Haberleşme ve Özel Hayatın Gizliliği Araştırma Komisyonu’nda MİT yetkilisinin yanı sıra Erdoğan ile Baykal’ın da din
Haberleşme ve Özel Hayatın Gizliliği Araştırma Komisyonu’nda MİT yetkilisinin yanı sıra Erdoğan ile Baykal’ın da dinlenmesi isteniyor
Meclis haftaya oldukça hareketli başlıyor. Haberleşme ve Özel Hayatın Gizliliği Araştırma Komisyonu bu hafta MİT yetkilisini dinleyecek. Komisyonun CHP’li üyesi Namık Havutça da, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın dinlenmesini önerecek. Uludere Alt Komisyonu ise raporuna son şeklini verip üst komisyona havale edecek. Bakanlar Kurulu’nda imzalanan 4. Yargı Paketi hafta başında TBMM’ye gelecek. 4. Yargı Paketi ilk önce Adalet Komisyonu’nda görüşülecek ardından Genel Kurul’a gelecek.
“Böcek Komisyonu” çarşamba ve perşembe günleri çalışmalarına başlıyor. Komisyonun CHP’li üyesi Namık Havutça, ilk gün MİT yetkilisini dinleyeceklerini belirtti. Komisyonun merak ettiği konular arasında yasadışı dinlemeleri kimlerin yaptığı, nasıl yapıldığı ve bunun sonuçlarının kimlere yansıtıldığı olduğunu ifade eden Havutça, şöyle dedi: “Kamuoyunun ilgilendiği üç nokta var. Yasadışı olarak siyasi parti temsilcilerine yapılan şantajlar, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’a yönelik de bir tertip var. Bunlar iki noktada kamuoyunu ilgilendiriyor. Bizi ilgilendiren boyutu birincisi insan hakları ihlali olarak bireylerin temel hak ve özgürlüklerine bir saldırı olarak görüyoruz. İkincisi kamu düzenini ve parlamenter demokrasiyi tehdit eden boyutu var, kamusal boyutu var. Bu iki unsur yönünden bunun aydınlanması Türkiye’nin ana konularından bir tanesi.”
Haberal davası
Tutuklu CHP milletvekilleri Mehmet Haberal ile Mustafa Balbay’ın Meclis’e gelerek dinlenmesi gerektiğini ve bu konudaki önerisini yineleyeceğine dikkat çeken Havutça, şöyle dedi: “Emniyet yetkilileri ’yasadışı dinleme yapılmıyor’diyorlar ama mesela Haberal’ın yargılandığı davada Başkent Üniversitesi’nin santral telefonları dinlenmiş. Hem Balbay’ın hem Haberal’ın komisyonumuzda dinlenmesinde ısrarlı olacağım. Haberal ve Balbay’ı Meclis’e davet etmemiz gerekiyor. Meclis’in, komisyonun çağrısıyla hem Balbay hem Haberal getirilebilir Ankara’ya. Böylelikle milletvekillerimiz ilk kez hak ettikleri parlamentoya bir adım atmış olurlar.” Mağdurların da dinleneceğinin altını çizen Havutça, “Mağdurların en önemlilerinden olan Sayın Başbakan’ın, Sayın Baykal’ın bu konudaki mağduriyetlerini ifade etmeleri için dinlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Başbakan dinlendiğini kamuoyuna kendi ifade etti” dedi.
Dinlemeye karşı CHP’nin sır projesi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, dinlemeye karşı yeni bir teknolojiyle önlem aldıklarını söyledi. Sistemin detaylarıyla ilgili ise bilgi vermedi. “Baykal’ı izleyenle Başbakan’ı dinleyen aynı irade olabilir mi?” sorusuna “Olabilir” karşılığını veren Tekin, Türkiye’deki çeteleşme sürecine dikkat çekti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Bugün gazetesine yaptığı açıklamada parti olarak dinlemelerle ilgili farklı önlemler aldıklarını belirtti.
Yeni bir teknoloji kullandıklarını açıklayan Tekin, sistemle ilgili detay vermedi. Tekin, “Buna ne derseniz deyin ama önlemlerimiz var. Bu yeni bir teknolojidir. Bütün bu güvenli koşullar olmadığı için kendi imkanlarımızla önlemlerimizi alıyoruz. Aldığımız önlemler sağlıklı mı sağlıksız mı bunu da bilmiyoruz” dedi. CHP’lilerin dinlenmesinin zaman kaybı olacağını savunan Tekin, sadece dedikoduların dinleneceğini bildirdi. Tekin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dinlemeleri iki yıl önce gündeme getirdiğini fakat hiçbir kurumdan ses çıkmadığını söyledi. Tekin, “Meclis’te (dinleniyor musunuz) başlıklı beş maddelik bir soru önergesi verdim ama cevap alamadım. Başbakan daha sonra dinlendiğini itiraf etti. Başbakan ardından ’Beni derin devlet dinliyor’dedi. Bunun üzerine ben bir daha soru önergesi verdim: (Nasıl bir derin devlet bu) diye” şeklinde konuştu.
Baykal’ın odası
Deniz Baykal’ın odasının ve CHP parti MYK odasının dinlenmesiyle ilgili bilgilerinin olmadığını söyleyen Tekin savcıların soruşturma açıp açmadığını bilmediklerini belirtti.
Tekin, şöyle devam etti: “Biz o dönem görevde değildik, İstanbul il başkanıydım o zaman. Elbette bundan sonra mutlaka bir önlem alınmıştır ama o güne kadar kim dinlemiştir, dinlenilenlerle ilgili herhangi bir yasal işlem yapılmış mıdır, yapılmamış mıdır bilemiyorum. CHP’deki dinlemelerle ilgili neden herhangi bir hukuki inceleme yapılmıyor bu ayrı bir sorun. Hatta Başbakan’ın dinlenmesiyle ilgili de ne yapıldı diye soruyorum. Hangi savcı soruşturma açtı, soruşturmanın sonucu ne oldu.”
