Limanlarda işletme süresini 49 yıla uzatan düzenleme iptal edildi. Atatürk ve arkadaşları 1924 yılında limanların hâkimiyetini almıştı

Limanlarda işletme süresini 49 yıla uzatan düzenleme iptal edildi. Atatürk ve arkadaşları 1924 yılında limanların hâkimiyetini almıştı
Anayasa Mahkemesi (AYM), özelleştirilen limanların işletme hakkının 49 yıla uzatılmasını öngören yasal düzenlemeyi iptal etti. Söz konusu düzenleme hem halkın hem de muhalefetin tepkilerine neden olmuştu.

Katarlılara bir darbe de AYM’den geldi

Anayasa Mahkemesi, özelleştirilen Denizcilik İşletmeleri AŞ (TDİ) ve Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü’ne (TCDD) ait bazı limanlardan 49 yıldan az süreli işletme süresi olanlarının sözleşme süresinin ihalesiz olarak 49 yıla uzatılmasını öngören yasal düzenlemeyi iptal etti.

CHP’li Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç öncülüğünde 133 milletvekili tarafından yapılan başvuruyu inceleyen AYM’nin 20 Temmuz tarihli gerekçeli kararı Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı.

DEVLETİ ZARARA UĞRATACAĞI BELİRTİLDİ

Kararın iptal talebinin gerekçesi bölümünde, söz konusu yasal düzenleme ile kesinleşmiş yargı kararıyla iptal edilen sözleşmelerin sürelerinin uzatılması yoluyla bu sözleşmelere yasal geçerlilik sağlandığı, yeni ihaleler yapılmaksızın sözleşme sürelerinin uzatılmasının devleti zarara uğratacağı belirtildi.

Bu durumun sözleşme özgürlüğünün kullanılması bakımından eşitsizliğe yol açtığı, sözleşme tarafı olmayan kişilerin ihaleye katılma imkanından mahrum bırakıldığı görüşlerine de yer verildi.

ANAYASAYA AYKIRI OLDUĞUNA KARAR VERİLDİ

Başvuruyu inceleyen AYM, mevcut özelleştirme sözleşmesinin tarafları dışında istekli olan başka kişilerin ek sözleşmeye taraf olabilme imkanının engellenmesinin serbest rekabet ve eşitlik ilkeleriyle bağdaşmadığını ve limanların gerçek özelleştirme değerlerine ulaşılmasını da engelleyebilecek nitelikte olduğu yönünde görüş bildirdi.

AYM ayrıca, söz konusu kuralın zaman kaybı yaşanmadan yapılacak yatırımlar ile limanların rekabet güçlerinin korunması yönündeki gerekçesi gözetildiğinde, farklı muamelenin objektif ve makul bir temele dayandığının söylenemeyeceğini belirtti.

AYM, 7350 sayılı yasayla 4046 sayılı özelleştirme uygulamaları hakkında kanuna eklenen geçici 30 maddenin bahse konu düzenlemeleri içeren 1. 2. ve 3. fıkralarının anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline oybirliğiyle karar verdi.

CUMHURİYET TARİHİNDEKİ LİMAN İŞLETMESİ

Lozan Antlaşması ile kapitülasyonlardan kurtulan Türkiye Cumhuriyeti, kabotaj hakkına kavuştu.

Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren yabancılar tarafından yürütülen liman hizmetleri 1925 yılında Türk sermayesi ile kurulan şirketlere devredilmiştir. 1939 yılında liman hizmetlerini devletin üstlenmesiyle Devlet Limanları İşletme Umum Müdürlüğü teşkil edilmiş, bu kurum 1944 yılında Devlet Denizyolları ve Limanları İşletme Umum Müdürlüğüne dönüştürülmüştür.

İPTAL EDİLMESEYDİ KATAR ANTALYA LİMANI’NI 2047’YE KADAR İŞLETECEKTİ

AKP’nin daha önce geri çektiği ancak Meclis’e sunduğu “torba teklife” göre, Antalya Limanı’nı 140 milyon dolar karşılığında devralan Katarlı QTerminals şirketi, değişen yükümlülüklerde 2047 yılına kadar limanı işletme hakkı elde etmişti.

KABOTAJ BAYRAMI NEDİR

Denizcilik ve Kabotaj Bayramı, her yıl 1 Temmuz tarihinde kutlanan bir milli bayramdır.

Kabotaj bir ülkenin kendi karasularında ve kendi limanları arasında gemi işletme ve her türlü liman hizmetlerini kendi kontrolünde bulundurma hakkıdır. Yani özetle, limanlardaki bağımsızlık hakkını gösterir. Büyük Türkçe Sözlük kabotajın kelime anlamını "Bir ülkenin iskele veya limanları arasında gemi işletme işi" olarak vermektedir.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde imparatorluğun kabotaj hakkı yoktu. Çünkü Batılı ülkelere verilmiş olan kapitülasyon hakları sebebiyle Osmanlı İmparatorluğu kıyılarında genellikle yabancı bandıralı tekneler hizmet görürlerdi. Ancak 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması uyarınca kapitülasyonlar lağvedildi. Böylece Türkiye kabotaj hakkına kavuştu. Türkiye’nin büyük ölçüde bir yarımada ülkesi oluşu ve kıyı uzunluğunun 8333 kilometre olduğu dikkate alınırsa bu Türk denizciliğine büyük bir imkân tanıyordu. Gerekli düzenlemeler yapıldıktan sonra 19 Nisan 1926 tarihinde çıkarılan 815 sayılı yasaya göre Türkiye limanları arasında sadece Türk teknelerinin hizmet görmesi zorunluluğu getirildi. Yasa aynı yıl 1 Temmuz’da yürürlüğe girdi. Bu tarih 1935 yılından itibaren Kabotaj Bayramı olarak kutlanmaya başlandı. 2007 tarihinde kabotaj kelimesine denizcilik kelimesi de eklenerek bayramın adı Denizcilik ve Kabotaj Bayramı olmuştur.

