetkili oluyor.

Dahası var…

Antalya Büyükşehir Belediyesi yine Orman Genel Müdürlüğünden "Rehabilite hazırlık maksatlı dolgu sahası" için 40 bin metrekarelik alanı kiralıyor. Bu alan da Antalya Büyükşehir Belediye Meclisinin (14 Nisan 2017 tarih ve 366 no'lu) kararıyla bizzat Antalyaspor Kulübü Derneği tarafından işletilmesi şartıyla veriliyor.

Bu iş için de Büyükşehir Belediyesi ile Antalyaspor Kulübü Derneği arasında 20 Mart 2022 tarihine kadar geçerli olacak bir protokol imzalanıyor.

Antalya Büyükşehir belediyesi yukarıda belirtilen sahalarla ilgili olarak Antalya Orman Bölge Müdürlüğüne 2017 ve 2018 yıllarına ilişkin arazi izin bedelleri kapsamında KDV dâhil toplam 2 milyon TL ödemede bulunuyor.

Ancak, yapılan protokoller kapsamında Antalyaspor Kulübü Derneği tarafından Antalya Büyükşehir Belediyesine herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılıyor. Ödemede bulunulmadığı gibi, ödenecek bu tutarlarla ilgili hiçbir tahakkuk kaydının da yapılmadığı görülmüş.

Sayıştay da bu tahsisin doğru olmadığını mevzuata aykırı olduğunu tespit etmiş.

Asıl sorun ise başka…

Antalya Spor Derneği protokolleri yaptıktan hemen sonra tahsis edilen yerleri Antalyaspor Faaliyetleri Tic. San. AŞ.'ye başka bir protokol ile devrediyor.

Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi 10 Kasım 2017 tarihinde yaptığı toplantıda hafriyat bedellerini yüzde 50 düşürdü.

15 Kasım 2017 tarihinde ise Antalyaspor Kulübü başkanı Ali Şafak Öztürk bir basın toplantısı düzenledi ve "siyasiler sözünü tutmadı, genel kurula gidiyoruz" dedi.

Menderes Türel de sosyal medya hesabından, "Türkiye'de hangi kulüp Belediye Meclisi'nde oy birliği ile alınmış karar neticesinde yıllık en az 20 milyon TL sabit gelir kaynağına kavuşturulmuştur" ifadelerini kullandı.

Bu süreç yaşanırken Antalyaspor yönetiminden de istifalar gerçekleşiyordu.

Antalyaspor Başkanı, 17 Kasım 2017 tarihinde ikinci bir basın toplantısı yaptı ve ilkinin aksine Menderes Türel'e teşekkür etti.

Şunları söyledi:

"Burada 1.5 senede gördüğümüz şu ki; Antalyaspor'a zarar veren kişiler var. Her kulüpte olabilir bunlar. Eğer bu organize şekilde oluyorsa ve çeşitli konularda da kendi menfaatlerini üst düzeyde ileri çıkararak zarar vermeye çalışılan hamleler geliyorsa, bunları daha iyi araştırmak, konuşmak lazım. Antalya şehrinin ve Antalyaspor'un bağırsaklarını temizlemesi lazım. Burada kendi çıkarları için şehre ve spor kulübüne zarar veren, ihanet eden insanlar var. Bu kulübü yönetmek isteyenler, yönetiminde olmaya çalışanlar, buradan çeşitli finansal kazanç bekleyen, ün bekleyenler var. Bunlar normaldir ama bu kadar organize şekilde olması, bazı şeylerin üstü kapalı olması ve konuşulmaması bizi çok rahatsız ediyor. Antalya'da utancından insan içine çıkamaması gereken insanlar şu anda planlar yapıyor."

Sonuç olarak…

Sizin anlayacağınız…

Yine bir kamu malı, vatandaşın parası bir spor kulübüne gelir getirmesi için yasalar çiğnenerek tahsis edilmiş. Tahsis edilen bu kamu malları bile paylaşılamamış.

Daha önce Ankara'da Melih Gökçek döneminde gördüğümüz hafriyat işlerinin spor kulüplerine gelir olsun diye verilmesi uygulamasının burada da ortaya çıktığını görüyoruz.

O zaman İBB de İstanbul takımlarına maddi destek versin, diğer büyükşehirler de kendi takımlarına versin! Sonra da ortaya böyle borç batağında, paraların nereye gittiği belli olmayan bir futbol kültürü ortaya çıksın…

Belediyelere sesleniyorum. Vatandaş aç, vatandaş yoksulluk içinde, vatandaş kendini yakıyor. Harcayacağınız paralar sizin paralarınız değil bu yoksul halkın parasıdır. O paraları spor kulüplerine değil halka harcamak zorundasınız.

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları