İbret alalım.

Tarihin ibretsizler yüzünden tekerrüre mahkum olduğunu, her fırsatta eleştirip de, onlardan olmayalım.

*

Haziran 2018.

AK Parti ve MHP''nin Cumhurbaşkanı adayı Tayyip Erdoğan''ın karşısındaki muhalefet adaylarından, seçilme şansı en yüksek varsayılan, o gün CHP''li şimdi Memleket Partisi Genel Başkanı olan Muharrem İnce, Maltepe Meydanı''nda kurulan dev sahnede konuşmaya başladığında, seçmenin sandığa gitmesine artık sadece saatler kalmıştı.

Hatırlayın yorumları.

Alandan canlı bildiren meslektaşlarımız, yüzlerinde engel olamadıkları o "beşlik simit" sırıtışıyla nasıl da "bitti bu iş" havasındalardı.

*

''Yüzyılın mitingi yapılmıştı.''

''Mahalleler arası duvarlar da, Erdoğan''ın yenilmezliği algısı da yıkılmıştı.''

''İlk turda alınması da işten değildi; diğer muhalif adayların destekçileri de İnce''nin oluşturduğu heyecana kapılmıştı; en kötü ihtimalle ikinci tura kalacak; öyle oldu mu da zaten kazanacaktı.''

"Türk siyasetinde yeni bir sayfa açılıyor bile değil açılmıştı.!"

Sonuç:

"Adam kazandı."

*

Haftasonundan bu yana, seçim yapılmış, kazanılmış, "Yeni Cumhuriyet" planları siyaset mezarlığını boylanmış ve Cumhuriyet''in yeni yüzyılı, kurucu ruh ile inşaya başlanmış gibi bir tozpembe hale içinde yaşayan eş, dost, arkadaş ve dahi okur her kim varsa, naçizane "fren" mekanizmasının yerini hatırlatmayı göre" biliyorum onlara.

İzmir''in işgalden kurtuluşunun ve Cumhuriyet mücadelesinin artık tamamen siyasi zemine taşınması yolunun açılmasının 100. Yıldönümü dolayısıyla sadece Gündoğdu Meydanı da değil şehrin dört bir yanında tertiplenen kutlamaların tamamı, Türk''ün son bağımsız devletini kurma savaşını itibarsızlaştırma çabası içindeki cümle densize verilebilecek en güzel cevaplardı.

Yaşanan coşku, konuşmaların mesajları, oluşan kelebek etkisi; hepsi ayrı ayrı anlamlı, ayrı ayrı Türk Milleti adına gurur, inanç ve umut kaynağı, ayrı ayrı ve evet avuçlarımızı patlatırcasına alkışlanmalıktı.

*

Ve fakat…

Bir mitingle iktidar değiştirdi zannına kapılıp da son 20 yirmi yılın en derin hayal kırıklığına gark olmuş bir ülkenin seçmenleriyiz biz; bir konserle memleketin kaderini değiştirdiğimiz hülyasına kapılmayalım olur mu!

Tarkan konseri;

İktidarı değiştirmedi iktidarda hâlâ AK Parti var.

Sistemi değiştirmedi; hâlâ Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi''nin tanıdığı yetkilerle belirliyor ilgilileri kaderimizi.

*

Ama moral verdi; ki bu tek basına zaten yeterince kıymetli.

Şu günlerde en çok ihtiyaç duyduğumuz moral değil miydi!

*

Bu uzuuuuuun "Aman ha" faslından sonra, gelelim üstatların elinde umudu şakıyan o güzelim enstrümanların arasında, kulak tırmalayan bir patavatsız zurnanın zırt dediği yere;

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer''e biçilen "Atina Belediye Başkanlığı" rütbesine…

*

Dönemin gazeteleri, o gün şu manşetle duyurmuşlardı ihaneti:

-İzmir Valisi Yunanlılarla İşbirliğini kabul etti!

"Zito" diye bağırdı.

*

Bu zurna önce bir;

Geçen de hatırlattık, beş binden fazla Türk''ün katledildiği gün İzmir''de "İtilaf müfrezelerine gerekli kolaylığın sağlanması" emrini veren…

İngiliz belgelerinde "Bizimle işbirliği yapmaya hazırdır" diye fişlenen…

Ziya Gökalp''ten Mithat Şükrü''ye Medine Müdafii Fahrettin Paşa''dan, Genelkurmay Başkanı Cevat Çobanlı''ya nice Osmanlı aydını, bürokratı ve askerinin, Damat Ferit''in özel ricasıyla İngilizlerce hazırlanan "av" listeleri uyarınca kelepçelendiği günlerin de Dahiliye Nazırı olan İzzet Paşa''yı;

"Atina Valisi" ilan etsin de…

*

Bu zurna önce bir;

Ziya Gökalp gibi bir vatan evladı için "Kafasına bir düzine nalıncı çivisi çakılıp, köy köy, oba oba gezdirilmeli" diye yazanları "Atina basını" ilan etsin de…

*

Bu zurna önce bir;

Urfa Mutasarrıfı Nusret Bey''i, "Memleketi işgal eden kuvveti karşılamak bir Türk mutasarrıfına yakışmaz" deyip işgalcileri karşılamadığı için yargılayan Nemrut Mustafa''yı, "Atina Paşası" yok yok "Londra Paşası" ilan etsin de…

*

Bu zurna önce bir;

"400 yıldır altında yaşadığımız bayrak denilen o kırmızı paçavradan ne fayda gördünüz? Bugün muazzam bir devletin şanlı bayrağı üzerimizde dalgalanıyor. Bari bundan istifa ederek mesut yaşayalım!" Diyen Osmaniye Kaymakamı Mesut Fani''yi, "Paris Kaymakamı" ilan etsin de…

*

Bur zurna önce bir;

İşgalcilerden "Türkiye''yi İngiliz mandasına almalarını rica eden", "Musta Kemal''in üzerine ordu gönderilmesini isteyen" Damat Ferit''i Londra Sadrazamı ilan etsin de…

*

Bu zurna önce bir;

Kuvay-ı Milliyecileri "kudurmuş haydutlar" diye tanımlayan, Sevr''i onaylayan, Mustafa Kemal hakkında ölüm, Kaymakam Kemal Bey için idam fetvası veren, Cumhuriyet''e itaat etmeyi kabul eden her ferdin mürtet olduğu fetvasını yayınlayan, Türklükten istifa edip de, "Tövbe yarabbi tövbe Türklüğüme / Beni Türk Milletinden addetme" diye şiirler yazan Mustafa Sabri''yi Atina Şeyhülislamı ilan etsin de…

*

Bu zurna önce bir;

"İşgal Orduları Başkomutanı General Harrington Cenaplarına…" hitaben kaleme aldığı "sığınma" talebini "Halife-i Müslimin" sıfatıyla imzalayan, kendisini önce Allah''a sonra İngiltere''ye emanet eden Vahdettin''i Londra Halifesi ilan etsin de…

*

Edebilirse…

*

Birini "Atina Belediye Başkanı" ilan edebilecek tarihi zemine sahip mi görsün millet de!