Kabotaj bayramını kutluyoruz ama hangi limanlar bizim hangileri satıldı? İşte ayrıntılar...

İzmir Limanı: 1 milyar 275 milyon dolara, Hong Kong merkezli Hut chison Whampoa şirketine satıldı. Türkiye’nin en büyük konteynır ihracat limanı olan İzmir Alsancak Limanı’ ndan, yılda ortalama 30–35 milyon TL net gelir elde ediliyordu.

Kuşadası Limanı: 02.07.2003 tarihin de, 24 milyon 300 bin dolara, Siyonist Sami Ofer’e verildi.

Dikili Limanı: 20.11.2003 tarihinde, 4 mil yon 250 bin dolara, Dikili Liman ve Turizm İşletmeleri A.Ş.’ye satıldı.

Marmaris Limanı: 26.01. 2001 tarihinde, 14.900.000 dolara, Marmara liman İşletme A.Ş.’ye devredildi.

Antalya Limanı: 31. 08.1998 tarihinde, 29 milyon dolara, Ofer’in eline geçmişti.

AKP’nin daha önce geri çektiği ancak Meclis’e sunduğu “torba teklife” göre, Antalya Limanı’nı Aralık 2021 itibariyle 140 milyon dolar karşılığında devralan Katarlı QTerminals şirketi, değişen yükümlülüklerde 2047 yılına kadar limanı işletme hakkı elde etti.

Alanya Limanı: 28.11.2000 tarihinde, 1 mil yon 600 bin dolara, Alanya Liman İşletmesi Den Tur A.Ş.’ye satıldı.

İskenderun Limanı: 09.09. 2005 tarihinde PSA-Tekfen ortaklığına satıldı ancak satış sonradan iptal edildi. O günden bugüne limanda hiç bir yatırım yapılmadı, çürümeye terk edildi.

Mersin Limanı: 04.08.2005 tarihinde, Singapur PSA’ya satıldı. Limanın adı, ‘Mersin International Port’ olarak değiştirildi. Eylül 2005’de satış iptal edildi. 30.06.1997 tarihinde, 800 bin 944 dolara, Çakıroğlu A.Ş’ye devredildi.

Mersin Limanı’nın işletmesi 2007’de 36 yıllığına ve 755 milyon dolara Hamdi Akın’a ait Mersin İnternational Port (MIP) şirketine verildi.

Akbank eski Genel Müdürü Zafer Kurtul’ın da yönetiminde olduğu MIP şirketi, 10 yıl sonra limanın işletmesinin yüzde 40’ını, 869 milyon dolara Avustralyalı bir şirkete sattı.

Ordu Limanı: 30.06. 1997 tarihin de,1.607. 887 dolara, Çakıroğlu A.Ş’ye satıldı.

Giresun Limanı: 30.06.1997 tarihinde, 3.203.774 do ara, Çakıroğlu A.Ş’ye verildi. Rize Limanı: 06.08.1997 tarihinde, 5.606.605 dolara, Asım Çillioğlu O.G. G’ye satıldı.

Hopa Limanı: 17.06.1997 tarihinde, 4.004.718 dolara, Park denizcilik ve Hopa Liman İşletmesi A.Ş ’ye devredildi.

Trabzon Limanı: 20.11.2003 tarihinde, 20.160.000 dolarla ihaleye çıktı. 30 yıllık işletme hakkı, 2003 yılında Albayrak Grubu tarafından devralındı.

Samsun Limanı: 12.06.2006 tarihinde, 5 milyon dolarla ihaleye çıktı. Liman özelleştirme kapsamında 2010 yılında 125.200.000 dolar bedelle 36 yıllığına Ceynak Lojistik''e devredildi.

Bandırma Limanı: Çelebi Holding iştiraki Çelebi Bandırma Uluslararası Limanı İşletmeciliği A.Ş., TCDD Bandırma Limanı’nın 36 yıllık işletme hakkını Ankara’da imzalanan sözleşme ile devraldı.

Derince Limanı: 39 yıl işletme hakkı için 2014 yılı Ocak ayınca açılan ihaleyi Safi Holding kazandı.

Galataport Salıpazarı Kruvaziyer Limanı: 2013 yılında Salıpazarı Liman Sahası''nın (Galataport) 702 milyon dolar ile Doğuş Holding AŞ''nin.  

Tekirdağ Limanı: 2022 yılında Türkiye Denizcilik İşletmesi A.Ş''ye ait Tekirdağ Limanı''nın özelleştirilmesi ihalesini 347 milyon 100 bin lira teklif veren Ceynak''ın

Kuşadası Limanı: 2003 yılında Kuşadası Limanı''nı satın alan Yahudi İşadamı Sami Over''e sahibi olduğu Global Yatırım Holding''in liman iştiraki Global Ports Holding Antalya limanını işletme hakkını 140 milyon dolar karşılığında Katarlı QTerminals WLL''ye sattı.

Çeşme Limanı: 2022 yılında Çeşme Limanının işletme hakkı da 12.5 milyon dolar bedelle Ulusoy Ortak Girişim Grubu’na verildi.

İlgili Haberler